Yürekler buruk, gönüller kırık, gözler dolu, sevinçler tatilde. Mesleğimiz öğretmenlik olunca, eğitime ara verilince, öğrencilerle haşir neşir olmayınca hayatında tadı neşesi kalmamış gibi insan kendini garip hissediyor. Öğrencilerimizle uzak kalışımızı, online sistemle gidermeye çalışıyoruz.

Bu sistemi bizlerin hizmetine veren sistem yetkililerine teşekkür ediyorum. Biz öğretmenler olarak öğrencilerimizle uzak kalışımıza bir çözüm yolu buluyoruz ancak inancımız gereği Cuma namazlarını cemaatle kılmanın çözüm yolunu bulamadık.

Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşı olarak yazdığı ve kahraman ordumuza ithaf ettiği eserinde,

"Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli,

Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli."

Diyerek bağımsızlık ruhunun manevi değerini haykırmıştır.

Covid- 19 ile bütün okullar tatil edildiği gibi, Cuma namazı dahil hiçbir namazın cemaatle kılmasına izin verilmedi. Bu virüsün yayılmasını azaltmak için alınmış bir karardı. Bu kararı desteklemekle birlikte içimde bir burukluğun olduğunu da ifade etmek istiyorum. Bu ülkenin en azında bir noktasında Cuma namazı sembolik de olsa kılınmalı diye içimden geçiriyordum.

Sanki bu isteğim duyulmuş gibi Millet Camiinde gerekli tedbirler alınarak Cuma namazı kılındı. Bir Müslüman olarak buna sevindiğimi belirtmek istiyorum. Olaya, bardağın dolu tarafından bakmayı tercih ettim. Bu olaya farklı bakıp yorumlayanlar da oldu. Burada iki farklı yorumu paylaşmak istiyorum.

Birinci yorum,

"Sizin de cumanız mübarek olsun beyler. Asım'ın nesli dersiniz kendinize ama yazıklar olsun size, utanın be. Siz kimsiniz, kimden torpillisiniz, siz kendinizi ne zannediyorsunuz? Siz bu gidişle ruz-i mahşerde bile torpil ayarlamaya çalışırsınız ama bilmem ki ne bulursunuz?"

İkinci yorum da ise şunlar paylaşılmış,

"Maun süresi 4- 7 ayetleri:

4. Vay halinize o namaz kılanların ki,

5. Onlar namazlarının özünden uzaktır.

6. Onlar halka gösteriş yaparlar,

7. Hayra da engel olurlar."

Bu iki yorumu okuduktan sonra Nasrettin Hocanın dediği gibi 'Sen de haklısın, sen de haklısın' diyerek olaya farklı bakış açılarının olduğunu belirtmek isterim.

Yukarı da ifade ettiğim gibi ben olaya bardağın dolu tarafından bakmayı tercih ediyorum. Üstad Şair Necip Fazıl Kısakürek' in Sakarya Şiirinde ki şu mısraları günümüz yaşantısını tam olarak özetliyor gibi.

"Vicdan azabına eş, kayna kayna Sakarya,

Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya!

Yine yeniden, yeni sağlıklı yaşamlar dileğimle. Özer YILMAZ