2026 yılına yönelik asgari ücret artışını belirlemek için Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 22-26 Aralık 2025 tarihleri arasında önemli bir toplantı yapacak. Bu yılki toplantıyı önceki yıllardan ayıran en önemli gelişme ise, işçi tarafını temsil eden Türk-İş'in masada yer almayacak olması. Bu durum, artışa yönelik memnuniyetsizliğin doğrudan hükümete yansıyabileceği endişesini artırıyor.

Asgari Ücretin Artışı ve Etkisi
Asgari ücretin 1 Ocak 2026'dan itibaren geçerli olacak yeni miktarı, sadece çalışanların gelirini değil, aynı zamanda 2026 yılı boyunca uygulanacak birçok parasal sınır ve idari yükümlülüğü de doğrudan etkileyecek. Bu değişiklikler arasında genel sağlık sigortası primleri, Bağ-Kur primleri, ev hizmetlerinde çalışan sigorta primleri ve sosyal güvenlik borçlanmaları gibi önemli kalemler yer alıyor.
Prim Yükü ve Kazanç Tavanı Değişiklikleri
Sosyal güvenlik primleriyle ilgili olarak da önemli değişiklikler bekleniyor. 2024'te 5 puandan 4 puana düşürülen sosyal güvenlik primi indirimi, 2026 itibarıyla imalat sektörü dışında 4 puandan 2 puana inecek. Ayrıca, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası primi işveren payı 1 puan artırılacak. Bu değişiklikle birlikte, sosyal güvenlik primi yükü toplamda 3 puan artacak. Ayrıca, sigorta primine esas kazanç tavanının 9 katına çıkarılması planlanıyor, bu da özellikle asgari ücretin üzerinde maaş alan çalışanlar için prim ödemelerini artıracak.

2026 Yılbaşı Asgari Ücret Artışı
Piyasalarda yaklaşık %25'lik bir artış beklentisi bulunuyor. Bu durumda, brüt asgari ücretin 32.506,88 TL’ye çıkması öngörülüyor. Ancak uzmanlar, artış ne olursa olsun, asgari ücretin tek başına geniş çaplı bir memnuniyet yaratmasının pek olası görünmediğini belirtiyorlar. Bu artış, özellikle geniş ücret skalasına sahip işletmeler için ek maliyetler yaratabilir.
Sonuç olarak, 2026 yılına girerken belirlenen asgari ücret, sadece ücret artışını değil, aynı zamanda primler, idari yükümlülükler ve mali dengeler açısından ekonominin nasıl şekilleneceğini de gösterecek.



