İYİ Parti Belediye Meclis üyesi ve Yüksek Mimar Mühendis Dursun Öztürkoğlu
Yaptığı açıklamada; “Deprem Ülkemizin bir gerçeği olduğu gibi İnegöl’ünde bir gerçeğidir. Zamana ve mekana bakmaksızın her an ortaya çıkma özelliğine sahip olan bu doğa alayı bizlerin olmadığı gibi hiç kimsenin canının ve malının kaybına gerekçe sayılmamalıdır. Yapılması gereken o bizlere gelmeden bizlerin gerekli önlemleri alarak hazırlıklı bir şekilde yaşam ve faaliyetlerimize devam etmemizdir. Diğer doğa olayların yanında ülkemiz genelinde en çok mücadele etmemiz gereken doğal afet depremdir. Ülkemiz bu anlamda 1999 da yaşanan 7,4 lük deprem sonrasında ülke genelinde bu depremi milat kabul edilerek top yekün bir mücadele başlatılması zorunluluğu ve mecburiyetini ilan etse de zamanla her şeyin unutulduğu gibi buda unutulmuş amaçlanan beklenti doğrultusunda yapılması gerekeneler sekteye uğratılmıştır. “
AFET EYLEM PLANLARI YAPILMALIDIR
“Ülkemizde doğa olayları sadece doğa olayı olarak kalmalı bunlar afete dönüşmemelidir. Bu konuda ülkemizin top yekün bilinçlenmeye ihtiyacı olduğu gibi , bireyden başlayarak ,yerelde ve genelde gerekli yasal ve yapısal önlemleri kapsayacak tedbirler alınmalı ve çalışmalara başlanmalıdır. Geçmişten ve yaşananlardan ders alarak bir doğa olayı olan depremin ülkemiz ve milletimizin sinesinde açmış olduğu can ve mal kayıplarını asgariye indirgemede zemin, yapı, denetim, inşaat malzeme ve yapı teknolojilerinin ve planlama kriterlerinin deprem bölgelerine ve sınıflarına göre yeniden değerlendirilerek deprem etkilerinin ve yaratacağı hasarların sıfırlanması noktasında afet eylem planları hazırlanarak uygulamaya konmasıdır. Esas itibariyle ülkemizde yapılan afet eylem planlarından önce afete hazırlık eylem planları yapılmalıdır. “
ARTIK BEKA MESELESİ OLMUŞTUR
“T.C. Bayındırlık ve İskan bakanlığının düzenlediği 2004 yılındaki deprem şurası sonuç bildirgesinde ülke topraklarımızın %93 ünün ve nüfusun %98 inin çeşitli deprem kuşaklarında yaşadığına önemle vurgu yapılmıştır. Dolayısı ile deprem afeti nedeni ile depremin ülkemize vermiş olduğu toplumsal ve ekonomik kayıplar bu gün ülkemizin ekonomik bekası boyutuna ulaşmıştır. “
GEREKLİ ÇALIŞMALAR YAPILMAK ZORUNDA
“Yaşanan ve bilinen bu gerçekler doğrultusunda ülkemizde ve İnegöl’ümüzde afetlere yönelik olarak çalışmalara ivedilikle başlanmalı bu anlamda afet bilgi sistemleri gibi yeni teknolojilerin ve bilimsel yöntemlerin afet öncesi ve sonrası uygulama ve tedbirlerin hayata geçirilmesi gerekmektedir Zira afetler olmaya devam edecektir. Ama bizler İnsan ,yapı, çevre arasındaki afetin yıkıcı etkileri ile başa çıka bilme adına 2005 yılında çıkan 5393 sayılı Belediye kanununun 53 üncü maddesi ile ilçe belediyelerine getirilen afet ve acil eylem planı yapma zorunluluğu kapsamında bu alanda gerekli faaliyetleri yapmak zorundayız. “
25 BİN BİNA RİSK ALTINDA
“Bu kapsamda öncelikli olarak İnegöl’ümüz de yapılması gereken risklerin tesbiti,adrese dayalı yapı stok veri bankacılığı, Risklerin azaltılması ve bertarafına yönelik risk eylem ve yönetim planı yapılarak faaliyete geçirilmesidir. Bu yapılmadığı takdirde 1999 deprem öncesi var olan mevcut yapı stokumuz tahmini olarak 25.000’dir . bu yapı stoku kamusal ve bireysel katkılarla depreme dirençli hale getirilmez ise biz olası bir depreme karşı uzatmaları oynuyoruz demektir. “