Hz. Peygamber (s.a.) 622 M. tarihinde hicret etti. Bu sırada Medine'de kozmopolit bir toplum vardı. Ensar'ı teşkil eden Evs ve Hazreç kabileleri arasında savaşa varan anlaşmazlıklar, müşrik Araplar, Kaynuka, Nadir ve Kurayza Yahudi kabileleri bunlar arasındadır. Hicretin ilk yılında yapılan nüfus sayımında 1500 Müslüman, 4000 kadar müşrik arap ve bir o kadar da Musevi topluluk vardı ki toplam nüfus 10.000 kadar idi. (9)

Allah'ın Rasulü, bütün malını mülkünü Mekke'de bırakan Muhacirleri yerli Ensarla manevi kardeş ilan etmişti. Her Ensar, kardeşi muhaciri kendi ticaret veya tarım işletmesine ortak yapıyor, elde edilen kar veya mahsulü paylaşıyorlardı. Önceleri ölüm halinde bu kardeşler arasında miras cereyan ederken daha sonra miras yalnız nesep hısımlarına tahsis edildi.(10)

YERYÜZÜNDE İLK ANAYASA

Yine hicretin ilk yılında Allah'ın elçisi Müslümanları ve gayrimüslim aşiretlerin ileri gelenlerini Enes b. Malik (r.a.)'in evinde toplayarak, 47 maddelik bir Anayasa metni hazırlanmış ve taraflarca "Kitab" veya "Sahife" adı verilen bu metne uyulması esası benimsenmiştir.

Federatif bir anayasa niteliği taşıyan bu metnin ilk iki maddesi toplum yapısını şöyle belirler:

Madde l: "Bu kitap, Peygamber Muhammed tarafından Kureyşli ve Yesribli müminler ve müslümanlar ve bunlara tabi olanlarla, yine onlara sonradan katılmış bulunanlar ve onlarla birlikte savaşanlar için düzenlenmiştir." Madde 2: "İşte bu sayılan topluluklar diğer insanlardan ayrı bir ümmet teşkil ederler."(11)

Diğer maddelerde savaş, barış, diyet, suç işleme, zulüm vb. hak veya haksızlıklar karşısında çeşitli kabilelerin birbirine karşı nasıl hareket edecekleri belirlenir. Ancak bütün Medine ve çevresinde oluşan ilk İslam site Devleti'nin dini ve siyasi lideri Hz. Peygamber'dir. Nitekim daha sonraki yıllarda, gayri müslimlerin merkezi Devlete karşı olan ihanetlerinde ağır müeyyideler uygulandığı görülür. Nadiroğulları buna örnek verilebilir.

Nadiroğulları Harun (a.s)'ın soyundan gelen bir Yahudi toplumudur. Bizans katliam ve sürgünü sırasında Şam'dan Medine'ye gelip iki mil uzağa yerleşmişlerdi. Hicretten sonra Hz. Muhammed (s. a)'in aleyhinde bulunmayacaklarına dair muahede yaptılar. Ancak, müslümanlar Uhud savaşında bozguna uğrayınca, Nadiroğulları düşmanla işbirliği yaptılar. Savaştan sonra Rasulullah (s. a) yurtlarını terk etmeleri için Nadiroğullarına on gün süre verdi.

Bazı münafıklar ise yerlerinde kalmaları için Yahudileri teşvik etti. Bunun üzerine İslam ordusu Beni Nadir'i yirmi gün kuşattı. Allah onların kalblerine korku verdi. Hz. Peygamber, silahları dışında, develerinin taşıyabileceği kadar eşyayı birlikte almaları kaydıyla sürgün edilmelerini kararlaştırdı. Çoğu Şam'a, bir grup da Hayber ve Hire'ye yerleşti. Daha sonra Hz. Ömer onları da Hayber'den Şam'a sürgün etti. (12)

Kur'an-ı Kerim'de bu olay şöyle ifade buyurulur: "Ehl-i kitaptan inkar edenleri ilk günde yurtlarından çıkaran O' dur. Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da kalelerinin kendilerinin Allah'tan koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah'ın gazabı onlara beklemedikleri yerden geliverdi ve yüreklerine korku saldı. Öyle ki evlerini kendi elleriyle ve müminlerin elleriyle harap ediyorlardı. Ey akıl sahipleri ibret alın." (13)

Dipnotlar: 1. el-Maide, 5/92. 2. en-Nisa, 4/65. 3. el-Ahzab, 33/36 4. el-Haşr, 59/7 5. en-Nür, 24/63. 6. Ahmed b. Hanbel, V, 230, 236, 242; Şafii, el-Ümm, Mısır, 1329, VII, 273. 7. İbn Hişam, es-Sire, Göttingen 1858, s. 287; Muhammed Hamidullah, İslam'ın Hukuk İlmine Yardımları, İstanbul 1962, s.18. 8. el-Taberi, et-Tefsir, 1. baskı, IX, 163. 9. Muhammed Hamidullah, İslam Peygamberi, İstanbul 1966, l, 110. 10. Hamidullah, a.g.e, l, 116,117. 11. Hamidullah, a.g.e, l, 121. 12. Zekiyyüddin Şa'ban, Usulü'l-Fıkh, terc.İ. Kafi Dönmez, Ankara 1990, s.113, 114. 13. el-Haşr, 59/2.

Prof. Dr. Hamdi Döndüren

ALTINOLUK DERGİSİ/1992 - Ocak, Sayı: 071, Sayfa: 010