Kum sineği, halk arasında "tatarcık" olarak da bilinen ve bilimsel adı “Phlebotomus” olan küçük, tüylü ve sessiz bir sinek türüdür. Sivrisineğe benzer ancak çok daha küçüktür, genellikle 2-3 mm uzunluğundadır. En dikkat çekici özelliği ise sessizce uçması ve kan emdiği sırada çoğu zaman fark edilmemesidir. Kum sinekleri, dişi olduklarında kan emerler çünkü bu kana yumurtlayabilmek için ihtiyaç duyarlar. Erkek kum sinekleri ise genelde nektarla beslenir.
Kum Sineği Nerelerde Yaşar?
Kum sinekleri genellikle sıcak ve nemli bölgeleri sever. Bu sinek türü, özellikle yaz aylarında ortaya çıkar ve aktif olur. En çok rastlandığı yerler arasında şunlar bulunur:
- Akdeniz, Ege ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri
- Nemli nehir kenarları, bataklık alanlar ve sulak yerler
- Ormanlık alanların kenarları, taşlık ve kırsal bölgeler
- Gölgelik, serin ve rüzgarsız ortamlar
- Köy evlerinin avluları, ahır ve kümes gibi hayvan barınakları çevresi
Kum sinekleri gündüz saatlerinde çok aktif değildir. Genellikle akşam güneş battıktan sonra, alacakaranlıkta ortaya çıkarlar. Özellikle rüzgarsız ve sıcak yaz akşamlarında daha yoğun şekilde hissedilirler.
Kum Sineği Isırığı Nasıl Anlaşılır?
Kum sineği ısırığı, genellikle çok küçük bir sivrisinek ısırığı gibi görünür ama etkisi daha uzun sürer. Isırık bölgesinde yoğun kaşıntı, şişlik ve kızarıklık meydana gelir. Bazı durumlarda yara izleri uzun süre geçmez. Kum sineği ısırığı, alerjik bünyelerde daha belirgin tepkilere neden olabilir.
Isırık sonrası oluşan belirtiler şunlardır:
- Yoğun kaşıntı
- Kabarcık oluşumu
- Deri renginde değişiklik
- Isırılan bölgede hafif yanma hissi
Kum Sineği Hangi Hastalıkları Taşır?
Kum sineklerinin taşıdığı en önemli hastalıkların başında "şark çıbanı" (diğer adıyla layşmanyaz) gelir. Bu hastalık, kum sineğinin taşıdığı parazitin insanlara bulaşmasıyla oluşur. Özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde bazı şehirlerde bu hastalık yaygın şekilde görülmektedir.
Şark çıbanı, deride açık yaralara neden olur ve tedavi edilmediği takdirde kalıcı izler bırakabilir. Bunun dışında kum sineği bazı viral enfeksiyonları da taşıyabilir. Bu nedenle ısırıklara karşı dikkatli olunması gerekir.
Kum Sineği Isırığından Nasıl Korunulur?
Kum sineği ısırıklarından korunmak için alınabilecek bazı önlemler şunlardır:
- Akşam saatlerinde açık alanlarda bulunmamaya özen gösterin
- Uzun kollu giysiler ve ince pamuklu pantolonlar tercih edin
- Pencerelere sineklik taktırın, gece uyurken cibinlik kullanın
- Sinek kovucu sprey ve losyonlardan faydalanın
- Bahçelerde limonlu okaliptüs yağı gibi doğal sinek kovucular kullanılabilir
- Evde insektisitli tablet ya da sıvı sinek kovucu cihazlardan yararlanılabilir
Kum sinekleri çok küçük olduğu için sineklik göz aralıklarının da sık olması önemlidir.
Kum Sineği Isırığı Olduktan Sonra Ne Yapılmalı?
Kum sineği ısırığı sonrasında kaşıntı dayanılmaz boyuttaysa, serin bir bezle kompres yapılabilir. Kaşımaktan kaçınılmalı, çünkü kaşımak enfeksiyon riskini artırır. Ayrıca şu adımlar uygulanabilir:
- Antihistaminik içeren kaşıntı giderici kremler sürülebilir
- Isırık bölgesi sabunlu suyla yıkanıp temizlenmelidir
- Belirtiler birkaç gün içinde geçmiyorsa ya da yara ilerliyorsa doktora başvurulmalıdır
Kum Sineği Hangi Mevsimlerde Daha Fazla Görülür?
Kum sinekleri genellikle mayıs ayı itibarıyla görülmeye başlar ve sıcaklıkların yüksek seyrettiği yaz aylarında yoğunluk kazanır. Özellikle temmuz ve ağustos aylarında sayıları artar. Eylül sonuna kadar görülebilirler. Rüzgarın az olduğu akşamlar en yoğun dönemleridir.
Kum Sineği Sessiz Ama Tehlikeli Bir Misafir Olabilir?
Kum sineği küçük görünse de taşıdığı hastalıklar ve bıraktığı izlerle ciddi bir rahatsızlığa dönüşebilir. Özellikle yaz aylarında tatil bölgelerinde ya da kırsal alanlarda bulunanların bu sineklere karşı önlem alması büyük önem taşır. Korunmak, tedavi görmekten her zaman daha kolaydır. Doğru yöntemlerle kendinizi ve sevdiklerinizi kum sineği ısırıklarından uzak tutabilirsiniz.