"Bu kadar şeyi nasıl kontrol ediyorsun dedi çırak.

Usta cevap verdi ;

-"Kontrol etmiyorum idare ediyorum."

-"Arasında ne fark var?" diye sordu çırak. .

Ustası dikiş makinesinde diktiği elbiseden başını kaldırdı tebessüm etti ve cevap verdi.

-"Her kumaşın farklı bir ahlakı vardır.

Esneyen bir kumaşı dikerken yumuşak olmalısın aksi halde elbise dikiş yerlerinden buruşuk olur.

Sert bir kumaşı dikerken yavaş olmalısın aksi halde iğneyi kırarsın.

İdare etmek, muhatabın hayat koşullarına göre hareket etmektir. Bu yaklaşım seni derin, geniş, anlayışlı ve bir sanatkar yapar. Sana yaşamayı öğretir, ahengi öğretir.

Kontrol etmek ise senin aynı kalman ve herkesin senin aynılığına göre olmasını beklemendir.

Yani, kontrol edersen taş olursun

idare edersen su olursun. Su gibi olursan seni ne durdurur söylesene.

ARININ TERİ

Şanslı bir bal arısının yaşamı 6 bilemediniz 7 hafta kadardır ki bu kovana bir eşek arısı saldırısı olmazsa yaşayacağı süredir.

6 haftalık ömrü boyunca bir işçi arı sadece bir çay kaşığı kadar bal üretir.

Bir arının tüm ömrü boyunca çalışıp didinip ürettiği balı biz belki de kahvaltı da ıhlamurumuza koyarız ve oradaki emeği aklımızın ucuna bile getirmeyiz.

Bir kilo bal yapmak için arı kolonisi 14 milyon çiçeğe konar.

Bir kilo bal için 3 kilo nektar toplanması gerekir.

Sonra da insanoğlu çıkıp boşu boşuna yaşadığından dem vurur durur.

İnsan yeryüzünde olmasa dahi doğa varoluşunu devam ettirebilir.

Oysa bütün bir ömrü boyunca bir çay kaşığı bal üreten bir minik canlı olmasa insan dünya üzerinde en fazla 4 yıl kalabilir..

Fotoğraf : Bahti Bass