Özkiraz böyle bir şeye neden yaptığını ise şu şekilde anlattı: "Doktor olmak çocukluk hayalimdi. Asıl amacım ve nedenim kesinlikle maddi kazanç sağlamak değildi. Çocukluk hayalimdeki ortamı görmekti. Ben gerçekten doktor olabilir miyim, doktor olduğumda bu ortamda bulunabilir miyim? Bunu yaptım. Sonrasında bazı şeylere inandırmak için yalan sarmalına takıldım. Yalan sarmalından da çıkamadım. Ne yaptıysam kendime yaptım. Bu raddeye kadar geleceğini kesinlikte tahmin etmedim. Sonraki seneye de kazanacağımı ve normal bir şekilde devam edeceğini düşünüyordum. Pişmanım. Bir daha böyle bir şey yapmam, yapamam. Ben herhangi bir şekilde bir yere diploma sunmadım. Ameliyatlara sadece gözlemci olarak girdim. Asla hastalarla birebir muayenede bulunmadım. Benim hakkımda hastalardan bir şikâyet yok. Onları bire bir muayene edip ameliyatlarla kendim yaptığıma dair. Cezamı aldım. Evet. Pişmanım." dedi.

Çorlu tren kazasında karar çıktı Çorlu tren kazasında karar çıktı

Ailesinin kendisine baskı yapmadığını ifade eden Özkiraz, "Ailem bana baskı yapmadı. Annem, babam beni çok güzel yetiştirdi. Asla hiçbir şeyimi eksik bırakmadılar. Aksine fazlası oldu. Dershane eğitimi aldım. Kaynak eğitimleri aldım. Hiçbir şeyim eksik kalmadı. Sadece bunun kıymetini bilemedim. Ama ailem kesinlikle baskı yapmadı." dedi.

Cezaevi günleri bol bol kitap okuyup, geleceğe dair planlar yaparak geçirdiğini, tek isteğinin sınavlara girerek tıp fakültesini kazanmak olduğunu ifade eden Özkiraz "Sınavlarıma alışıyorum. Cezaevinde zor şartlarda, çoğu şeyim yeterli değildi. Soru çözdüm. Kitaplar okumaya çalıştım. Paragraflar çözdüm. Sınav başvurumu da yaptım 17 Haziran'ı bekliyorum. Dilerim Tıp Fakültesi'ni kazanacak bir puanım olur. Hem kendim gururlanırım. Her şeyden önce Tıp Fakültesi öğrencisi olduğuma inanırım. Ailemi de gururlandırırım. Herkesten özür diliyorum." diye konuştu.