Başlangıçta sıradan bir komşuluk kavgası gibi görünen bu olay, kısa sürede büyüdü. İngiliz yetkililer, Cutlar'ın İngiltere'ye ait bir hayvana zarar verdiğini ve tazminat ödemesi gerektiğini savundu. Cutlar ise domuzun kendi ürünlerine zarar verdiğini, bu yüzden böyle bir şey yaptığını söyledi. İki taraf arasında anlaşmazlık tırmanmaya başladı.
Domuz Savaşı Neden Büyüdü?
Olayın büyümesinin altında yatan asıl sebep, San Juan Adası'nın kime ait olduğunun tam olarak netleşmemiş olmasıydı. 1846 yılında ABD ve İngiltere arasında imzalanan Oregon Antlaşması, bölgedeki sınırları belirlemişti. Ancak bu antlaşmada San Juan Adası'nın hangi tarafa ait olduğu tam olarak belirtilmemişti.
Bu belirsizlik yüzünden, adada hem İngiliz hem de Amerikalı yerleşimciler bulunuyordu. Domuz olayı, zaten gergin olan iki taraf arasındaki ipleri kopma noktasına getirdi.
İngilizler adaya asker göndermeye başladı. Bunun üzerine Amerikalılar da General George Pickett komutasında askeri birlikler sevk etti. Bir anda küçük bir ada üzerinde iki büyük devletin askerleri karşı karşıya geldi.
Domuz Savaşı Gerçekten Sıcak Çatışmaya Döndü Mü?
Her iki taraf da adaya asker yığsa da, ilginç bir şekilde tek bir kurşun bile atılmadı. Bu yüzden tarihçiler bu olaya "savaş" demekten çok "kriz" demeyi tercih ediyor. Ancak o dönem için yaşananlar, ciddi bir savaşın eşiğine gelindiğini gösteriyor.
İngiliz donanması adanın çevresine savaş gemileri gönderdi. Amerikalılar da savunma hattı kurdu. İki tarafın da askerleri tetikteydi. Tek bir yanlış hareket, ABD ile İngiltere arasında büyük bir savaşı başlatabilirdi.
Bu süreçte olayın büyümemesi için her iki ülkenin siyasi liderleri devreye girdi. Taraflar, doğrudan sıcak çatışmadan kaçınmaya karar verdi ve çözüm için diplomatik yollar arandı.
Domuz Savaşı Nasıl Çözüldü?
Kriz büyümeden çözülmesi için 1859 yılında her iki taraf da adaya sınırlı sayıda asker bırakmaya karar verdi. İngilizler ve Amerikalılar, San Juan Adası'nda ortak bir askeri varlık oluşturdular. Tarafların askerleri adanın farklı bölgelerinde kamp kurdu. Bu durum tam 12 yıl boyunca devam etti.
Sonunda 1871 yılında ABD ve İngiltere arasında Washington Antlaşması imzalandı. Taraflar, San Juan Adası üzerindeki hak iddialarını uluslararası bir hakeme taşımaya karar verdi. Almanya İmparatoru Birinci Wilhelm hakem olarak seçildi.
Bir yıllık bir değerlendirme sürecinden sonra, Birinci Wilhelm San Juan Adası'nın Amerika Birleşik Devletleri'ne ait olduğuna karar verdi. Böylece kriz tamamen sona erdi ve ada resmen ABD topraklarına katıldı.
Domuz Savaşı Tarihte Neden Önemli Kabul Ediliyor?
Domuz Savaşı, dünya tarihinde bir domuzun ölümünden doğabilecek en büyük uluslararası krizlerden biri olarak görülüyor.
Bu olayın önemi birkaç noktadan geliyor:
- Küçük bir olayın uluslararası krize dönüşebileceğini gösterdi.
- ABD ve İngiltere gibi iki büyük güç, olayı barışçıl yollarla çözerek sıcak çatışmayı önledi.
- O dönem, savaşların hemen silahla çözülmediği, diplomatik yolların da işe yarayabileceği anlaşıldı.
- Bugün bile kriz yönetimi derslerinde, Domuz Savaşı örnek olay olarak anlatılıyor.
Ayrıca, tarihte tek kurbanın bir domuz olduğu bir "savaş" örneği olması da bu olayı unutulmaz kılıyor.
Domuz Savaşı Günümüzde Nasıl Anılıyor?
Bugün San Juan Adası, ABD’nin Washington eyaletine bağlı bir bölge olarak yaşamına devam ediyor. Ada üzerinde Domuz Savaşı'na dair çeşitli anıtlar ve müzeler bulunuyor.
Ziyaretçiler, o dönemde İngiliz ve Amerikan askerlerinin kurduğu kamp alanlarını görebiliyor.
Adadaki "English Camp" ve "American Camp" bölgeleri, bu ilginç tarihin izlerini taşıyor.
Her yıl yaz aylarında San Juan Adası’nda Domuz Savaşı'nı anmak için küçük etkinlikler düzenleniyor. Bazı etkinliklerde, dönemin askerlerinin kıyafetleri giyilerek temsili canlandırmalar yapılıyor.