Sevgili Dostum, dün yaptığın davranışı sana hiç yakıştıramadım. Senin gibi "düşüncelerinde dahi inancından taviz vermeyen" biri nasıl olurda Nevruz kutlamaları çerçevesinde yapılan aşırı eğlenceleri pür dikkat izler.

Derdin ne senin? Bunca senedir bu okuldasın, fark ettiğim kadarıyla sakınmaya çalışıyorsun günah ortamlarından. Öyleyse neden kürsünün başına geçtin ve dakikalarca izledin.

Halbuki sen bu günlerde her mecliste Müslüman bir zihin inşa etmekten bahsediyorsun. Müslüman bir zihnin inşasına nereden başlamak istersin ki.

Önce insanları izleyelim mi diyorsun? Onların seviyesini tespit etmek istersen bu eğlence saatini mi seçtin?

Evet, Ziya Paşa bir beyitinde yanlış hatırlamıyorsan insanın değeri eğlence meclislerinde belli olur, der.

Bir başka açıdan aynı konuya bakarsak; "gülmek ciddi bir iştir" diyen adamın bu ince ayarlı cümlesinde buyurduğu gibi mi bakmak istiyorsun?

Gençler, bizim gençliğimizin gençlerine benzemiyorlar değil mi? Lakin dostum sen hiç genç olmadın mı? Hiç çılgınca işler yapmadın mı gençliğinde?

Yoksa senin çılgınlıklarının yine müslümana yaraşır biçimde miydi? O yüzden mi memnuniyetsiz bir sima ile izledin bu gençleri.

Adı eğlenmek oldu mu bazı kural kaide vb şeyler dikkate alınmaz. Eğlenmek, biraz sıra dışı olmak demek.

Hoplamak, zıplamak, avaz avaz bağırmak, şarkılara tempo tutmak, arkadaşının halini düşünmeden ıslatmak, olur olmaz yerlere oturmak, sağlığa zararlı olduğu anonsları yapılsa a bir iki dakikalık renk cümbüşü için renkli boyları serpiştirmek...

Çağ değişti dostum, farkımda mısın? Sen ki o gençlerin içindesin hatta sen yetiştiriyorsun onlardan bazılarını, neden bu kadar şaşırıyorsun? İçinde yüzüne yansıyan derin huzursuzluklar neden? Bırak eğlensinler, genç onlar.

Dostum sen çok kitabi düşünüyorsun. Çok temiz ve insani düşünceler bu çağda sıkıntı oluşturur. Hani bilirsin hikayeyi: Adamın biri yolda bayılmış. Etrafına toplananlar kolonya koklatmışlar.

Oradan geçen mesai arkadaşı: "Tezek koklatın tezek, çünkü o tabakhanede çalışıyor demiş. Hikaye bu doğrusunu yanlışını aramıyorum. Maksadımı anlatmak için söylüyorum.

Müslümanca eğlenmek diyorsun da zor işler onlar. Eğlence kültürü diye bir sektör var. Onun da görünür görünmez patronları. O para babaları her şeyi gözü kara olarak yapabilecek çapta. Hem eğleniyorlar hem de para kazanıyorlar.

Neyse dostum bu konularda sen benden daha iyi biliyorsun hata kusur her biri insan için. Bu gençlerin geleceğini düşünüp hazırlık yapmadıkları için endişelendiğini biliyorum.

Her koyun kendi bacağından asılır, desem yine onlar için üzüleceksin "yeterli uyarıları yapmadıktan sonra neye yarar diyeceksin.

Ben sözlerimi fazla uzatıp tereciye tere satmış gibi olmayayım da sen yine de bazı kavramları kurarken dikkat et...