Adli kontrol, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 109. maddesinde düzenlenen bir uygulamadır. Bu uygulama, şüpheli veya sanığın tutuklanmadan belirli şartlar ve yükümlülükler altında özgürlüğünün kısıtlanmasını sağlar. Adli kontrol, suç işlediği şüphesiyle gözaltına alınan ya da yargılanan kişilerin, tutuklanmadan, belirli denetimlere tabi tutulmalarına olanak tanır.
ADLİ KONTROL ŞARTI İLE SERBEST KALMAK NE ANLAMA GELİR?
◼Adli kontrol, hakkında suç isnadı bulunan kişinin cezaevine konulması yerine, toplum içinde yaşamını sürdürürken bazı hukuki yükümlülükler altına alınması anlamına gelir. Bu uygulama, yargılamanın sağlıklı yürütülmesini sağlarken kişi özgürlüğünün gereksiz yere kısıtlanmasını önlemeyi hedefler.
◼Ceza yargılamasında esas olan bireyin özgür olmasıdır ve bu nedenle tutuklama, hakimler tarafından istisnai bir tedbir olarak değerlendirilir. Şüphelinin kaçma riski ya da delillere müdahale etme ihtimali bulunmakla birlikte, bu risklerin daha hafif önlemlerle kontrol altına alınabileceği kanaatine varılırsa, tutuklama yerine adli kontrol tedbiri uygulanır.
ADLİ KONTROL ŞARTI TEDBİRLERİ
Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 109. maddesinde düzenlenen adli kontrol talebi tedbirleri şu şekilde belirtiliyor:
a) Yurt dışına çıkamamak.
b) Hâkim tarafından belirlenen yerlere, belirtilen süreler içinde düzenli olarak başvurmak.
c) Hâkimin belirttiği merci veya kişilerin çağrılarına ve gerektiğinde meslekî uğraşlarına ilişkin veya eğitime devam konularındaki kontrol tedbirlerine uymak.
d) Her türlü taşıtları veya bunlardan bazılarını kullanamamak ve gerektiğinde kaleme, makbuz karşılığında sürücü belgesini teslim etmek.
e) Özellikle uyuşturucu, uyarıcı veya uçucu maddeler ile alkol bağımlılığından arınmak amacıyla, hastaneye yatmak dahil, tedavi veya muayene tedbirlerine tâbi olmak ve bunları kabul etmek.
f) Şüphelinin parasal durumu göz önünde bulundurularak, miktarı ve bir defada veya birden çok taksitlerle ödeme süreleri, Cumhuriyet savcısının isteği üzerine hâkimce belirlenecek bir güvence miktarını yatırmak.
g) Silâh bulunduramamak veya taşıyamamak, gerektiğinde sahip olunan silâhları makbuz karşılığında adlî emanete teslim etmek.
h) Cumhuriyet savcısının istemi üzerine hâkim tarafından miktarı ve ödeme süresi belirlenecek parayı suç mağdurunun haklarını güvence altına almak üzere aynî veya kişisel güvenceye bağlamak.
i) Aile yükümlülüklerini yerine getireceğine ve adlî kararlar gereğince ödemeye mahkûm edildiği nafakayı düzenli olarak ödeyeceğine dair güvence vermek.
j) (Ek: 2/7/2012-6352/98 md.) Konutunu terk etmemek.
k) (Ek: 2/7/2012-6352/98 md.) Belirli bir yerleşim bölgesini terk etmemek.
l) (Ek: 2/7/2012-6352/98 md.) Belirlenen yer veya bölgelere gitmemek.
ADLİ KONTROL ŞARTLARI İHLAL EDİLİRSE NE OLUR?
◼Adli kontrol kararıyla serbest bırakılan kişinin, mahkeme tarafından belirlenen yükümlülüklere eksiksiz şekilde uyması gerekir. İmza yükümlülüğünü yerine getirmemek, belirlenen yerlere gitmekten kaçınmak ya da yasaklanan bir bölgeye bilinçli olarak girmek gibi ihlaller, yargı makamları tarafından ciddi bir durum olarak değerlendirilir.
◼Bu tür ihlallerin tespit edilmesi halinde, mahkeme adli kontrolün amacına ulaşmadığı kanaatine varabilir ve şüpheli hakkında tutuklama kararı verebilir.
◼Ayrıca kişi hakkında kesinleşmiş bir hüküm bulunuyorsa, adli kontrol şartlarının ihlal edilmesi cezanın infaz sürecinde olumsuz sonuçlar doğurabilir ve aleyhe değerlendirmeye yol açabilir.




