6 farklı ülkeden akademisyenlerin ve sektör temsilcilerinin katıldığı sempozyumda, 185 bildiri ve 40 poster sunumu yapıldı. Ayrıca 4 atölye çalışması ile “geleceğin meslekleri” ve “yeşil işlerin mesleki eğitime adaptasyonu” konularında çalıştaylar düzenlendi. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı Sektörel Mükemmeliyet Merkezleri de sempozyuma katılarak deneyimlerini paylaştı.
“Türkiye’nin uygulamalı eğitime en çok öğrenci veren üniversitesiyiz”
Açılış konuşmasında BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, meslek yüksekokullarının ülke ekonomisine stratejik katkısına dikkat çekti. Prof. Dr. Yılmaz, “Meslek yüksekokullarındaki öğrenci sayımız yaklaşık 19-20 bin. Bu yönüyle Türkiye’de uygulamaya dönük öğrenci sayısı en yüksek üniversiteyiz. Sanayi şehri Bursa’da, sektörle iç içe eğitim anlayışımızı sürdürüyoruz” dedi.
“Fikirleri işe çeviren bir kuşağın öncüsüyüz”
BUÜ Teknik Bilimler MYO Müdürü Prof. Dr. Mehmet Karahan, yapay zekâ, dijitalleşme ve yeşil ekonomi alanındaki dönüşüme dikkat çekerek, “Birçok meslek kaybolacak, yenileri doğacak. Ancak değişmeyen tek şey öğrenme ve üretme isteği olacak. Biz meslek yüksekokulları olarak pratiği teoriye dönüştüren, fikirleri işe çeviren bir kuşağın öncüsüyüz” ifadelerini kullandı.
“MYO’lar sanayi merkezlerinde olmalı”
UMYOS Danışma Kurulu Başkanı Prof. Dr. Recep Hayri Eren ise meslek yüksekokullarının konumlanmasına dair önerilerde bulunarak, “MYO’lar mutlaka sanayinin yoğun olduğu bölgelerde açılmalı. Küçük yerleşim yerlerinde açılan okullar, öğrencilerin mesleki ve sosyal gelişimlerini sınırlıyor. Sanayi temsilcileri MYO yönetiminde yer almalı, öğrenciler son sömestrde mutlaka uygulamalı eğitim görmeli” dedi.
Beş gün süren sempozyum, alanında uzman konukların sunumları, soru-cevap oturumları ve sertifika takdimi ile sona erdi. Etkinlik, BUÜ’nün mesleki eğitimde yenilikçi vizyonunu bir kez daha gözler önüne serdi.



