Cumartesi akşamı Mimar Sinan Caddesi üzerinden Kemalettin Sami Paşa Caddesine doğru ilerlerken birkaç vatandaşı Cumartesi pazarı yerinde pazarcı esnafın çöpe döktüğü meyve ve sebzeleri karıştırırken gördüm?
Tabiri caizse beynimden vurulmuşa döndüm?
Hani şaşkınlık ifadesi olarak söze başlarken derler ya; 21. Yüzyılın Türkiye?sinde diye?
Aynen bende bu cümleleri kurdum; 21. yüzyılın İnegöl?ünde hala çöpten yiyecek arayan insan mı kaldı?
İnegöl?deki yardım kuruluşlarının ne kadar samimi ve gayretli çalıştıklarını yakinen bilen biri olarak hala bu durumda olan insan nasıl var bunu aklım almıyor?
Evet, gerçek ihtiyaç sahibi insanlar yardım almaktan utanırlar, yardım alırken sıkılırlar ve yardım kuruluşlarına başvurmayı akıllarından bile geçirmezler?
Yardım kuruluşlarının kapılarını aşındıranlara bakın, hali vakti yerinde olan ama yardımlarla geçinmek ruhuna işlemiş tiplerdir?
Misal; 3 katlı evi, arabası olan nice insanların geçmişte aşevinden 3 öğün sıcak yemek aldıklarını, yoksulun ücretsiz tedavi olması için hayata geçirilen yeşil kartı nice zenginlerin kullandığını hep birlikte yaşadık ve gördük?
Çok şükür ki bu durumlar artık mazide kaldı?
Gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaşabilmek adına lütfen çevrenizde gördüğünüz bu insanlarımızı size göre güvenilir olan yardım kuruluşlarına bildirin?
Onlara yardım etmek boynumuzun borcudur?
KADINA ŞİDDETE HAYIR
Son dönemde Türkiye?de yaşanan kadına yönelik şiddet olayları özellikle medyada büyük ilgi görüyor?
Hatırlayacağınız üzere ulusal bir gazete, eşini sokak ortasında herkesin çaresiz bakışları arasında sayısız kere bıçaklayan vatandaşın ve yerde kanlar içinde yatan eşinin fotoğrafını sür manşetten vermiş ve büyük bir infiale neden olmuştu?
Meydana gelen bu tür kadına yönelik şiddet olayları nedeniyle olayın yaşandığı il, ilçe de Türkiye?nin gündemine oturuyor?
Bu nedenle söz konusu il ve ilçeler olumsuz bir şekilde zihinlerde yer edinmeye başlıyor?
İnegöl?ün de akıbeti bu yönde ilerliyor?
İnegöl olayları diye bilinen talihsiz olaylar silsilesi nedeniyle adı mimlenen İnegöl, bir süre sonra bu kez Sinem olayı ile günlerce ulusal TV?lere konu olmuştu?
Bu olayların ardından İnegöl, hatırlayacaksınız geçtiğimiz Ramazan Bayramı?nın arifesinde yaşanan cinayetle tekrar gündeme geldi?
Arife günü meydana gelen olayda Süleymaniye Mahallesi?nde boşandığı eşiyle yolda karşılaşan bir kişi, çocuğunu sevdikten sonra karısını bıçaklamış, üç yerinden bıçak darbesi alan kadın, hastaneye kaldırılırken yolda hayatını kaybetmişti?
Yine bu olaya benzer bir kadına şiddet vakası geçtiğimiz hafta içinde yaşandı?
Burcu Doğan isimli bayan evinde başından yaralı ve komaya girmiş halde bulunmuş, yapılan araştırma sonucu olayı gerçekleştirdiği iddia edilen Temel K. (27), Bursanın Görükle Mahallesinde yakalanmıştı?
Son vaka ise geçtiğimiz akşam yaşandı?
Askerden izine geldiği iddia edilen M.K.?nın kız arkadaşı İ.E. ile Mahmudiye Mahallesi Kanal Sokakta tartıştığı ve M.K.?nın tartıştığı kız arkadaşını yumrukla darp ettiği arşivimizdeki yerini aldı?
Şunu söylemeye çalışıyorum?
Geçtiğimiz günlerde NTV ve STAR TV?nin ortak yayınında gazetecilerin konuğu olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, eskiden daha çok kadına yönelik şiddet olayı yaşandığını ancak bununla ilgili bir istatistikî çalışma tutulmadığı için oranların bilinmediğini söyledi?
Bugün ise her türlü istatistikî bilgi tutuluyor?
Tutulan bu istatistikî bilgilerde İnegöl?ün adı kadına yönelik şiddet ile yer alıyor ve almaya da devam edecek gibi?
Aslında bu konu çok önemli bir konu?
Öyle ki efendimiz Hz. Muhammed?(s.a.v) veda hutbesinde kadın haklarına dikkat çekmiş ve şöyle buyurmuşlardı: Ey insanlar Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allahtan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları, Allahın emaneti olarak aldınız ve onların namusunu kendinize Allahın emriyle helal kıldınız.
Son söz olarak; Allah?ın size emaneti olan (anne, eş, kardeş, çocuk vs.) kadına şiddete hayır
