Komşuluktan bahsedelim biraz da. Orijinal yazılışı konşı. Kon-mak fiilinden türetilmiş. Ziyaret etmek, konuk olmak anlamlarına gelmesinin yanısıra konmak, bir yerde gecelemek anlamında da kullanılırmış.

Peygamberimiz, her insanın evinin sağından solundan önünden arkasından 40 hane komşusudur demiş ancak 40cm yandaki komşumuzdan habersiziz. Sağ sol ön arka 40x4=160 ev demek. Her evde 4 kişi olsa 640 kişi demek. Bir de evlerin 3 katlığı olduğunu düşünürsek x3= 1920 kişi demek.

Bir de hepsi youtube kanalıma abone olsa ne güzel olur JNerde o eski komşular, komşuluklar diye hayıflanıp durmak çözüm değil. Günümüzdeki komşulukları ve insanları eleştirmek de çözüm değil. Çözüm başkalarını eleştirmeyi bırakıp yapılması gereken neyse onu yapmaya gayret etmektir.

Aileden sonra hukukuna en çok riayet etmemiz gerekenler, yan yana bir arada yaşadığımız komşularımızdır.

Haydi isterseniz biryerlerden başlayalım. Mesela ilk olarak selamlaşarak, tebessüm ederek başlayalım o eski komşulukları yaşamaya. Daha sonra komşunun hastası mı var, cenazesi mi var, düğünü mü var komşuna akrabasından önce ulaşabilirsin.

Mesela salça, un, yumurta, şeker gibi şeyleri isteme hakkını ver komşuna. Mahallene yeni biri mi taşındı, hemen yardımına koş, telaşeden dolayı yemek yapamamıştır yemek yap götür mesela. Çocuğun yeni yaptığın kek ile ya sokağa çıkmasın veya arkadaşlarına da vermesi için 1 tabak ile sokağa gönder birlikte yesin komşu çocukları.

Komşun derdini anlatabileceğin ve dert dinleyebileceğin kişi neden olmasın ki?Evde pişirdiğin yemeğin kokusu komşuna gitmiştir belki, ona da 1 tabak yemek gönderebilirsin ki o tabak da genellikle dolu vaziyette sana dönecektir.

Komşuna zarar vermediğin gibi, komşudan gelecek eziyete de katlanmak gerek.Mesela, onun çocukları yukarıda hoplayıp zıplayıp bizi rahatsız ederse, biz de karşılık vermeyeceğiz, aşağıda davul zurna çalmayacağız.

Tek bir çekiç ve tek bir tornavida ile evindeki tüm cihazları tamir edebileceğini zannedip ve en tehlikelisi de nedense sadece pazar sabahları çalışma özelliği olan elindeki matkap ile Ferhat olup dağları bile delebileceğini kanıtlayıp insanlara eziyet etme.

Gece ve gündüz görüşü olan gizli kamera gibi sokağa kim geldi, kim gitti diye takip etme. Balkona çıkıp halının üzerindeki desenlerini bile değiştirecek şiddetle çırpma. Herkes site aidatı öderken sen de bir zahmet ödeyiver.

Binanı, duvarını yükselterek komşunun rüzgarını kesme.

Komşuna misafirliğe mi gideceksin?

Zamanı iyi ayarla çok erken veya çok geç saatleri seçme.

Çok oturup da kök salma. / Habersiz, zırt pırt gitme / Kapısını 3 defa tıkla ve kapının ağzında bekleme.

Aracını park ederken de, merdivenlerden çıkarken de, evde radyo veya tv açık iken de komşuluk hakkını gözet.

Komşuluk denilince sadece ev komşuluğu anlaşılmamalıdır. Tarla, bahçe, yayla ve dükkan komşuluğu da vardır. Güzel ilişkiler oralarda da devam etmelidir, kıskanılmamalı, sınırı dokunulmamalı, kedi, köpek, tavuk kavgası yapılmamalı.

Çocukların arasındaki geçimsizlik, büyütülmemelidir. Komşulukta kıskançlık küslük olmaz. Her esnafın rızkını Cenab-ı Allah ayırmıştır. Mesela komşun siftah etmediyse ona müşteri gönder.

Unutmayalım insanlar kıyamet gününde komşuluktan da hesaba çekilecektir.