AK Parti İnegöl İlçe Teşkilatı kurucu başkanı ve 2 dönem milletvekilliği yapmış, İnegöl'e çok önemli hizmetlerin kazandırılmasına vesile olan biri isim.
Önceki gün Sedat Kızılcıklı, İnegöl'de ki basın mensupları ile bir araya geldi.
Aslında ilk röportaj talebi benden gitmişti kendisine, kabul de etmişti, gününü dahi sözleşmiştik.
Ancak anladığım kadarıyla tek bir basın kuruluşunda yayınlanmaktansa tüm medyada haberin yer alması ağır bastı ki sonra iptal edildi röportajımız.
Kendisi de konuyu basın toplantısı öncesinde dile getirip, özür dileyerek, anlayışımız için teşekkür etti.
***
Kızılcıklı'nın milletvekili olarak görev aldığı yıllarda sahada uzun bir süre teşriki mesaimiz olmuştu.
Vekillikten sonra da bir kaç oturup sohbet de etmiştik.
Hani derler ya 40 yıl düşünsem aklıma gelmezdi diye.
İşte Kızılcıklı'nın istifa edip başka partiye geçmesi de o türden bir durum.
Gerçekten büyük bir cesaret.
Kendisini bu cesaretten ötürü tebrik ediyorum.
Konuşmasının bir bölümde geçiş sürecini anlattı.
Ali Babacan çok gizli tutulmasını istediği için bu durumu eşinden başka kimse bilmiyormuş.
Taki Ankara'da Ali Babacan ile görüşmesine yarım saat kalaya kadar...
İş ortağı Berat Ertopuz'a o an haber vermiş.
Bunun nedenini ise istifasının genel merkez tarafından engellenme girişimine karşı yapılmış bir hamle olması...
Evet, Kızılcıklı DEVA Partisi için çok büyük bir kazanım.
Kızılcıklı DEVA'nın teşkilatlanma yapısını şu an tek başına gerçekleştiriyor diyebiliriz.
Yani Kızılcıklı DEVA'ya deva oldu.
Her gün farklı bir il, ilçede harıl harıl çalışıyor.
Bu istifanın arkasındaki temel neden kanaatimce kendisine 11 yıldır AK Parti kanadından herhangi bir görev tevdi edilmemesi...
Bunu da söylediği şu sözden anlamak mümkün; Bu partinin çatısı altında çaycılık yapmak bile benim için kutsaldır. Ama çaycılık görevi bile vermediler.
Bu sözleri dün gibi hatırlıyorum. 2011 seçimlerinin olduğu gündü. Seçimler tamamlanmış ve AK Parti yine zaferle çıkmıştı. O gün sarf ettiği bu sözler bugün AK Parti'den kopmanın şifreleriydi.
Gelelim "İnegöl'de hizmet yapma noktasında hiç kimse benimle yarışamaz. Benim dönemimle kendi dönemini karşılaştıramaz" açıklamasına.
Buna kısmen katılmakla birlikte şunu da eklemek istiyorum.
Öncelikle Sedat Kızılcıklı'yı Sedat Kızılcıklı yapan Recep Tayyip Erdoğan'dır.
Bugün Erdoğan AK Parti'yi kapatıyorum diyerek ertesi gün Beyaz Parti kurdum dese yine bu ülkede en çok oy alan parti olacaktır.
AK Parti kadroları Erdoğan'ın yarısı kadar bu ülke için mesai harcasa AK Parti'nin oylarını kimse %50'nin altına çekemez.
Diyeceğim o ki Kızılcıklı'nın bu hizmetleri yapmasının yegane sebebi milletvekilliği titrini kazanmasına vesile olan Erdoğan'dır.
Öte yandan bu hizmetlerin kazanılmasında emeği geçen üç isim olmasa, daha doğrusu bu üç isimle iyi bir bağı olmamış olsa bugün yaşanan sıkıntıları o da yaşayacaktı.
Kimdi o isimler?
AK Parti'nin eski ilçe başkanları olan Burhan Alıcı ile Bülent Temelli.
Ve diğer bir isim ise İnegöl'ün Türk siyasetine Ahmet Türkel ve Hikmet Şahin'den sonra kazandırdığı ikinci isim olan Alinur Aktaş'tır.
Kızılcıklı ve bu üç isim arasındaki uyum İnegöl'e hizmet akışını sağlayan en büyük nüanstı.
Kızılcıklı kendisine yeni bir yol çizdi.
Kendisine siyasi yaşamında başarılar diliyoruz.
Gerek AK Parti'ye gerekse diğer siyasi partilere; parti ilçe başkanı, milletvekili, belediye başkanı üçlüsünün uyumlu çalışmaları şehre ne gibi değerler katar göstermiştir.
Son olarak; Erdoğan kendisi ile beraber yol yürümüş herkese vefa göstererek bir şekilde görev vermiştir. En son örneği Ayhan Salman'dır. AK Parti Bursa İl Başkanlığı görevi sonrasında herkes Ayhan Salman'ın aday gösterilmemesini Ayhan Salman 'bitti' diye yorumlarken Erdoğan tarafından Salman, Merkez Karar Yönetim Kurulu'na dahil edilerek ahde vefasını göstermiştir.
Her şeyi geri de bırakıp sorulması gerek soru şudur; AK Parti 11 yıl boyunca Sedat Kızılcıklı'ya neden görev vermedi?
Bu sorunun cevabı siyaset yapan, yapmak isteyen herkes için çok önemli!
