1999 yılı seçimlerine birkaç ay vardı.

Üniversite eğitimine devam ettiğim Adana'da BBP'nin İl Başkanlığı binasını ziyaret etmek istedim. Çarşının merkezinde bir noktadaydı.

Aslında o seçimde oyumu Tansu Çiller'in DYP'sine verme düşüncem vardı.

Fakat BBP'yi bir dinleyeyim de öyle karar vereyim dedim.

Bir oyla memleketin gidişatını mı değiştireceksin sanki demeyin.

O oy benim adıma kutsaldı. Ve de hayatımda ilk oyumu kullanacaktım.

Büyükşehir'de kararımı vermiştim.

Milli Görüş belediyeciliği nedeniyle Fazilet Partisi'ne oy verecektim.

Fakat milletvekilliği için öncelikli tercihim Çiller'in DYP'siydi. Ta ki BBP binasına girene kadar...

İl başkanımıydı değil miydi bilmiyorum sohbeti hoş, temiz yüzlü bir beyefendi Muhsin Yazıcıoğlu'nu anlattı.

O görüşme sonrası BBP kararımı netleştirdim.

Yazıcıoğlu ismi 28 Şubat sürecindeki duruşuyla gönlümüzde farklı bir yer edinmişti fakat şimdi o duruşa da bir destek vermek gerekirdi.

Refah Yol hükümetine desteği, Meclis kürsüsünden 'Müslümanların iktidarını engelledi' dedirtmem sözleri ile gönüllere nakşedilmişti.

Sonrasında rahmetli babamı aramış; yılların DP-AP-DYP çizgisinde giden babamdan da Yazıcıoğlu'na oy atmasını istemiştim. O da kırmadı beni.

Yazıcıoğlu o seçimde barajın yanına bile yaklaşamadı ama olsun. Ben ilk oyumu ona vermenin huzurunu, mutluluğunu her daim yaşadım.

Uçak kazasıyla yaşamını yitiren o güzel insanı hepimiz takdir ettik.

Belki beklediği desteği bulamadı ama gönüllerde yer etti.

Vefatının yıl dönümünde bir kez daha rahmetle anıyorum.

Rabbim cennetine dahil eylesin.