İlk hafta Kırklareli karşısında alınan mağlubiyetin yaralarını sarma adına önemli bir karşılaşmaya çıktı Bordo Beyazlılar.
Rakip, transfere belki de kendisinden 2 kat fazla harcama yapmış Göztepe'ydi.
Hem de geçtiğimiz hafta Gaziosmanpaşa karşısında 2-0 geriye düştüğü maçı 2-2'ye getirmesine rağmen teknik heyetinde değişikliğe gitmiş, yeni hocasıyla yeni bir başlangıç düşünüyordu.
Açıkçası 90 dakika iki takım da beklentileri karşılayacak düzeyde oyun oynamadı. Orta alanda çok pas hatası yapan, top ve oyun hakimiyeti kuramayan, keyif veremeyen bir futbol vardı sahada, her ikisi içinde.
İki takımı da tanımayan birini tribünlere oturtsanız ve bu iki takım şampiyonluk mücadelesi verecek deseniz futbol bilginizi hayretle karşılardı. Fakat şu bir gerçek ki İnegölspor, geçen sezonki kadar hem iyi değil, hem de o derece keyif vermiyor.
Bunun en temel sebebi orta sahadaki boşluk.
Açıkçası orta sahamız Oğuz'u fazlasıyla arıyor. Onun yerini doldurma adına hazırlık maçında Berkay denemsi başarısızlıkla sonuçlanınca bu kez Kemal'i o bölgeye monte etmeye çalıştı Mehmet Bulut.
Kemal Hastürk o bölgede oynardı ama 8 yıl önceki Kemal olsaydı. İnegölspor, o bölgede sürekli oynayacak bir ismi seçmek zorunda. Oyuna sonradan giren Ercan Göç, bu isim olabilir.
Savunma bloğumuz ve kalemiz geçen yıldan daha sağlam diyebilirim.
Fakat Alişan'ın bu maçta hücuma katkısı daha azdı. Hücumda ise artık Metin- Gökhan ikilisini değil Raif'in yanına Metin-Cem-Gökhan üçlüsünden biri düşünülecek gibi.
Ayrıca Gökhan'ın da henüz tam anlamıyla hazır olmadığını da aktaralım.
İnegölspor'un temel eksiği orta alan. O bölgede etkisiz olduğu müddetçe pozisyon bulmakta da zorlanacak, kalesinde de pozisyon verecek. O sorunu çözersek geçen yıldan daha iyi oluruz.
Son söz Göztepe için.
Açıkçası daha iyi bir Göztepe bekliyordum. Beni büyük hayal kırıklığına uğrattılar. Temennimiz bu hayal kırıklığının sürmesi.
Ama bu kadar yüksek maliyetli bir takım kurup sahada semeresini alamamak sanırım onlara daha büyük acı veriyordur.
.
