Hafta sonu Kur'an-ı Kerim Meal yarışmasının sınavı yapıldı. Konusu itibarıyla hayat kitabımız öğrenmeye, anlamaya yönelik bir çalışma idi. Geçen sene de Çevre Kültür Derneği öncülüğünde "Peygamberimizi Tanıyalım" konulu çok katılımlı bir yarışma daha yapılmıştı. Farklı derneklerin böyle önemli konularda yarışmalar düzenlenmesi güzel midir, güzeldir.
Düzenleyenlerin amacı, katılanların amaçlarıyla örtüşüyor mu?
Asıl amaç Kur'an-ı Kerimin manası ile insanları yarışma vesilesiyle buluşturma ve bu konuda insanlara mesai tüketmeleri beklentisi oluşturmaktı. Bu konuda dönüt olarak hem psikolojik hem de sosyolojik çerçeveli bir araştırma yapılamaz belki. "Ancak, kişiye çalışmasının karşılığı vardır", "ameller niyetlere göredir" gibi birkaç düsturu hatırlarsak yol haritası belli olur.
Bazıları ödül için katılıyorlar efendim?
Olabilir, mümkündür. "Ama o zaman Kur'an-ı Kerimin indiriliş gayesine uygun bir iş olmaz ki... Zira Kur'an insanları hidayete kavuşturmak ve onları karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için gönderilmiş bir kitaptır. Herhangi bir yarışmanın konusu yapılmamalıdır" gibi itiraz etmeler düşünce üretenler olabilir.
"Asrın idrakine söyletmeliyiz İslam'ı" dizesini yazan Akif, eleştirilir bazı yazarlar tarafından. "Asrın idraki" merkeze alınıyor ve onun üzerinden İslamı anlatmak zorunda kalışımız tenkit ediliyor. Acaba günümüzde yarışma kültürüyle dini bilgileri aktarmaya veya kazandırmaya çalışıyoruz. Bu bir sakınca doğurur mu?
Yüzeysel düşünenler için hayır demek gerekiyor. Halkın bakış açısı u kadar derin olmadığına göre Kur'anın meali konusunda bir gayret gösterseler, bir kelime öğrenseler yeterli olacaktır. Bir şeyin hepsine ulaşamıyorsan bir kısmından vazgeçmek durumunda değiliz. Hayırdan yana her şey hayır olabilir.
Meal okuduktan sonra sınavda cevaplayıp ir umre kazanmak oldukça hoş geliyor insana. Ödüller de yarışmanın mahiyetine gölge düşürmeyecek kadar parlak. Neden böyle bir yarışmaya katılıp Kur'an bilgimizi kısmen de olsa ölçmüyoruz ki? Samimi olmaya engel bir durum var mı burada? Her şeye rağmen şahsi kanaatlere saygıyı elden bırakmamalıyım.
"İyilik ve hayırda yarışın" buyuruyor Rabbimiz.
İşte bir yarış konusu. Hayırda, cömertlikle, fedakarlıkta yarışmak. Allah yolunda ölmek konusunda yarışmak, şehadete koşmak diğer bir yarış konusu. Kaybedeni olmayan bir yarış bu. Yarışta; geçmeye çalıştığın bir rakip vardır, ellerinin arasında durdukça seni mutlu eden bir ödül vardır, elindeki mutluluk ve ortaya koyduğun çabanın sonunda bir hak ediş ve mücadele vardır.
Yarıştırma kötü bir tutum değildir. Amacı,yöntemleri, ödülü ve sonucu hayırlı ve iyi ise o yarışmalarda olmak lazım. İki taraftan birinin kaybıyla sonuçlanan yarışmalar dinen de caiz değildir.
Televizyonlardaki yarışmalarda bir otomobilin içine "kaç tane insan sığdıracaksın?" diye kız erkek istif şeklinde tepmeye çalışmaları, insanlar korkutan, ürküten yarışmalar tasvip edeceğimiz şeyler değil. Kur'an Meali yarışmaları soru kitapçığının basımında sınav düzenlenmesine kadar titizlikle icra edilmesi beni memnun etti. Organize eden emeği geçen dostlara teşekkür ederim. Bu tür yarışmalara katılım sağlamak gerektiğini söylemek istiyorum vesselam.
.