Gerek tahsil ve gerek araştırmalarımda; ekonomi ile içli dışlı bir kardeşiniz olarak sizlere kolay para kazanma ile ilgili bazı bilgiler vermek istedim bugün. Malum ekonomik kazançlar, toplum olarak en çok üzerine düştüğümüz konuların başıdır. Bebeklikten çıkıp çocukluğa geçtiğimiz dönemlerde ödüller ekonomik gösterge olan para ile başlar. Çocuğun başarıları para ile ödüllendirilir. Ezberlediği surenin ödülü bile paradır çocuk için. Çocuk, okula başlayıp gelecek planları kurduğunda seçtiği mesleklere maddi kazançlarına göre tebrik eder veya kazancı daha yüksek bir meslek telkin ederiz. Çocukların ilk aldığı eğitimler "yüksek kazanç getiren iş daha güzel iştir" bilgisidir. Haliyle büyüyen bu çocukların oluşturduğu bir toplum olarak bizler de en çok bu konu ile ilgileniyoruz. Temel problemlerimiz: "En çok para nasıl kazanılır, en hızlı para nasıl kazanılır ve en kolay yoldan para nasıl kazanılır" sorularına cevap bulmak olduğu için ben de bu konularda tüyo vermek istedim biraz.

Düşük faizli kredi ile yüksek karlı iş bulun (!). Çektiğiniz kredinin faizi ne kadar düşük olursa o kadar iyidir. Bu kredi ile yaptığınız işin kazancı da çok olmalı ki bankanın payını verdikten sonra elinize kalan sizi tatmin etsin. Kısa vadede paralar kazanabilirsiniz. Kağıt üzerindeki hesaplarınızı tutturursanız kazandıkça daha çok kredi çeker çektikçe daha çok kazanırsınız. Gerçi bu kazancın mutlaka bir bedeli olacak onu da göze almak gerekir. Şanslı iseniz servetinizin kaybolması ile kurtulur tövbe yollarını ararsınız. Şanslı değilseniz Aile huzurunuz bozulur, yuvanız dağılır, nesliniz perişan olur. Ama para görmedim demezsiniz. Daha da şanssız iseniz bu dünyada her şey güllük gülistanlık gider hesabınız mahşere kalır ve sonsuz cehennem hayatı ile karşı karşıya kalabilirsiniz. Ama para görmedim demezsiniz. Neticede çocukken en çok bu konu kafamıza işlendi.

Parası olan, kuvveti olan saf kişiler bulun ve onları dolandırın (!). Toplumda vardır böyle insanlar. Allah (cc) rızası için muhtaçlara yardımcı olmaya çalışan tipler. Onlara yanaşın bir iki gözyaşı dökün. Dökemiyorsanız acıklı bir şeyler düşünün. Mesela parasızlıktan eğlenemediğinizi düşünün. Olmadı gözlerinizi ıslatın ve yanlarına yanaşın. Küçük meblağlar istemeyin. Çünkü yalanlarınızın arkasını yalanla takviye etmek herkesin harcı değil. İlk seferde ne kadar koparabilirseniz koparın. Karşı taraf anlarsa veya birileri uyarırsa yaptığınıza değsin. Bu tipler yaptıkları hayırlar ile Allah'ın (cc) rızasını kazanmayı ümit ederler. Peşinize çok da takılmazlar. Bir nevi uzun vadeli borç almış gibi hissedin kendinizi. Çok uzun vadeli. Teee mahşerde hesaplaşacaksınız. Sevabınız varsa kıyıda köşede onları verirsiniz, yoksa karşı tarafın günahlarından alırsınız. Belki imanınız da gider bu pazarlıkta, sonsuz cehennem de olabilir bedeli. Ama para görmedim demezsiniz.

Uyuşturucu işi de yapabilirsiniz (!). Gençler asgari ücretle işlere giriyor. Evde masrafları da yok. Hayat gayeleri de yok. Kazandıkları para onlara çok. Bir şekilde tuzağa düşür ve sabit müşteri olarak onları kendine bağla. Her ay paralarını koşarak sana getirsinler. Sonra fiyatları yükselt. Çalsınlar, gasb etsinler. Ne bulurlarsa sana getirsinler. Ama sakın kendin kullanma. Kazanacağın parayı harcayacak sağlığın olması lazım. Malum maddeler seni sağlığından etmesin. Anneler ağlamış, babalar perişan olmuş, yuvalar dağılmış, nesil zehirlenmiş sana ne? Sen kazanacağın paraya bak. Mahşerde kiminle nasıl helalleşirsin bilmem. Ama bu dünyada para görmedim demezsin.

İnşallah haftaya devam edeceğim kardeşim. Sana bir tüyo daha vereyim ne kadar kazanırsan kazan, ne kadar paran olursa olsun; Rızkın kadarını yiyebileceksin. Ve de kazançların en büyüğü Allah'ın (cc) rızasıdır. Ey evladım, Ey kardeşim, Ey dostum, Ey Ağabeyim, Ey Bacım! Bize verilebilecek en büyük ödül Allah'ın (cc) rızasıdır. Bu yüzden en güzel dualardan biridir: "Allah (cc) senden razı olsun" duası. Rabbim, razı olacağı ameller ile huzuruna varmayı bizlere nasip etsin.

Allah'ın (cc) kulu, Ümmet-i Muhammed'den, kardeşiniz İlyas...