Milli Eğitim sistemi için tavsiye kararı almak için 7 yıl aradan sonra nihayet 20.Milli Eğitim Şurası toplandı.Milli Eğitim Şurası nedir?Önce bu sounun cevabını verelim. Mili Eğitim Şurası, Milli Eğitim Bakanlığı'nın en yüksek danışma kuruludur. Milli Eğitim Şurası, Türk milli eğitim sistemini geliştirmek, niteliğini yükseltmek için eğitim ve öğretimle ilgili konuları tartışmak ve tavsiye kararları almak için toplanır. Milli Eğitim Bakanı, Şuranın tabii üyesi ve başkanıdır. Şura, tabii üyeler ile davetli üyelerin katılımıyla gerçekleşir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı ve üyeleri,Bakanlıktan; Bakan Yardımcısı, Müsteşar ve Bakanlık merkez teşkilatı birim amirleri Milli Eğitim Bakanı gibi şuranın tabii üyeleridir. Bakanlık, bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları, yerel yönetimler, üniversiteler ile yurtiçi ve yurtdışından meslek odaları, sivil toplum kuruluşları, özel sektör, basın ve yayın kuruluşları, öğrenci ve veli temsilcileri ile eğitim alanında Şura konusuyla ilgili çalışmalarıyla tanınmış uzmanlar arasından Genel Sekreterlikçe belirlenen üyeler toplantıya davet edilir.

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, uzun bir aradan sonra Milli Eğitim Şurası'nı yeniden toplamanın mutluluğunu yaşadıklarını belirterek "20. Milli Eğitim Şurası'nın başlığı 'Eğitimde Fırsat Eşitliği' olacak. Şurada üç ana konuda özel ihtisas komisyonu kurulacak. Bu konular, 'Temel Eğitimde Fırsat Eşitliği', 'Mesleki Eğitimin İyileştirilmesi' ve 'Öğretmenlerin Mesleki Gelişimi' olacak." dedi.

Ben göreve 1979 yılında Kars Arpaçay Akyaka Ortaokulu'nda Türkçe öğretmeni olarak atandığım günden bu güne kadar Milli Eğitim Şuraları toplandı.Hep tavsiye kararları alındı ama nedense alınan bu kararların pek uygulamaya geçtiğini bir türlü göremedik.Sonuç olarak Milli Eğitimin geldiği nokta ortada...Yetişen nesil ,Ne kadar bayrağına saygılı,İstiklal Marşı okunurken nasıl davranıyor?Büyüğe,küçüğe saygısı nasıl?Milli ve manevi değerlere ne kadar bağlı? Ne kadar çevreci?Çevresiyle,arkadaşlarıyla uyumu nasıl?İnsanları ne kadar seviyor?Teknolojiye olan bağlılığı nasıl?Adalet ve sorumluluk duyguları ne kadar gelişmiş.Vatana bağlılık duygusu ne kadar aşılanmış?Bu soruların cevabını siz okuyucularıma bırakıyorum.

Bir dönem kredili sistem uygulandı.Lise öğrencilerini sokaklardan toplayamadık.Dersin biri 1.saat diğeri 5.saat olunca öğrenci 1.derse girdikten sonra 5.derse kadar dışarıya gitti.Zamanını dışarıdaki olumsuz ortamlarda geçirdi.Bu sistem denendi ve olumsuz uygulamaları fazla olunca kaldırıldı.

Bir de liselere geçiş sistemi uygulamalarına göz atalım.Ortaöğretim Kurumları Seçme ve Yerleştirme Sınavı(OKS),Seviye Belirleme Sınavı(SBS),Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sınavı(TEOG) ve son olarak Liselere Geçiş Sistemi (LGS).Bunlardan en adaletlisi TEOG uygulamasıydı ama onun da ömrü uzun sürmedi.Çocukları sınav sisteminden kurtaracağız derken kendimizi LGS'nin kucağında bukduk.Artık her bakan değişiminde başka ülkelerden alıntı modellerle sistem değişikliği yapmayalım.Türk Milletinin yapısına uygun eğitim politikaları geliştiririp onları uygulamaya koyalım.

Yukarıda saydığım olumsuzluklara bakarak olumlu Milli Eğitim uygulamalarını görmezden gelmek de haksızlık olur.Bakanlığımızın eba uygulaması,e okul uygulaması,teknolojik yatırımlar,mesleki ve teknik eğitimdeki mükemmel gelişmeler bizleri fazlasıyla mutlu etmektedir.

Okullarda başarı isteniyorsa müdürlerimiz dilencilikten kurtarılmalıdır.Okullarımıza hizmetli ve memur atamaları yapılmalıdır.Her okula ihtıyaçlar için sene başında yeteri kadar ödenek verilmelidir.Eskiden ilkokulların ihtiyaçlarını İlköğretim Müdürlüğü karşılardı.Ortaokul ve liselerin ise kendi bütçesi olurdu.Bu sisteme acilen geri dönülmelidir.Öğretmen yetiştirme yöntemi acilen gözden geçirilmelidir.Özel ve devlet ayrımı yapılmadan öğretmenler belli aralıklarla mahallinde hizmet içi eğitime alınmalıdır.

Sonuç olarak şurada doğru her kesim tarafından benimsenen kararlar alınmalı ve uygulanmalıdır.Eğitimde denedik olmadı uygulaması bir nesili heba etmek demektir.Bu da toplumumuzun yapısını bozar.Buna asla izin vermeyelim.