Bu yazımızda, Eylül 1996 tarihlerinde Konya'da yapılan, Uluslararası İslam Ticaret Hukukunun Günümüzdeki Meseleleri Kongresi'nden Notlar paylaşmaya devam edeceğiz.

C) ŞİRKETLERİN ZEKATI

Sabit ve döner sermaye oranları dikkate alınarak hesaplanır. Mesela, 100 milyar TL. değerinde mal varlığı olan bir şirkette binalar, makine, servis aracı vb. sabit sermaye %40 olsa, böyle bir şirkette %60 olan döner sermayeden yüzde iki buçuk oranında zekat gerekir.

Şirket ortaklarının zekatı kendilerinin vermesi asıldır. Ancak şirket ana sözleşmesine konulacak bir madde ile veya sonradan verecekleri yetkiye dayanarak, şirketin toplam zekatını şirket yönetiminin de vermesi mümkün ve caiz olur.

d) Sigorta konusu İslam toplumunda bir yardımlaşma olarak çözümlenebilir. Ancak günümüzdeki özel sigorta şirketlerinin pekçoğu, bankalarca kurulmuş olup, finansmanları faizle işletilmektedir. Buna göre ancak, ana sözleşmesi ve muameleleri faizden arındırılmış sigorta müessesesine sigorta işlemi yaptırılabilir.

Bu konuda Malezya'dan katılan M. Fazlı b. Yusuf kendi ülkesinde on iki yıldan bu yana uygulanan yeni bir sigorta sistemini şöyle açıkladı: Sigortalıların verdiği primler bir fonda toplandıktan sonra, İslam'daki Mudarabe yöntemine göre işletmeci bir kişi veya kuruluş, fonu karlı yerlere yatırım yapar.

Elde edilen yıllık karın yarısını yatırımcı kuruluş (işletmeci) alırken, dörtte biri ortakların hasarlarına tazminat olarak ayrılır, diğer dörtte biri ise, yıl sonunda sigortalılara kar olarak dağıtılır. 1/4 kar oranı tazminatlara yeterli olmazsa, diğer 1/4 kar payından ödeme yapılabilir. Ancak Malezya'daki tecrübelere göre yaklaşık karın dörtte biri, sigortalıların tazminatına yeterli olmaktadır.

Diğer yandan her sigorta veya şirket kuruluşunun bünyesinde İslami hükümleri iyi bilen uzman bir fetva heyeti (danışman) istihdam edilmekte ve muamelelerin denetimi bu danışman ya da danışmanlarca yapılmaktadır. Buna göre, sigortalılar aynı zamanda bir sigorta şirketinin sermaye tarafını oluşturan tam bir ortak sayılmaktadır.

Sigorta şirketinden ayrılırken ara para ve kardan payı hesaplanarak kendisine verilmektedir. Türkiye'de bu çeşit bir sigorta yöntemi henüz mevcut değildir. ABD'deki risk sermayesi (Venture capital) yöntemi ile Malezya'daki bu uygulama arasında benzerlik olduğu görülmektedir? Buna göre İslam hukukunun ve iktisat anlayışının toplum problemlerini çözmede ne kadar zengin çare ve yöntemlere sahip olduğunu söyleyebiliriz.

Konya'da yapılan bu kongrenin İslam hukukunun diğer alanlarında da tekrarlanması en samimi dileğimizdir

ALTINOLUK DERGİSİ-1996 - Kasım, Sayı: 129, Sayfa: 016