Müziği Kalbiyle Hissedenler
Kulakları duymayan müzisyenler için müzik, sadece duyularla değil, kalbin derinlikleriyle hissedilir. Ritmi, titreşimleri ve duygusal yankıları kelimelerle ifade edilemeyecek kadar derin bir anlam taşır. Piyanoda notaların titreşimlerini parmak uçlarında hissetmek, gitarın tellerinden gelen titreşimlerle duyguları yakalamak, orkestranın performansını gözleriyle izleyerek ritmi kalplerinde hissetmek onlar için bir yaşam biçimidir.
Beethoven: İlk Öncü
Bu konuda bahsedilmesi gereken ilk isim, Ludwig van Beethoven’dır. Beethoven, müziğin dehası, hayatının son dönemlerinde tamamen sağır oldu. Ancak bu, onun müzik yaratma tutkusunu ve yeteneğini asla durdurmadı. En ünlü eserlerinden bazılarını sağır olduktan sonra besteledi. Müzik notalarını zihninde canlandırarak ve piyanonun titreşimlerini hissederek besteler yaptı. Beethoven'ın azmi ve yeteneği, kulakları duymayan müzisyenlere ilham vermeye devam ediyor.
Evelyn Glennie
Modern zamanların en ünlü sağır müzisyenlerinden biri olan Evelyn Glennie, sadece kulakları duymayan bir müzisyen değil, aynı zamanda dünyanın ilk tam zamanlı solo perküsyonistidir. Glennie, müzikle olan ilişkisini "tüm vücuduyla dinlemek" olarak tanımlar. Davul ve diğer perküsyon aletlerinin titreşimlerini vücudunda hissederek müzik yapar. Bu yeteneği ve azmi, ona sayısız ödül ve uluslararası takdir kazandırmıştır.
Sean Forbes
Sean Forbes, bir hip-hop sanatçısı ve işitme engelliler için müzik videoları üreten bir öncüdür. Forbes, müziği işitme engellilere anlatmanın yollarını keşfetmeye adanmış bir hayat sürdürür. Müziği işaret diliyle ifade ederek, işitme engellilerin de ritmi ve duyguyu hissetmelerine yardımcı olur. Forbes, topluma hem sanatçı hem de bir eğitimci olarak katkı sağlar.
