Uzunca zamandan beri şehirleşme ve kent estetiği ile ilgili paylaşımlarda bulunuyorum. Ülkemizdeki tüm şehirlerimizin kendi iç dinamikleri ve konseptleri ile bir plan dahilinde uluslararası arenaya çıkması gerekliliğini savunuyorum. Bu sayede şehirlerin kimlik kazanması, oluşan kimliğin ulusal ve uluslararası alanda konumlandırılması gerekmektedir.

Bu çalışmalar belirli bir strateji, planlama ve KPI (Anahtar Performans İndikatörleri ) olarak nitelendirdiğimiz belirli ölçümleme kriterlerine göre dizayn edilmelidir. Uluslararası çalışmalarda ana noktaları ile belirlenmiş olan ölçümleme kriterleri şehirlerin ana öncelikleri, gelişim alanları ve stratejisini oluşturmak için rehber olmakla birlikte, değerlendirme açısından bir standarlaşma getirmektedir.

Ülkemizden belirli başlı şehirler dönemsel olarak bazı uluslararası çalışmalara konu oluyor ya da uluslararası değerlendirmelerde görüyoruz. İşte bu noktada uluslararası kurumların değerlendirmelerine gerek olmadan bizler tüm şehirlerimizi uluslararası kriterlere adapte etme vizyonunu koymalı ve stratejilerini oluşturmalıyız. Daha çok yerelden başlaması gereken çalışmalar eminim kısa zamanda ses getirecektir.

Şehirlerin uluslararası çalışmalarda ölçümleme kriterlerini bazı başlıklarla özetleyebiliriz.

Ekonomi

Bu alan daha çok şehirlerin ekonomik büyüklüğü, faaliyet gösterilen sektörleri, ulusal ve uluslararası yatırımları, iş yapılabilirliği, insan kaynağı durumu , ücretler seviyesi, politik riskleri, işsizlik seviyesi gibi kriterleri içermektedir.

Araştırma & Geliştirme

Ar&Ge aslında sürekli gündemimizde olan ancak içeriğini dolduramadığımız bir kavramdır. Bu alanda sahip olunan üniversite veya üniversiteler, üniversite akademik yapısı, akademik kaynaklar, mesleki ve diğer eğitim kurumları, sektörlerin işbirlikleri, özel sektörün Ar&Ge alanında konumlandırılması, nitelikli kadro, Ar&Ge , ödüller ve start-up ortamı gibi başlıklar yer almaktadır.

Kültürel Etkileşim

Kültür şehirler ve özel sektör gelişimi için çok önemlidir. Bu alanda şehirlerin trend belirleyicilikleri, düzenlenen kongre/konferanslar, kongre7konferans alt yapısı, sahip olunan kültürel ve tarihi kaynaklar,müze alanları, konserler, tiyatrolar, otel sayıları ve nitelikleri, ulusal/uluslararası ziyaretçi sayısı ve yapısı, ziyaretçilerin alışveriş alanları gibi kültürel ve turizm değeri yaratma potansiyelini kapsamaktadır.

Yaşanabilirlik

Yaşam şekli, sosyal olanakları, işsizlik oranları, yaşayanların kazanç yapısı, sağlık alanları ve sayıları, yaşam beklentileri, eşitlik, mental sağlık, doktor sayısı, doğal afet riskleri, ev kiraları, ev fiyatları gibi kriterler şehirlerin sakinlerinin yaşanabilirlik kriterlerini oluşturmaktadır.

Çevre

Çevresel faktörler bir süredir ülkelerin gündeminde yer alıyor. Şehirler açısından yenilenebilir kaynaklar ve oranları, atık ve geri dönüşüm oranları, doğal yapısı, su kaynaklarının durumu, içme suyu kalitesi, karbon salınımı gibi uluslararası kriterler yer almaktadır.

Ulaşılabilirlik

Bazı kaynaklarda mobilite olarakta karşımıza çıkmaktadır. Burada ulusal ve uluslararası ulaşım ağı içerisindeki konumu, şehir içi ulaşım yapısı, sahip olunan demir yolları, demir yollarına yalkınlığı, havaalanları, havaalanlarında yakınlığı, taksi ücretleri, ulaşım ücretleri gibi başlıklar yer almaktadır.

Belirlenen kriterlerin bir puan sistematiği ile şehirlerin puanlandırılması yapılmaktadır. Bu puanlar neticesinde öncelikler ve gelişim alanları rahatlıkla görülebilmektedir. Örnek olarak 2018 yılında yapılmış olan değerlendirmenin bir kısmını paylaşıyorum. Gelişimimiz hızlandırmak ve global Dünya'da üst sıralarda yer almak için tüm şehirlerimizde uluslararası standartlar çerçevesinde çalışmaların gerekliliğine inanıyorum.