Tarım ve Orman Bakanlığı, mutfakların vazgeçilmezi yumurta konusunda yepyeni bir karar aldı. Hem israfı önlemek hem de tüketiciye daha net bilgi sunmak için artık etiketlerde “Son Tüketim Tarihi” değil, “Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi” yazacak. Bu değişiklikle birlikte yumurtanın raf ömrü de uzatıldı. Peki bu ne anlama geliyor?

Raf Ömrü Uzadı, Ama Kullanım Alanı Sınırlı
Yeni düzenlemeye göre, üretim tarihinden itibaren yumurtaların market raflarında kalma süresi 21 günden 28 güne çıkarıldı. Ancak önemli bir not var: Bu sürenin sonunda o yumurtalar sofraya değil, sadece sanayide kullanılabilecek. Yani endüstriyel ürünlerin içinde yer alacak.
Bu sayede hem yumurta çöpe gitmeyecek hem de sofraya bayat ürün düşmeyecek. Özellikle büyük marketlerin ve üreticilerin bu kurala uyup uymadığı da sıkı şekilde takip edilecek.
“Ekstra Taze” Yumurtaya Yeni Kriter
Eğer aldığınız yumurta ambalajında “Ekstra Taze” ibaresi varsa, onun için işler biraz daha sıkı. Bu yumurtalar, yumurtlandığı günden itibaren en geç 4 gün içinde sınıflandırılıp paketlenmek zorunda olacak. Yani o ambalajda “ekstra taze” yazıyorsa, gerçekten çok yeni olduğuna güvenebilirsiniz.

Tazeliği Anlamanın Pratik Yolu Su Testi
Peki artık etiketlerde “son tüketim tarihi” yazmayacaksa, yumurtanın bayat mı taze mi olduğunu evde nasıl anlayacağız? İşte annelerimizin yıllardır kullandığı pratik bir yöntem:
- Geniş bir kaba soğuk su doldurun.
- İsterseniz içine bir çay kaşığı tuz ekleyin (yumurtanın hareketini daha net görmeniz için).
- Yumurtayı dikkatlice suya bırakın.

Sonuca göre değerlendirin:
- Yumurta dibe çökerse: Taptaze!
- Ortada durursa: Artık tazeliğini biraz yitirmiş.
- Yüzeye çıkarsa: Bayatlamış, sakın yemeyin.
Bu yöntem sayesinde yumurtayı kırmadan taze mi değil mi kolayca anlayabilirsiniz.
Yumurtada yapılan bu yeni düzenleme, hem üretici hem tüketici açısından daha sağlıklı bir sürecin önünü açıyor. Tazeliğin korunması, israfın azalması ve daha bilinçli alışveriş yapılabilmesi açısından oldukça yerinde bir adım gibi görünüyor.




