Nur suresi 13. ayet-i kerime'ye konu olan Hz.Aişe annemize iftira olayına devam ediyoruz:

BABA HZ.EBUBEKİR: Hz. Ebubekir (r.a.), akrabalığı ve fakirliği yüzünden Mistah'a infakda bulunurdu. Aişe (r.a) hakkında söylediklerinden sonra: "Allah'a yemin olsun ki asla ona hiç bir şeyle infakda 'bulunmayacağım" dedi. Bunun üzerine Allah Teala : "Allah'ın sizi bağışlamasını sevmez misiniz" kısmına kadar "Sizden faziletli ve varlıklı olanlar; yakınlarına, düşkünlere ve Allah yolunda hicret edenlere vermekte kusur etmesinler."[1] ayetini indirdi.[2]

Hz. Ebubekir (r.a) de: "Allah'a yemin olsun ki Allah'ın beni bağışlaması benim için en sevimlidir." dedi ve daha önce infak etmekte olduğu gibi Mistah'a sadaka vermeye devam etti ve "Bundan asla vazgeçmeyeceğim." dedi.[3]

MÜMİNLERİN ŞEHADETİ: Hz. Aişe annemiz yine bu konuda buyuruyor ki: "Allah Rasulü (s.a.) benim durumumu hanımı Zeyneb Bint Cahş'a sormuş da: "Ey Zeyneb, ne biliyorsun veya ne gördün?" demiş. Zeyneb: "Ey Allah'ın elçisi, kulağımı ve gözümü korurum. Allah'a yemin olsun ki hayırdan başka bir şey bilmiyorum." demiş. Hz. Peygamber'in (s.a.v) hanımlarından beni en çok yücelten O olmuş ve Allah Teala O'nu takva ile korumuş. Kız kardeşi Hamme Bint Cahş ise onunla mücadele etmeye başlamış da helak olanlar içinde O da helak olmuş."[4]

Bu ayetler nazil olduğunda Hz. Peygamber (s.a.v), iftira attığı tespit edilen iki erkek ve bir kadın hakkında hüküm vermiş ve onlara iftira cezası uygulanmıştır. Kaynaklara göre bu kişiler; Hassan b. Sabit, Hamne bint Cahş ve Mistah b. Üsase idi. Bu kişilere, iffetli kadına zina isnadında bulundukları için Nur suresinin 4. ayetine göre seksener sopa vuruldu. Bununla birlikte ayrıca "şahitliklerine güvenilmez" damgası yediler.[5]

İbn Abbas, vefatından önce Hz.Aişe annemizin yanına girdiğinde şöyle seslenmiş: "Sen Peygamber'e eşlerinden en sevgili olandın. Ebva gecesinde gerdanlığın düştü. Peygamber onu arıyordu, insanların yanında su yoktu. 'Temiz toprağa teyemmüm edin' ayeti indi. Bu senin sebebinle oldu. Bu ümmete Allah rahmet olarak indirdi. Sonra Allah yedi kat gökten senin suçsuzluğunu bildirdi. İçinde Allah'ın anıldığı her mescitte senin suçsuzluğunu anlatan ayetler gece gündüz okunmaktadır."[6]

Ebu Eyyub Halid İbn Zeyd'in hanımı, Ümmü Eyyub kocasına: "Ey Ebu Eyyub, insanların Aişe (r.a.) hakkında söylediklerini işitmez misin?" diye sormuş, O: Evet, bu yalandır, iftiradır. Ey Ümmü Eyyub, sen bunu yapar miydin?" demiş. Hanımı Ümmü Eyyub: "Hayır, Allah'a yemin olsun ki yapmazdım." diye cevab vermiş. Ebu Eyyub da: "Allah'a yemin olsun ki Aişe senden daha hayırlıdır." demiş.[7]

BU APAÇIK BİR İFTİRADIR: İşte bu tür durumlarda Mümine yakışan budur: "Bu iftirayı işittiğinizde erkek ve kadın müminlerin, kendi vicdanları ile hüsnüzanda bulunup da: «Bu, apaçık bir iftiradır» demeleri gerekmez miydi?" [8]

Hele hele 4 şahidin olmadığı böyle bir hususta, kalbinde iman olan kişi, nasıl kötü bir şey düşünebilir? "Onu duyduğunuzda: «Bunu konuşup yaymamız bize yakışmaz. Haşa! Bu, çok büyük bir iftiradır» demeli değil miydiniz?"[9]

Bu olaya İslam Tarihinde İfk olayı denir. İfk; "iftira, en kötü ve en çirkin yalan" demektir. Bu hadiseden çıkarılacak birçok ders vardır. Ders alanlara selam olsun! (YARIN DEVAM EDECEK İNŞALLAH!)


[1] Nur suresi 22

[2] İbn Hişam, es-Siretu'n-Nebeviyye

[3] Buhari, Meğazi, 34; Tefsiru'l-Kur'an, 24/6

[4] Buhari, Meğazi, 34; Tefsiru'l-Kur'an, 24/6

[5] İbn Hişam, es-Sire, II, 289, 297-307/ İbn Sa'd, e?-?aba??t, II, 63, 64, 65

[6] ez-Zehebi, Siyer, C.2, s. 171

[7] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri

[8] Nur Suresi12

[9] Nur Suresi16.