ZORUNLU GÖÇÜNÜN 30. YILI
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan programda açılış konuşmasını BAL-GÖÇ İnegöl Başkanı Mustafa Kahraman yaptı. Kahraman konuşmasında; "Sözlerime derneğimizin bugünlere gelmesinde emeği geçen Yönetici ve üye herkese minnettarlıklarımı sunarak başlamak istiyorum. Kuruluşundan bugüne kadar bu dernek çatısı altında birlik ve beraberlik içerisinde çok güzel işlere imza atıldı. Bu yıl aynı zamanda 1989 zorunlu göçünün 30. Yılı... Belli periyotlarla zorunlu göç dalgalarının da son halkası... Göç, sebebi her ne olursa olsun katlanılması zor bir durum. Hele ki sizi dininizden, milliyetinizden uzaklaştırmak, sizi siz kılan değerleri yok sayıp size yeni şekil vermeye yönelik uygulamalara dik durmak adına, malından hatta canından vazgeçerek mücadele etmek ve göç etmek durumunda kalınmak katlanılmaz bir durumdur. Özellikle Balkanlar ve Kafkasya son yüzyılda bu acı hatırlarıyla doludur"
BULGAR TÜRKÜ DEĞİLİZ
"İstedik ki bu akşamki gösterimizde kendi dilimizle bu olaylara ufak da olsa bir hatırlatma yapalım. Çekilen acılar ortak olduğu için Balkanlardan göçü bir bütün olarak ele almaya çalıştık. Şunu özellikle ifade etmek istiyorum ki Balkanlardan göç, ata yurdundan ana yurda göç demektir. Son zamanlarda bazı talihsiz açıklamalarda olduğu üzere bizler asla Bulgar Türkü değil Bulgaristan'daki Türkleriz ve Bulgar Türkü olmak istemediğimiz için Ata yurdumuz Bulgaristan topraklarından Ana yurdumuz Türkiye'ye göç etmişizdir. Şu an yaşadığımız İnegöl'de de kendi kültürümüzü yaşatmaya çalışmanın yanında diğer kültürleri de tanıyıp beraber ve bir arada ortak hedeflere yürütme noktasında gayret sarf etmekteyiz"
HER YÖREYE AİT
"Bale ve folklor ekiplerimizdeki çocuklarımız sadece göçmen ailelerin çocukları değil İnegöl'deki tüm kesimlerin çocuklarıdır. Çocuklarımızın sergiledikleri oyunlar da sadece Balkan yöresi değil güzel vatanımızın her yöresine aittir. Birazdan izleyeceğiniz gösteriler, çocuklarımızın birlik ve beraberlik içerisinde bütün bir yıl boyunca vermiş oldukları uğraşlarının bir ürünüdür. Bu gösterinin gerçekleşmesinde emeği geçen İnegöl Belediyemize, çocuklarımıza, ailelerine, sponsorlarımıza, İnegöl Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü'ne ve tüm İnegöl halkına teşekkür ederim" ifadelerini kullandı.
SURİYELİLERLE KIYASLAMAYIN
Bal-Göç Genel Başkanı Veli Öztürk, programda emeği geçenlere teşekkür ederken; Balkan Göçmenleri Muhacir Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Kader Özlem de programın Bulgaristan'dan zorunlu göçün 30.yılına denk geldiğini anımsattı. Özlem; "İki hususu ifade etmek istiyorum. Birincisi artık bize Bulgar Türkü demekten vazgeçin. Biz Bulgaristan'da yaşamış özbeöz Türk'üz. Bulgar değiliz. Türk oğlu Türk'üz. İkincisi bizi Suriyelilerle karşılaştırmaktan vazgeçin. Biz Anadolu'dan Balkanların Müslümanlaştırılması, Türkleştirilmesi amacıyla Bulgaristan'a Yunanistan'a gitmişiz. Ve kendi vatanımıza geri döndük. Suriyeliler ile aynı noktada değiliz. Biz bu ülkenin evlatlarıyız" diye konuştu. Belediye Başkanı Alper Taban da İnegöl'ün farklı coğrafyalardan göçler aldığını; Balkan göçmenlerinin de İnegöl'ün kültürüne katkı sağladığını söyledi. Taban, geceyi düzenleyen Bal-Göç'e teşekkür etti.
Bale gösterileri ile başlayan program halk oyunları ile sona erdi. Programın sonunda sponsorlara ve öğretmenlere plaket ve çiçek takdim edildi.
