Bütün fikirler, düşünceler/felsefeler ve dinler hep insan ile uğraşmışlardır.Din insanı topraktan alıp göklere yükseltirken,beşeri doktrinler ise insanı göklerden alıp çamura batırırlar.

İnsana İslam'ın bakışı evrensel iken beşeri sistemler ise insana bölgesel tanımlara göre şekil verirler.Örneğin İnsan, eski Bizans'ta kaba,saldırgan olarak tanımlanırken,Yahudilerde kan dökücü,vahşi,yırtıcı,Hristiyanlıkta suçlu ,günahkar,uzak ,doğu ülkelerinde ise mistik ve uyuşuk bir varlık olarak adlandırılmıştır.

Günümüz batı dünyasında da insan bölgesel bir değer taşır.Örneğin bir İngiliz veya Fransız kendi halkına karşı son derece insancıl ve iyi bir vatandaş iken ,birbirlerine karşı ise acımasız ve çıkarcıdırlar.Bir Amerikalı asker kendi ülkesinde son derece medeni geçinirken Irak'ta ve Afganistan'da kan dökücü ve zalim hatta çıplak mahkumları yere yatırıp ayağını onların üzerine koyup sigarasıyla poz verebilecek tinettedir.

Oysa İslam'da İnsan kavramı evrenseldir.Müslüman bir yerde ne ise her yerde de aynıdır."Seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik"(Enbiya-107) ve "Nerede olursan ol Allah'tan kork"

İnsan yapı itibariyle üç bölümden oluşur:Akıl,Ruh ve Beden.

Aklı ön planda tutan felsefeciler/filozoflar ruhu ve bedeni ihmal etmişlerdir.Ruhu ön planda tutan mistik anlayış ,aklı arka plana atmış ,bedenin ihtiyaçlarını da görmemezlikten gelmişlerdir.Bedeni ön planda tutan günümüz dünyası ise ruhu ve aklı unutmuş her türlü değerden yoksun bir nesil meydana getirmiştir.Sadece yiyip içen, eğlenen ve kendinden başkasını düşünmeyen bencil insanlar türetmişlerdir.

Oysa:

-Katıksız bir ruh hali içerisindeyken vücudunuzdaki bir ağrı sizi uyandırır, aklınızdaki bir problem konsantre olmanıza engel olur.

-Aklın hakim olduğu bir anda,ruhunuzdaki bir sıkıntı aklınızın sağlıklı karar vermesine mani olur.

-Beden zevklerinin ön planda olduğu bir zamanınızda ise aklınıza gelen üzücü bir durum zevkinizin dağılmasına sebep olur.

İslam insanın bu üç özelliğini her zaman beraber düşünmüş ve hiçbirini geri plana atmamıştır. Örneğin, namaz kılmak için önce beden (Abdest ) ile başlıyorsunuz.Sonra namazın kılınış şeklini öğreniyorsunuz (akıl ile).Daha sonra ise namazı derin bir ruh haleti (huşu) içerisinde kılıyorsunuz."Onlar ki, namazlarında derin huşu içindedirler. "(Mü'minun-2)

ÜÇLÜ DENGE (AKIL-RUH-BEDEN)

İslam dini insanın bu üç unsurdan oluştuğunu gördüğünden diğer sistemlerdeki hatalara düşmemiştir ve her zaman dengeyi sağlamıştır."Böylece sizi dengeli bir ümmet(toplum) yaptık"(Bakara-143)

-Kişi ve toplum arasında denge,

-İfrat ve tefrit arasında denge,

-Madde ve mana arasında denge,

-Dünya ve ahiret arasında denge.

İnsan yürürken bile bir tarafına fazla yüklenirse yürümesi bozulur ve o tarafına ağrı girer.İşte bunun gibi insanın maddi tarafına önem verildiğinde değerler kavramı yok olur.İnsan insanlıktan çıkar:"İşte onlar hayvanlar gibidir,hatta daha da aşağıdadırlar.İşte asıl gafiller onlardır"(A'raf-179).O nedenle insanı yaratan Yüce Allah olduğuna göre onu en iyi bilen yine O'dur.İnsana yükleyemeyeceği yükü yüklememiştir:"Allah bir kimseyi ancak gücünün yettiği şeyle yükümlü kılar."(Bakara -286).İslam bilir ki fazla yük yüklenirse insan acizlik ve zayıflık gösterecektir:"Allah sizden (yükümlülükleri) hafifletmek istiyor. Çünkü insan zayıf yaratılmıştır."(Nisa-28).

Ve en önemlisi de insanı başıboş bırakmamıştır,ona ilim öğretmiştir:"O (Allah) insana bilmediğini öğretti"(Alak-5).İnsana yaratılışının amacını öğretmiştir:"Ben cinleri ve insanları ancak bana kulluk etsinler diye yarattım"((Zariyat-56).O insanı en güzel şekilde yaratmıştır:"Biz insanı en güzel biçimde yarattık"(Tin-4)

Unutmayın İnsan kendisine verilen görevi yapmalıdır.Eğer yapmazsa:"Sonra onu (insanı) aşağıların aşağısına indirdik"((Tin-5)

.