HZ.CEBRAİL (A.S): Hz. Aişe annemizin bildirdiğine göre; Rasulullah Efendimiz (s.a.v) Hz.Cebrail'i iki kez asıl şeklinde görmüştür.[1] Birincisinde Resulullah Efendimiz (s.a.v) Hz.Cebrail'i (a.s) Hira dağında, bütün ufku kaplamış ve bir taht üzerinde oturmuş halde görmüştür. Bu görüşme ilk vahiy geldiğinde gerçekleşmiştir.[2] İkincisinde Resulullah Efendimiz (s.a.v) Hz.Cebrail'i (a.s) Miraç yolculuğunda

asli suretinde görmüştür.[3]

Aslı sureti haricinde Hz.Cebrail'in (a.s) güzel bir insan bedeninde ve birkaç defa da Dihye b. Halife adlı sahabinin suretinde Resulullah Efendimiz'e (s.a.v) vahiy getirdiği kaynaklarda yer almaktadır.[4] Cebrail (a.s) özellikle ramazan aylarında Resulullah Efendimiz'i (s.a.v) her gece ziyaret eder, birlikte karşılıklı K.Kerim okurlardı. Resulullah Efendimiz'in (s.a.v) vefat ettiği yıl, son Ramazan'da birlikte K.Kerim'i iki defa hatmettiler. İşte Müslümanların Ramazan ayında tutyğu mukabelenin başlangıcı bu olaydır.[5]

MELEKLERİN KANATLARI: Ayet-i kerimede bildirildiğine göre; meleklerin kanatları vardır. Kiminin iki, kiminin üç, kiminin de dört kanadı vardır. Meleklerin bize bildirilmeyen daha çok kanatları da olabilir. Bu kanatlardan meleklerin çok üstün hız ve hareket yeteneğine sahip olduklarını anlıyoruz. Allah'ın izniyle melekler tüm hız ve mesafeleri aşabiliyorlar.

Bu kanatlar nasıldır? Bilmiyoruz. Melek kanatları deyince bunu kuş kanatlarına ya da uçak kanatlarına benzetmek yanlış olur. Ama şunu düşünebiliriz; bu kanatlar, dünya semasına inip çıkabilen, kainatta çok hızlı şekilde hareket edebilen, galaksiler ve gökler arasından geçebilen, uzayda binlerce yıllık mesafeyi bir anda alabilen, ışık hızından daha hızlı bir yeteneğe ve teknolojiye sahiptir.

Rasulullah Efendimiz'in (s.a.v.) Miraç gecesinde Hz.Cebrail'i altıyüz kanatlı gördüğü, her iki kanat arasının, doğu ile batı arası kadar geniş olduğu rivayet edilmektedir.[6]

Zühri şöyle rivaye etmiştir: "Cebrail (a.s) Peygamber (s.a.v.)'e dedi ki: Ey Allah'ın elçisi, İsrafil'i bir görsen nasıl şaşarsın! Onun onikibin kanadı var. Bu kanatlarda biri doğuda biri batıdadır. Arş ise, onun omuzundadır."[7]

Katade şöyle der: "Bazısının iki, bazısının üç, bazısının da dört kanadı vardır. Kanatlanyle gökten yere inerler. Yine onlar sayesinde göğe çıkarlar." [8]

HÜLASA: Bu hakikatlere akıl sır ermez Can! Gayb perdesinin ötesini göremediğimiz için bu haberlerin bizi hayrete düşürmesi normal. Bu perde bir açılsa, görüp işittiklerimiz aklımızı alır.

Mümin baktığı heryerde Allah'ı (c.c.) görür. Çünkü kainat eserinin sahibi O'dur. Mümin yaratılan herşeyde de melekleri görür. Çünkü Allah (c.c.) yarattığı herşeyde meleklerini görevlendirmiştir.

Melekler, kader ve kaza, sebepler ve sonuçlarla örülü yaşamın her alanında vazifelidirler. Uçan kuşun kanadında, esen rüzgarla yürüyen bulutta, doğup batan güneşte, geceyi süsleyen ay ve yıldızlarda, yağan yağmurda, düşen kar tanesinde, esen rüzgarda, açan çiçekte, velhasıl olup biten herşeyde, iyi bak Can! Meleklerin vazifeli olduğunu göreceksin. Gör ve herşeyin sahibi olan Allah'a hamdet; "Elhamdü lillah!"


[1] Buhari, Ta?bir, 1, Bed?ü'l-?al?, 7; Müslim, Îman, 257, 258

[2] Buhari, "Ta?bir", 1, "Bed?ü'l-?al?", 7; Müslim, "Îman", 257, 258

[3] Müsned, I, 257; Buhari, "?alat", 1; "Bed?ü'l-?al?", 6

[4] Müsned, II, 325; IV, 129, 161; Müslim, "Mesacid", 166, 167

[5] Buhari, "?avm", 7/ Müsned, I, 288, 325

[6] Müslim, I, 158; Buhari, III. 1181, IV, 1840, 1841; Müsned, I, 395, 398, 407. 412. 460

[7] Keşşaf, 3/470)

[8] ibnu'l-Mübarek, Zühd, I, 74