Erteleme Alışkanlık Mı Yoksa Psikolojik Bir Sorun Mu?
Bir işi yapmamız gerektiğini biliyoruz ama sürekli erteliyoruz… “Yarın başlarım”, “Şimdi sırası değil” ya da “Son dakikada daha iyi odaklanırım” gibi bahanelerle zaman geçiyor. Bu durum, çoğu kişinin hayatında sıkça karşılaştığı bir tablo. Peki bu sadece bir alışkanlık mı, yoksa psikolojik olarak tanımlanabilecek bir hastalık mı?
Uzmanlara göre erteleme, belirli sınırları aştığında bir psikolojik bozukluk belirtisi olarak değerlendirilebiliyor. Özellikle kişinin günlük işlevselliğini, akademik veya mesleki hayatını sekteye uğratacak düzeydeyse, bu durum sadece “tembellik” ya da “motivasyon eksikliği” olarak geçiştirilmiyor.
Prokrastinasyon Nedir Ne Anlama Gelir?
Psikolojide erteleme davranışı “prokrastinasyon” olarak adlandırılır. Latince kökenli bu kelime, “yarına bırakmak” anlamına gelir. Prokrastinasyon, bireyin önemli görevlerden kaçınması, bu görevleri daha az öncelikli veya keyifli işlerle değiştirmesiyle karakterize bir durumdur.
Bu davranış tarzı, kısa vadede rahatlama hissi verse de uzun vadede pişmanlık, suçluluk, stres ve kaygı gibi duygulara neden olabilir. Bu da bireyin genel psikolojik sağlığını olumsuz etkileyebilir.
Erteleme Davranışının Nedenleri Neler Olabilir?
Her ertelemenin altında aynı neden yatmaz. Psikologlar, erteleme davranışının temelinde birçok farklı sebep olabileceğini belirtiyor. Bunlardan bazıları şunlardır:
- Mükemmeliyetçilik: Kişi bir işi eksiksiz yapmak ister, başlamak için “en doğru anı” bekler.
- Kaygı bozuklukları: Görevle ilgili başarısızlık korkusu, başlamayı engelleyebilir.
- Zaman yönetiminde zorluk: Öncelikleri belirlemekte zorlanan bireyler, görevleri savsaklayabilir.
- Motivasyon eksikliği: Hedefin belirsiz ya da anlamsız gelmesi, ertelemeye sebep olabilir.
- Dikkat eksikliği: Özellikle dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) olan bireylerde yaygındır.
- Ödül sistemi bozukluğu: Beynin “ödül alma” sistemi gerektiği gibi çalışmadığında, birey hemen karşılık alamayacağı işleri erteleme eğilimindedir.
Erteleme Hangi Durumlarda Psikolojik Bir Bozukluk Sayılır?
Her erteleme hastalık değildir. Ancak sürekli hale geldiğinde ve kişinin yaşam kalitesini belirgin biçimde etkilediğinde, psikolojik bir rahatsızlığın belirtisi olabilir. Özellikle şu durumlar gözlemleniyorsa:
- Kişi, sorumluluklarını sürekli son ana bırakıyor ve bu durum sosyal veya mesleki ilişkilerini bozuyorsa,
- Erteleme nedeniyle başarısızlık, özgüven kaybı ya da depresif belirtiler gelişiyorsa,
- Erteleme, başka psikiyatrik hastalıkların belirtisi olarak ortaya çıkıyorsa (depresyon, anksiyete, DEHB gibi),
bu durumda profesyonel bir değerlendirme gerekebilir.
Erteleme Depresyon Veya Kaygı Bozukluğuyla Bağlantılı Mı?
Araştırmalar, kronik ertelemenin çoğu zaman depresyon ve anksiyete gibi rahatsızlıklarla ilişkili olduğunu gösteriyor. Depresyonda olan bireyler enerji eksikliği, motivasyon kaybı ve geleceğe dair umutsuzluk nedeniyle işleri erteliyor olabilirler.
Kaygı bozukluğu olan kişiler ise, başarısız olmaktan veya olumsuz değerlendirilmekten korktukları için işe başlamaktan kaçınırlar. Bu durum onları geçici olarak rahatlatır ancak uzun vadede daha yoğun stres yaşanmasına yol açar.
Tedavi Edilebilir Mi, Ne Zaman Destek Alınmalı?
Erteleme davranışı, bilişsel davranışçı terapi (BDT) gibi yaklaşımlarla yönetilebilir bir durumdur. Terapide kişi, zamanı yönetme becerilerini geliştirir, işlerini küçük adımlara bölerek ilerlemeyi öğrenir ve olumsuz inançlarla başa çıkma yolları geliştirir.
Destek alınması gereken bazı durumlar şunlardır:
- Erteleme davranışı sürekli hale geldiyse ve günlük yaşamı etkiliyorsa,
- Kişi yaptığı her işi son dakikaya bırakıyor ve bundan dolayı yoğun stres yaşıyorsa,
- Akademik veya iş yaşamında ciddi kayıplar görülüyorsa,
- Kendine olan güveni zayıflamışsa ve değersizlik hissi artmışsa.
Bu gibi durumlarda bir uzmandan yardım almak hem davranışsal hem de duygusal anlamda fayda sağlayacaktır.
Ertelemenin Önüne Geçmek İçin Neler Yapılabilir?
Kronik erteleme alışkanlığıyla mücadele etmek mümkün. Psikolojik destekle birlikte bireyin günlük yaşantısında uygulayabileceği bazı öneriler şunlardır:
- Görevleri küçük parçalara ayırmak ve her adımı sırasıyla tamamlamak
- Belirli bir zaman planı yapmak ve kendine kısa molalar vermek
- Öncelik sırasına göre işler belirlemek
- Kendini ödüllendirme sistemi kurmak
- “Mükemmel olmalı” düşüncesinden uzaklaşmak
- Zor işleri kolay saatlere denk getirmek
Bu yöntemler, erteleme döngüsünü kırmak için başlangıç olabilir.
Erteleme, her bireyin zaman zaman yaşadığı bir davranış olsa da, sürekli hale geldiğinde hayatı zorlaştırabilir. Özellikle psikolojik nedenlere bağlıysa, bu durumun üzerine gitmek ve gerektiğinde profesyonel yardım almak önemlidir. Erteleme, basit bir alışkanlıktan öte, zamanla ciddi bir problem haline gelebilir. Bu yüzden erken farkındalık ve etkili stratejilerle kontrol altına alınabilir.