Sayın Başbakan, propaganda döneminde çok şey söyledi, rakiplerinden çok şey işitti. Başbakan, seçim kampanyaları döneminde diğer siyasi parti liderlerinin ağır ithamları ile karşı karşıya kaldı.

Rakiplerinin hukuki sorumluluk gerektiren sözlerinden dolayı da davalar açtı. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Bahçeli ve DP Genel Başkanı Namık kemal Zeybek bunların başında geliyor.

Derken seçim sonuçları açıklandı. Ak Parti sandıklardan büyük bir zaferle çıktı. Başbakan seçim gecesi yaptığı balkon konuşmasında ; ?Bugün hesaplaşma günü değil, helalleşme günüdür? dedi. O gece seçim döneminde yaşananlardan dolayı rakiplerinden özür ve helallik diledi.

Bu sözün somut bir tezahürü olarak ta rakiplerine, hakaretlerinden dolayı açtığı tüm davaları geri çekti. Şikayetlerinden vazgeçti.

ARTIK MAÇ BİTMİŞTİR

AK Parti?nin kurmaylarından Hüseyin Çelik bu durumu şöyle örnekliyordu: Sayın Başbakan, balkonda çok net mesaj verdi. Rakip takımların futbolcuları birbirlerine faul yapabilirler, zaman zaman birbirlerini isteyerek, istemeyerek incitebilirler, düşürebilirler. Birbirlerinin hatta sakatlanmasına yol açabilirler. Ama maç bitince eğer tokalaşabilirlerse, öpüşebilirlerse, formalarını değiştirebilirlerse bunun adı spor centilmenliğidir. Ben diyorum ki siyaset centilmenliğini de hayata geçirmemiz gerekiyor. Biz, ?rekabete evet ama nezaketten yoksun rekabete hayır? diyoruz. Yine aynı şekilde ?barış içinde yarış? olsun diyoruz. ?

Başbakan tüm şikayetlerinden vazgeçip helallik dilerken, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Başbakanın, helalleşelim çağrısını iki yüzlü bir yaklaşım olarak niteledi ve dedi ki: seçim sürecinde istediğini söyler, hakaret ederim. Seçim bitince helalleşelim, samimi bir yaklaşım değildir.?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli?nin de uzanan ele cevabı şu oldu: ?Siyasi parti liderleri ile bir husumetimiz yok. Ama, ?Başbakan?a el uzatırken, çok düşünürüm? diye aklıma geliyor. El sıkışma gerektirebilecek bir samimiyet, diyalog kendisinde görünmüyor. MHP?den özür dilemediği sürece, el sıkışmanın bir anlamı olmaz?

İNEGÖL?E GELİNCE?

Genel siyasetimizde helalleşme talebinin yansımaları böyle. Biz bu helalleşme hususunun Bursa ve İnegöl siyasetinde de gündem olması gerektiğini dile getirdik.

Nitekim ben bu yazıyı baskıya verirken Bursa Milletvekilimiz Hüseyin Şahin?in örnek bir toplantı yaptığı haberi ulaştı Ajansımıza.. Sayın Şahin Muhalefet ile bir araya gelerek helalleşmiş. Bu ezber bozan, İnegöl siyasetinde bir ilk olarak bildiğimiz, yazımızdaki çağrı ile birebir örtüşen örnek toplantıyı yarın özel olarak gündemime almak istiyorum.

Bu konuyu son kez gündeme getirip kapatıyoruz.

İnegöl?de farklı partilerde siyaset yapanlar seçim döneminde öyle şeyler söylediler ve iddia ettiler ki bunların bir kısmı özür ve helallik gerektirmekte idi?. Hüseyin Şahin?in muhalefet yetkilileri ile yaptığı toplantı İnegöl siyasi tarihinde güzel bir örnek olarak kayda geçmiştir.

Bu örnek davranış teşkilat içindeki dengeler arasında da sergilenmelidir. Çünkü aynı parti içinde siyaset yapanlar, aday adaylık sürecinde birbirileri hakkında öyle şeyler söylediler ve iddia ettiler ki bunların bir kısmı da özür ve helallik gerektirmektedir.

Sedat Kızılcıklı?nın aday gösterilmemesi, Hüseyin Şahin?in aday gösterilmesi süreci kolay olmadı tabi.

Özellikle Ak Parti İl teşkilatında , mevcut yönetim ile Faruk Çelik taraftarları arasında soğuk bir savaşın varlığını tüm Bursa kamuoyu biliyor. Faruk Çelik?in karşılanması ve sonrasında ortaya çıkan tartışmalar henüz bitmiş değil. İl kongresinin büyük bir rekabete gebe olduğu şimdiden konuşuluyor.

Sorun şundan kaynaklanıyor: Birileri Bursa teşkilatı içinde, birileri de İnegöl teşkilatı içinde, partinin geleceğinde söz sahibi olma savaşı veriyor. İster kabul edin, ister etmeyin. Bizim taraftan gözüken bu. Zaten sokaktaki vatandaş bunları biliyor ve konuşuyor.

İlçe kongreleri sürecinde, yerel seçimler için aday adaylık sürecinde yaşanabilecekleri şimdiden haber veriyoruz. Tamam birebir atışmalar ve tartışmalar yok. Kime sorsan konuyu kapatmaya çalışıyor. Ancak Bursa?da da İnegöl?de de helalleşmeye ihtiyaç olduğu kesin. İlk adımı Hüseyin Şahin attı? Umarım devamı gelir?