Merhabalar;
Çok uzun bir aradan sonra tekrar sizlerin arasına dönmek gerçekten harika bir duygu.
Aşırı derecede hararetli olan gündemde yine Sokak’taki adamın perspektifinden sizlerin dertlerini köşeme taşıyıp yine birilerinin kulağına kar suyu kaçırmaya devam edeceğim.
Tebükü de ilk konum ekonomi olmalı.
“Tencerenin devirememeği iktidar yoktur” demişti rahmetli Demirel.
Yanıldığını son seçimlerde kesinlikle gördük.
Muhalefet son derece kötü yönetilen ekonomiye rağmen iktidarı koltuğundan 14. Kez edemedi.
Lakin, iktidar da bu seçimde şarjöründeki son kurşunu da sıkmak zorunda kaldı.
Yıllardan beri hak ettikleri halde emekli olamayan insanlarımızı emekli ederek çıtırdan bir fark ile kazanabildi seçimi.
Tabi ki seçimler 11 ilimizdeki tarihimizin en büyük ve en yıkıcı depreminin gölgesinde yapıldı.
Hükümet deprem nedeniyle seçimleri ertelemek istediyse de muhalefet anayasanın “sadece savaş ve benzeri hallerde seçimler ertelenebilir” maddesine istinaden buna yanaşmadı. Üstelik daha önce 13 kez kaybettiği ve tekrar kaybedeceği kesin bir seçimi ısrarla istedi.
Sebebini iredeledim.
Her seçimde anayasanın ilgili hükümlerine haiz özellikleri taşıyan partilere hazine yardımı yapılıyor. Ki bu geçtiğimiz seçim yaklaşık 4.5 milyar lira gibi bir rakamdı.
Vekillerin aldıkları astronomik maaşlar, ödenekler, süper emeklilik hakları, makam araçları, korumalar, neredeyse bedava yiyecek ve içekler düşünüldüğünde, vekillerin bunu bir köşeyi dönme kapısı olarak görmeye başladığını net gördük.
Bunu net olarak hiçbir seçim kazanamamış CHP’de 7 . hatta 8. Kez vekil seçilenlerden görebilirsiniz.
Devlet Bahçeli seçim öncesi bu yardımın alınmayarak depremzedelere dağıltılmasını teklif ederek yüreklere su serptiyse de paranın yüzü tüm partilere sıcak geldi ve o parayı hazineden alıp çatır çatır yediler.
O zamana kadar seçim ekonomisiyle yönetildi ülkemiz.
Ardından neredeyse tüm vergilere katmerli zamlar yapıldı. Bazı vergiler çiftlendi.
Zamlanan sadece vergiler değildi.
Başta kabine olmak üzere zaten astronomik olan maaşlarına zam+seyyanen zam yaparak “GALAKTİK” konuma çektiler.
Toplumun belirli kesimlerine de ehveni şer zamlar yaparken seçim zamanı ayak bağı olan “EYT” lilerden intikam alırcasına komik bir zam yaparak enflasyona yem ettiler. Ve yılbaşına kadar sabretmelerini salık verdiler.
Neden yılbaşına kadar pekü?
Ocak ta zam belirlenecek, şubatta verilecek.
Martta ise çektiği sıknıktıları unutan emekliler size oy verecek öylemi.
Maalesef.
KURT KIŞI GEÇİRİR AMA YEDİĞİ AYAZI ASLA UNUTMAZ.
BUNLAR İYİ GÜNLERİMİZ.
Marta kadar tablomuz bundan ibaret dostlar.
Seçim ekonomisinden çıkmış ve sadece vergilerle döndürülmeye çalışılan bir ekonomiyi tekrar seçim ekonomisine sokacaklar.
Kamu, sözde alınan tasarruf tedbirlerine asla uymuyor.
Seçimlerde tüm bakanların altındaki yerli ve milli TOGG”lar garaja çekilip tekrar Mercedeslere dönüldü.
Peşinen ödenen 4 maaşı seçilmediği zaman iade etmesi gereken vekillerden 3 4 tanesi parayı iade etti ama diğerleri etmedi.
Martta yapılacak seçimler için tekrar en az 4.5 milyar lira halkın cebinden alınıp partililerin arasında pay edilecek.
Ve şuna inanın ki bugünlerimizi bile arar olacağız.
Allah sonumuzu hayır etsin diyesim geldi ama “NEYE LAYIK İSEK ONUNLA YÖNETİLİYORUZ”
