"Ey kendilerine daha önce Kitap verilenler! Dininiz konusunda haddi aşmayın. Allah hakkında, gerçekten başkasını söylemeyin. Şüphesiz Meryem oğlu İsa Mesih, ancak Allah'ın elçisidir. O Allah'ın Meryem'de yarattığı kelimesi ve O'ndan bir ruhtur. Öyleyse Allah'a ve elçisine inanın. Tanrı üçtür demeyin. Kendi iyiliğiniz için bu yanlışa son verin. Allah, ancak tek bir ilahtır. O'nun çocuğa ihtiyacı yoktur. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O' nundur. Koruyucu olarak Allah yeter." (NİSA 171)

ALLAH, ANCAK TEK BİR İLAHTIR: Allah'a ortak koşanların simgesi 3 sayısıdır. Eski Hint ve Mısır dinlerinde bu üçlemeyi görmek mümkün. Ayet-i kerimede "Tanrı üçtür" diyenler Hristiyanlardır. Onlar haşa Hz.İsa'ya Allah'ın oğlu diyorlar. Ruhul-Kudüs ile birlikte 3 tanrının var olduğuna inanıyorlar; Baba, oğul ve Ruhu'l Kudüs... Bu inanca teslis inancı deniyor. Bu inanca göre; "ilahlık; Allah, İsa ve Meryem arasında ortaktır.

Yahudiler Hz.İsa'ya karşı çok aşırıya gittiler. Hz. İsa'nın zina sonucu dünyaya geldiği iftirasını attılar. Yahudiler Hz.İsa'nın en büyük düşmanıdır. Öyle ki Hz.İsa'yı öldürmek istediler ancak başaramadılar. Hıristiyanlar da Hz.İsa'yı sevme konusunda çok aşırı gittiler ve O'nu ilahlaştırdılar. Hz.İsa'nın Allah'ın oğlu olduğu iftirasını attılar. Aslında böyle yaparak gerçek İsa'yı manen öldürmüş oldular. Yarı tanrı, yarı insan bir İsa uydurdular.

Resulullah Efendimiz bu aşırı sevgi konusunda ümmetini şu sözlerle uyarmıştır: "Hıristiyanların Meryem oğlu İsa'yı aşırı derecede övdükleri gibi beni övmeyin. Çünkü ben de ancak bir kulum. Benim için «O, Allah'ın kulu ve peygamberidir." deyin."[1]

HZ.İSA ALLAH'IN KULU VE ELÇİSİDİR: Biz Müslümanlar; Allah'ın gönderdiği tüm elçilerine inandığımız gibi Hz.İsa'ya da inanırız. Hz.İsa Allah'ın kulu ve elçisidir. Bir Hıristiyan heyeti, Rasulullah Efendimiz'e (s.a.v.) gelerek: "Ya Muhammed, Bizim ilahımızı niçin ayıplıyorsun? Dediler. Rasulullah Efendimiz (s.a.v.): "Sizin ilahınız da kim? diye sordu. Onlar: "İsa" diye cevap verdiler. Rasulullah Efendimiz (s.a.v.): "Ben onun hakkında ne diyormuşum? Diye sordu.

Onlar da: "O, Allah'ın kulu ve elçisidir" diyormuşsun" dediler. Rasulullah Efendimiz (s.a.v.): "Onun, Allah'ın kulu olması utanılacak bir şey midir?" buyurdular. Onlar ise "Evet, bu, onun için utanılacak bir şeydir" dediler. Bunun üzerine şu ayet-i kerime nazil oldu: "Ne İsa Mesih, Allah'a kulluk yapmaktan kaçınır ne de Allah'a yaklaştırılmış olan melekler. Kim, Allah'a kulluk etmekten çekinirse bilsin ki Allah, hepsini huzurunda toplayacaktır." [2]

Aslında Hz.İsa, Hıristiyanlık diye bir din getirmemiştir. O da tüm peygamberler gibi tevhid inancını insanlara tebliğ etmiştir. Bütün peygamberler gibi O da İslam peygamberidir. O'na inanıp bağlananlar da Müslüman idiler. Rivayetlere göre; Hz.İsa'dan sonra hristiyanlar yaklaşık bir asır İslam dini üzere inanca ve ibadete sahip olmuşlardır.[3] Ancak Hz.İsa'dan sonra tevhid inancından sapıp, Hz.İsa'nın Allah'ın oğlu olduğunu iddia edenler, şirke düşüp müşrik olmuşlardır. (YARIN DEVAM EDECEK İNŞALLAH!)


[1] (Buhari, Enbiya: 48 / Daremi, rıkak: 68/Ahmed:1-23, 24, 47, 55, 60

[2] Nisa suresi 172/Vahidi, Esbabu'n-nuzul, s. 107/Muhammed Ali Es-Sudari, Safvetü't-Tefasir, Ensar N: 1/56

[3] Tefhimu'l-Kuran Tefsir, Mevdudi