"Allah sizi bir tek nefisten (Adem'den) yarattı, sonra ondan da eşini yarattı. Sizin için hayvanlardan sekiz eş meydana getirdi. Sizi de annelerinizin karınlarında üç katlı karanlık içinde çeşitli safhalardan geçirerek yaratıyor. İşte bu yaratıcı, Rabbiniz Allah'tır. Mülk O'nundur. O'ndan başka ilah yoktur. Öyleyken nasıl oluyor da O'na kulluktan çevriliyorsunuz?" (ZÜMER 6)

İNSANIN YARATILIŞI: Bu ayet-i kerimede 1,3 ve 8 sayıları geçiyor. Biz bu bölümde 3 sayısı üzerinde duracağız. İnsanın atası Hz.Adem'dir. Hz.Adem'i yaratan Allah O'ndan da Havva annemizi yarattı. Rivayetlere göre; Hz. Havva, Hz. Ademin kaburgasından yaratılmıştır. Bu yaratılışa dikkat çeken Resulullah Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Kadınlar hakkında birbirinize iyilik tavsiye ediniz. Çünkü kadın cinsi kaburga kemiğinden yaratılmıştır. Kaburga kemiğinin en eğri yeri üst tarafıdır. Eğer onu düzeltmeye kalkışırsan kırarsın, kendi haline bırakırsan da eğri kalır, öyleyse kadınlar hakkında birbirinize iyilikler tavsiye ediniz."[1]

İlk insanlar, Hz.Adem ile Hz Havva annemizin evliliği sonucunda dünyaya geldi. Bütün insanlar Hz.Adem'den yaratılmıştır. Hz.Adem, anne babasız yaratılmıştır. Hz.İsa da babasız yaratılmıştır. Biz insanların dünyaya gelmesi için anne ve babalarımız vasıta olmuştur. Allah (c.c.) dileseydi bizi de anne babasız yaratabilirdi.

ANNE KARNINDAKİ HAYATIMIZ: Allah (c.c.) bizi babamızın suyundan, anne karnında yaratmayı murad etmiştir. Anne karnındaki yaratılışımız merhale merhaledir. İnsan önce bir damla menidir. Sonra embriyoya dönüşür. Sonra da et parçası olur. Anne karnında bu et parçasına can verilir. Anne karnındaki büyüme ve gelişme insan bedeni tamamlanıncaya kadar sürer.

İnsan, annesinin karnında, rahimde ve cenini örten torba içersinde dünya yolculuğuna hazırlanır. İşte 3 katlı karanlık budur. Üç perde, üç karanlık, üç kat koruma; ana karnı, ana rahmi ve zar... Nutfe, alaka, mudğa... Babanın belinde başlayan dünyaya hazırlık, ananın rahminde ve karnında devam eder. Bu üçleme de 3 karanlık olarak sayılabilir. Bu karanlık tabakaları, rahim içinde birbirini kuşatan üç zarın meydana getirdiği tabakalar olarak anlamak da mümkün. Bunların ilki amnion zarı; cenini korur. İçi sıvı doludur. İkincisi Korion zarı. Bu zar ceninin besin ve okksijen almasını sağlar. Üçüncü zar; Düşen zardır. Bu zar rahim içini astar gibi kaplar. Hamileliğin sonuna doğru gittikçe kalınlaşır. Çocuk için besin deposu olur. Bu zar hamilelik sonunda düşer.

Allah (c.c.) bizi 3 karanlık içinde yarattığına dikkat çekiyor. Bu noktada karanlıkta uyumanın çocuk ve yetişkin sağlığı için çok önemli olduğunu da belirtelim.

Resulullah Efendimiz (s.a.v) anne karnındaki hayatımızla ilgili şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz sizden biri kırk günde annesinin karnında toplanır. Sonra orada bir o kadar sürede de bir pıhtı olur. Sonra bir o kadar sürede de orada bir et parçasına dönüşür. Sonra ona bir melek gönderilir ve kendisine ruh üfürülür. Meleğe dört şeyi; rızkını, ecelini, amelini ve şaki veya said olacağını yazması emrolunur. Kendisinden başka ilah olmayan Allah'a yemin ederim ki sizden biri cennetliklerin yaptığını yapar, cennetle kendisi arasında bir arşından başka mesafe kalmaz, fakat kitap (amel defteri) onu geçer de, cehennemliklerin yaptığını yapar ve cehenneme girer. Ve yine muhakkak ki, sizden biri cehennemliklerin yaptığını yapar, cehennemle kendisi arasında bir arşından fazla mesafe kalmaz. Fakat kitap onu geçer de, cennetliklerin yaptığını yapar ve cennete girer." [2] (YARIN DEVAM EDECEK İNŞALLAH!)


[1] Buhari, Nikah 80, Müslim, Rada 60

[2] Müslim, Kader 1