Depremin Türkiyenin gerçeği olduğunu ifade eden Belediye Başkanı Sertaslan, Gemlik ilçesi de Kuzey Anadolu fay hattının güney kolu üzerindeki pek çok il ve ilçeden bir tanesidir. 1999dan sonra Gemlik depremle o kadar çok anıldı ki, vatandaşların mülkünün değer kaybetmesinin yanı sıra, sürekli ne olacak korkusuyla yaşayan bir toplum haline getirildik. Gemlik adı depremle bu kadar sık anılırken, göreve geldiğimiz gibi kentsel dönüşüm müdürlüğünü kurduk. Bursada tek ilçe belediyesi kentsel dönüşümle alâkalı bilimsel bir metotla bir envanter çalışması başlattı. 10-15 kişinin bulunduğu alandaki verileri tek tek topluyoruz. Dört mahalleyi içine alan, Gemlikin 20 yıl önce kentsel dönüşüm alanı olarak ilan edilen 24 hektarın hem verilerini, hem de bu verilerin dönüşüme uygun olup olmadığını tahlil edeceğiz. Bir ay içerisinde konut ve iş yerleri sayılarından metrekare ve yaşlarına, ikamet edenlerin sayılarından sosyolojik yapılarına kadar bir çok veriyi çıkararak kentsel dönüşüme hazır olup olmadıkları araştırılacak. Sonra oturup o işi dönüştürmek adına ne yapılabileceğini tartışacağız. Vatandaşın önüne çıkıp, onların da ellerini taşın altına sokarak, korunaklı konutlar inşa edeceğiz. Daha sonra aynı büyüklükteki Kayhan, Demir Su ve Osmaniye mahallelerinde bu çalışmayı yapacağız dedi.
Çevre Şehircilik Bakanlığı aracılıyla buna benzeyen mahalle bazlı büyük ölçekli kentsel dönüşüm projelerine destek verilmesi gerektiğini belirten Sertaslan, Eğer vermezlerse işin içinden çıkılmaz bir hâl alır. Elazığda evi yıkılan yurttaşlarımıza kişi başı 46 bin lira devlet yardımı yapılacağını duyduk. Yıkılması mutlak hale gelmiş alanlarda önceden vermek bari can kurtaracaktır. Umarım bu çağrıya da bir karşılık verilir. Çünkü bu alanlarda çalışmalarımızı yapar yapmaz Çevre ve Şehircilik Bakanlığımıza, biz bunu yapıyoruz, size de şurada ihtiyacımız var diyeceğiz. Bütün ilçelerde bunu yapmak şart. Deprem sadece Gemlikin problemi değil, her yer eşit tehdit altındadır şeklinde konuştu.