"Eğer yetimlere haksızlık yapmaktan korkarsanız onlarla evlenmeyin. Size uygun olan kadınlarla evlenin; 2,3 veya 4 nikahınız olabilir. Ancak adaleti sağlayamamaktan korkarsanız 1 nikahınız olsun. En iyisi, sahip olduğunuz ile yetinin. Sorunsuz aile için en uygun olanı da budur."(NİSA 3)
ALLAH'IN KANUNU: Bu ayet-i kerime'de 2, 3, ve 4 sayıları geçiyor. Biz 4 sayısı üzerinde duracağız. 4 kadınla evlilik konusu çok tartışılan konulardan biridir. Biz en başta şunu belirtelim; Doğrunun ve yanlışın ölçüsü Allah'tır. Allah'ın emrettiği ve izin verdiği herşeyde, insan ve toplum için fayda ve hikmet vardır. Allah'ın yasakladığı ve izin vermeği herşeyde de insan ve toplum için zarar ve kötülük vardır.
4 kadınla evlilik konusu da böyledir. Bu Allah'ın bir kanunudur. Bu kanunda bir izin ve istisna durumu vardır. 4 kadına kadar evlilik, özel bir durumdur. Öyle bir zaman, öyle bir durum ortaya çıkar ki, bu özel duruma ve izne ihtiyaç duyulabilir.
İslam, bu izni yine insan ve toplumun faydasına vermiştir. Bu izinden en çok da sahipsiz kalma riskiyle karşı karşıya kalan kadınlar faydalanacaktır. Hastalığı ve kısırlığı sebebiyle eşine karşı görevini yapamayan kadınlar için de terk edilme ve boşanmadan daha iyi bir çözümdür, bu izin...
SAVAŞ VB DURUMLAR: Savaş ve benzeri sebeplerle erkek nüfusunun kırıldığı, kadınların dul ve sahipsiz kaldığı durumları da düşünün. Nitekim dünyanın dört bir yanında savaş ve terör yaşanan coğrafyalarda, bunun en acı örneklerini görmekteyiz. Dul ve çocuklu kadınlara, nasıl sahip çıkılacak? Her türlü istismar ve saldırıdan nasıl korunacaklar?
İşte 4 kadına kadar nikah, savaş ve hastalık gibi özel durumlar için en uygun çözümlerden biridir. Bir takım sosyal sorunların ve ihtiyaçların giderilmesi için böyle bir uygulamaya ihtiyaç duyulabilir. Fuhuş ve zinaya karşı mücadelede de bu izin güzel bir çözümdür. Erkeklerin metres edinip, gayr-i meşru ilişkilerle eşlerini aldatmaları, kadınların hayatlarını mahvetmeleri mi tercih edilir, yoksa nikah kıyıp aile çatısı altında birlikte yaşamaları mı? Gayrimeşru ilişkiler, toplum için bir zillet, aile kurumu için de bir felakettir. Bu sebeple işlenen cinayetler, yıkılan yuvalar, perişan olan çocuklar, maalesef her geçen gün artmaktadır.
Nikahsız birlikteliklerin sebep olduğu yıkımlara ses çıkarmayanların, hatta nikahsız birliktelikleri özgürlük ve çağdaşlık olarak görenlerin, İslam'ın nikah konusunda getirdiği çözümlere laf söylemelerini dikkate alacak değiliz.
TARİHİ UYGULAMA: Şunu da hatırlatalım; K.Kerim, birden çok kadınla evlenme usulünü ilk tesis eden Kitap değildir. Bilakis bu uygulama tarihi bir uygulamadır. Bütün ilahi dinlerde bu uygulama vardır. Yahudilik ve Hıristiyanlık'ta çok evliliği yasaklayan bir hüküm yoktur. K.Kerim bu konuda sınırlama getirmiş, bir istisna olarak, özel şartlarla bu uygulamaya izin vermiştir.
K.Kerim'in bu iznini, heva ve hevesi ile ölçüp tartmaya çalışmak, hiç kimsenin haddi değildir. Bu uygulama ile nihaksız bütün ilişkilere ve evlilik dışı cinsel arzulara kapı kapanmıştır. Resulullah Efendimiz (s.a.v) nikahsız yaşayanları uyarmış ve "Nikah benim sünnetimdir. Kim sünnetimden yüz çevirirse benden değildir." Buyurmuştur.[1] Nikahta, ahlakın korunması, ailenin tesisi, neslin devamı, toplumun sağlığı gibi birçok hikmet sözkonusudur. (DEVAM EDECEK İNŞALLAH!)
