Adana, Akdeniz kıyısında yer alıyor olsa da deprem riski konusunda “güvende” sayılmıyor. Uzmanlar, ilin aktif fay hatları üzerinde bulunduğunu ve 6–7 büyüklüğünde sarsıntılar üretebilecek potansiyel taşıdığını söylüyor. AFAD ve akademik kaynaklar ise Adana’nın özellikle bazı ilçelerinde daha dikkatli olunması gerektiğine işaret ediyor.
Aktif Fay Hatları Ve Yüksek Risk Endeksi
Gazi Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Kurucu Başkanı Prof. Dr. Süleyman Pampal, Adana ve çevresinde 6 ile 7 büyüklüğünde deprem getirebilecek aktif fay hatlarının olduğunu belirtiyor. Buna ek olarak, AFAD’ın İl Afet Risk Azaltma Planı’nda Adana, yüksek riskli bölgeler arasında sınıflandırılmış durumda.
Riskli İlçeler ve Zemin Yapısının Etkisi
TÜBİTAK’ın yer bilimcileri tarafından yapılan çalışmaya göre, Adana’daki üç aktif fay hattı ve kentin zemin yapısı depremlerde önemli rol oynuyor. Özellikle, Çukurova ovasının zayıf ve gevşek zemin yapısı, olası bir sarsıntıda “sıvılaşma” riskini artırıyor. Prof. Dr. Okan Tüysüz’ün vurgusuna göre, bu özellik özellikle merkez ilçelerde yıkıcı etkiler doğurabilir.
Adana’da Deprem Yaşanmış mı?
1998 yılında Abdioğlu merkezli 6,3 büyüklüğünde bir deprem, Adana'yı ciddi şekilde sallamıştı. Bu deneyim, ilin deprem history’sinin bir göstergesi. Ayrıca, daha yakın dönemde Adana Kozan ve çevresinde meydana gelen sarsıntılar, bölgenin ne kadar aktif olduğunun sinyalini veriyor.
Uzmanların Önerileri Nelerdir?
- Bilinçli yapılaşma: Özellikle fay hatlarına yakın bölgelerde altyapı ve yapı güvenliğine büyük önem verilmeli.
- Zemin etüdü: Yeni projelerde zemin analizleri ve sıvılaşma riski değerlendirmeleri yapılmalı.
- Afet bilinci: Vatandaşların ve yerel yönetimlerin deprem eğitim ve hazırlık çalışmalarına odaklanması hayati.
Adana birinci derece deprem bölgesi gibi görünmese de aktif fay hatları, zemin yapısı ve geçmiş tecrübeler ışığında yüksek risk barındırıyor. Bu nedenle hem bireyler hem yerel yönetimler önleyici ve bilinçli adımlar atmalı.



