Okulların sivilleşme hareketinin son halkası oldu andımızın kaldırılması. Belki 80 küsur yıldır askeri düzenin hüküm sürdüğü, kışladan farkı kalmamış okullar, serbest kıyafet seçimlerinin ardından andımızın da kaldırılması ile biraz daha sivilleşti diyebiliriz.

Askerlik görevini yerine getirenler daha iyi anlayacaklar beni. Bundan 4-5 yıl öncesine kadar okullara girişten, derslerin icrasına, bayramların kutlanmasına kadar her noktada tam bir askeri mantık hakimdi okullarımızda.

Okula çocukların tek tip kıyafetle gitmeleri, yazın ceketlerini çıkarmaları dahi genelgeye bağlı olduğu günleri düşünün. Askeriyede de yazlık kıyafetlerin giyilmesi için komutanın emrini beklerdiniz.

Her bir okul, kışla, her bir müdür alay komutanı, yardımcıları üsteğmen, teğmen, öğretmenler uzman, Beden Eğitimi öğretmenleri de eğitimden sorumlu uzman çavuş...

Sonra tek tip saç traşı, okula geldiğinizde sıraya girmeniz ve saç baş kontrolleri. Sıra olduğunuzda kolları uzat, rahat-hazır ol komutları. Askeriyede her yemek öncesi ayrıca yemin törenlerine icra edilen andımız tarzında bir askerin bağırıp arkadaşlarının tekrarlama hadiseleri... Sabahın köründe daha sütünü içmemiş çocuğa 1940 model ant içirme çalışması...

Sınıfa öğretmen girdiğinde ayağa kalkmanız. Komutanın koğuşa girdiğindeki gibi hazır ol komutunda bekliyorsunuz. Üniversitede profesörlüğe kadar yükselmiş adamları kale almayıp ayağa kalkmazken; neden öğretmenler için ayağa kalkılır diye düşünmenize gerek yok. Askeri düzende sorgulama yapılamaz. Cevabınız saygı ise, profesör daha fazla saygıyı hak etmiyor mu?

Derse giren öğretmenin 'Günaydın arkadaşlar' diyerek sınıfa seslenmesi ve 'Sağ ol' cevabı size neyi anımsatıyor? Beden eğitimi derslerini anımsayın sonra. Bütün sınıf dışarıda ip gibi sıralanmış. Öğretmen gelir ve günaydın yada tünaydın der. A ve ğ harflerinin net çıkmadığı okunuşta 'sol' yazılışta 'sağol'un yüksek sesle çıkmaması durumunda tekrar edilmesi için ne dersiniz?

Beden eğitiminden devam edelim. Bayram hazırlıkları, yürüyüşler, dönüşler, komutlar... Her biri askeri anlayışa göre hazırlanmış öğrenciler. Bayramları konuşmamıza gerek var mı? Bando takımı eşliğinde tören komutanının komutasında protokolü selamlayan öğrenciler. Önlerinde Beden Eğitim öğretmenleri tam bir komutan edasıyla yürürken; arkasında tam protokolün önüne geldiğinde selamı çakan bölüğü...

Askeri mantık demek sorgulamamak demektir. İtaat demektir. Tek tipleştirme demektir. Komutanının dışında anlatılanlara inanmama demektir. Okulları birer kışla olarak bırakmak sorgulamayan, tek tip nesiller yetiştirme anlamına gelir.

Son olarak şunu ifade edelim. 80 yaşını aşmış dedem de, yaşasa 60'ında olacak rahmetli babam da, 35 yaşına doğru ilerleyen ben de andımızla, stadyumlardaki bandolu askeri düzen bayram kutlamaları ile siyah önlüklerle büyüdük. 80 yılda hiç mi bir şey değişmedi de bunların kalmaması için çırpınıp duruyoruz?

Teknoloji değişti, dünya değişti, üzerinden 3 nesil geçti. Biz hala aynı tarz eğitimin sürmesi için direniyoruz. Sahi merak ediyorum değişimi isteyenler mi gerici, yoksa 80 yıl önceki eğitim modelinde ısrar edenler mi? Anlamış değilim.

.