Gelecek 10 Yılda HIV Nedeniyle Milyonlarca Kişi Ölebilir! Uzmanlar Neden Alarm Veriyor, Risk Ne Kadar Büyük?
Gelecek 10 Yılda HIV Nedeniyle Milyonlarca Kişi Ölebilir! Uzmanlar Neden Alarm Veriyor, Risk Ne Kadar Büyük?
İçeriği Görüntüle

Gül hastalığı ya da tıptaki adıyla rosacea, yüz bölgesinde yoğun olarak görülen kronik bir cilt rahatsızlığıdır. Genellikle burun, yanak, alın ve çeneyi etkileyen bu hastalık, kızarıklık, damar genişlemesi, sivilce benzeri kabarcıklar ve zamanla kalıcı hale gelebilen cilt değişikliklerine neden olabilir. Her yaşta görülebilse de en sık 30-50 yaş arasındaki açık tenli bireylerde ortaya çıkar. Kadınlarda daha sık rastlansa da, erkeklerde görüldüğünde belirtiler daha ağır seyredebilir.

Gül Hastalığının Nedenleri Nelerdir?

Gül hastalığının kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, birden fazla faktörün etkili olduğu düşünülmektedir. Genetik yatkınlık, bağışıklık sistemi bozuklukları, çevresel etkenler ve damarların aşırı tepki vermesi bu rahatsızlığı tetikleyebilir. Aynı zamanda mide mikrobu olarak bilinen Helicobacter pylori bakterisi, bu hastalıkla ilişkilendirilmektedir. Aşırı sıcak veya soğuk hava, güneşe maruz kalmak, baharatlı yiyecekler, alkol tüketimi, stres, hormonal değişiklikler ve bazı ilaçlar da hastalığın belirtilerini artırabilir.

Ciltte Alev Alev Kızarıklık Ve Yanma Hissine Neden Olan Gül Hastalığı Nedir, Belirtileri Nelerdir (3)

Belirtiler Nasıl Ortaya Çıkar?

Gül hastalığının belirtileri zaman içinde ilerleyerek farklı evrelerle kendini gösterir. İlk başta yüzün merkezi bölgelerinde geçici kızarıklıklar meydana gelir. Bu kızarıklıklar zamanla daha kalıcı hale gelir ve ince damarlar belirginleşir. İlerleyen dönemlerde sivilce benzeri kabarcıklar, deride kalınlaşma ve yanma hissi görülebilir. Bazı vakalarda gözlerde kuruluk, kaşıntı, batma ve ışığa hassasiyet de oluşabilir. Özellikle erkeklerde burun çevresindeki deri kalınlaşabilir ve "rinofima" adı verilen kabalaşmış burun görüntüsü ortaya çıkabilir.

Tanı Nasıl Konulur?

Gül hastalığı genellikle cilt muayenesiyle tanınır. Dermatolog, hastanın cilt yapısını, belirtilerin şekil ve sıklığını değerlendirerek teşhis koyar. Bazı durumlarda benzer belirtiler gösteren egzama, sedef veya akne gibi diğer cilt hastalıklarından ayırt edilmesi gerekir. Bu nedenle, ciltte herhangi bir olağandışı belirti görüldüğünde bir uzmana başvurmak büyük önem taşır.

Ciltte Alev Alev Kızarıklık Ve Yanma Hissine Neden Olan Gül Hastalığı Nedir, Belirtileri Nelerdir (4)

Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Gül hastalığı tamamen ortadan kaldırılamaz ancak doğru tedaviyle belirtiler önemli ölçüde azaltılabilir. Tedavide ilk adım, hastalığı tetikleyen etkenlerin belirlenmesi ve bunlardan uzak durulmasıdır. Örneğin güneşe karşı hassasiyet varsa güneş kremi kullanımı önerilir, baharatlı yiyecekler hastalığı tetikliyorsa diyet buna göre düzenlenir.

Tıbbi tedavi olarak şunlar uygulanabilir:

  • Topikal (deriye sürülen) ilaçlar: Metronidazol, azelaik asit veya ivermektin içeren kremler kullanılır. Bu ilaçlar ciltteki iltihabı ve kızarıklığı azaltmaya yardımcı olur.

  • Antibiyotikler: Doksisiklin gibi antibiyotikler hem anti-inflamatuvar hem de mikrobik etkiler göstererek şikâyetleri azaltabilir.

  • Lazer tedavileri: Yüzeydeki kılcal damarların yok edilmesinde ve kızarıklığın azaltılmasında etkili olabilir.

  • İzotretinoin: Çok şiddetli vakalarda, akne tedavisinde de kullanılan bu ilaç düşük dozda tercih edilebilir ancak dikkatle kullanılmalıdır.

Ciltte Alev Alev Kızarıklık Ve Yanma Hissine Neden Olan Gül Hastalığı Nedir, Belirtileri Nelerdir (2)

Günlük Bakımda Nelere Dikkat Edilmeli?

Gül hastalığı olan bireyler ciltlerine nazik davranmalıdır. Yüz temizliğinde sabun yerine hassas ciltler için geliştirilen ürünler tercih edilmelidir. Peeling, sert lifler veya aşırı sıcak su cildi daha da tahriş edebilir. Ayrıca her gün geniş spektrumlu ve yüksek koruma faktörlü güneş kremi kullanılması önerilir.

Ayrıca parfümlü ürünlerden, alkol içeren toniklerden ve tahriş edici makyaj malzemelerinden kaçınılmalıdır. Cildi rahatlatan, yatıştırıcı etkili doğal içerikli kremlerle nemlendirme alışkanlık haline getirilmelidir.

Psikolojik Etkiler De Göz Ardı Edilmemeli?

Yüz bölgesinde belirgin bir rahatsızlık oluştuğunda kişi kendini sosyal ortamlarda rahat hissetmeyebilir. Bu nedenle gül hastalığının sadece fiziksel değil, ruhsal etkileri de dikkate alınmalı ve gerekirse psikolojik destek de sağlanmalıdır.

Gül hastalığı, hayat kalitesini etkileyebilen ancak doğru yaklaşımlarla yönetilebilen bir cilt sorunudur. Erken tanı, düzenli dermatolojik kontrol, uygun cilt bakımı ve tetikleyici unsurlardan uzak durmak bu rahatsızlıkla baş etmede temel adımlardır. Her bireyin cildi farklı tepkiler verdiğinden, kişiye özel bir bakım ve tedavi planı oluşturulması en sağlıklı yöntem olacaktır.

Kaynak: Haber Merkezi