İnegöllü ekonomist Yüksel Okşak, Perşembe günü açıklanacak Merkez Bankası faiz kararı öncesi olası senaryoları değerlendirdi. Politika faizinde 100–150 baz puanlık ölçülü bir indirim beklediğini belirten Okşak, karar metninde “veri bağımlı, yavaşlatılmış gevşeme” mesajının öne çıkacağını söyledi. Ekonomist, olası faiz adımının dolar/TL, altın ve Borsa İstanbul üzerindeki etkilerini de senaryolarla açıkladı.
“Faiz düşerse iletişim tonu daha da önemli olacak”
Okşak, Eylül ayında yıllık TÜFE’nin yüzde 33,29 seviyesinde olduğunu hatırlatarak hızlı faiz indirimine alan kalmadığını ifade etti. “Yatırımcı beklentileri, gevşeme hızının yavaşlayacağı yönünde. Son toplantıda faiz yüzde 43’ten 40,5’e çekilmişti. Bu kez 100 baz puan civarında bir indirim öne çıkıyor” dedi. Ekonomist, kararın metninde kullanılacak dilin piyasaların yönünü belirleyeceğini vurgulayarak, “Net mesajlar oynaklığı sınırlar, belirsizlik ise sert fiyat hareketlerine neden olur” ifadelerini kullandı.
Olası faiz kararına göre piyasa senaryoları
- 150 baz puan ve üzeri indirim: TL’de değer kaybı yaşanabilir, dolar/TL yükselir ve Borsa İstanbul’da satış baskısı görülebilir.
- Beklentinin altında indirim veya sabit tutma: TL kısa vadede destek bulur, bankacılık hisseleri pozitif etkilenir.
- Faiz artırımı (düşük olasılık): Enflasyonla mücadele kararlılığı öne çıkar, kurda kısa vadeli geri çekilme yaşanabilir.
“Bankacılık ve inşaat sektörleri karardan en çok etkilenecek”
Borsa İstanbul’un kısa vadede üç ana faktöre duyarlı olduğunu belirten Okşak, bunları “faiz adımı, iletişim tonu ve küresel risk iştahı” olarak sıraladı. Sektör bazlı değerlendirmesinde şu görüşleri paylaştı:
- Bankacılık: Ölçülü indirim bankalar için dengeli olabilir, ancak yüksek indirim bilançolarda risk yaratır.
- Gayrimenkul ve GYO: Faiz düşüşü kısa vadede pozitif etki yapar; kredi koşulları yön belirler.
- Perakende ve dayanıklı tüketim: İç talep artabilir, ancak kalıcılığı gelir düzeyine bağlı.
- İhracatçı sektörler: TL’nin değer kaybı gelir etkisi yaratırken, güçlenmesi marj baskısı oluşturur.
Okşak, “Faiz-karar dengesi sektör rotasyonunu tetikler. Güven arttıkça yatırımcılar defansif hisselerden büyüme odaklı hisselere kayabilir” dedi.
“Dolar/TL’de yön, indirim oranına bağlı”
Son haftalarda 41–42 bandında seyreden dolar/TL için farklı faiz senaryolarını şöyle sıraladı:
- 150 bp ve üzeri indirim: Reel getiri algısı zayıflar, kur yükseliş eğilimine girer.
- 100 bp indirim ve güçlü iletişim: Kur yatay ya da sınırlı yukarı hareket eder.
- Sabit tutma: TL lehine kısa vadeli tepki görülür.
- Artırım: Nadir de olsa kurda hızlı geri çekilme yaşanabilir.
Ekonomist, “Kalıcı yönü belirleyecek iki unsur; enflasyonun düşüş hızı ve Merkez Bankası’nın rezerv yönetimi olacak” ifadelerini kullandı.
“Altında yön yukarı, ancak TL belirleyici”
Fed’in faiz indirimi beklentileriyle ons altının rekor seviyelere çıktığını belirten Okşak, gram altın fiyatlarının da iç dinamiklerle şekillendiğini söyledi.
- Beklentinin üstü indirim: TL zayıflar, gram altın hızlı yükselir.
- Ölçülü indirim veya sabit karar: Gram altın daha sınırlı artar.
- Küresel riskler: ABD-Çin gerilimi güvenli liman talebini destekler.
Okşak, “TL’nin seyri gram altın fiyatında belirleyici olacak” dedi.
“Temkinli gevşeme en sağlıklı yol”
Merkez Bankası’nın önceliğinin dezenflasyon sürecini riske atmadan kademeli gevşemeye yönelmek olması gerektiğini vurgulayan Okşak, “Fazla hızlı gevşeme, iç talebi yeniden canlandırarak fiyat istikrarını zora sokabilir. Ölçülü adımlar, büyüme ve finansal istikrar arasındaki dengeyi korur” dedi. Ekonomist, Ekim ayı için 100 baz puanlık indirimin temel senaryo olarak öne çıktığını ifade etti.
