"Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra Arş'a istiva eden, geceyi, durmadan kendisini kovalayan gündüze bürüyüp örten; güneşi, ayı ve yıldızları emrine boyun eğmiş durumda yaratan Allah'tır. Bilesiniz ki, yaratmak da emretmek de O'na mahsustur. Alemlerin Rabbi Allah ne yücedir!" (ARAF 54)

Gökleri ve yeri yaratan Allah'tır. Allah (c.c.) gökleri ve yeri 6 günde yarattığını bildiriyor. Allah (c.c.) yaratmak istediği zaman ol der olur. Allah'ın yaratmak için zamana ve hazırlığa ihtiyacı yoktur. O yaratırken yorulmaz. Dinlenmeye ihtiyaç duymaz.

Bu konuda Kaf 38. Ayet-i Kerime'de Allah (c.c.) mealen şöyle buyurur: "Andolsun biz, gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunanları altı günde yarattık. Bize hiçbir yorgunluk çökmedi. "

Bu ayet-i Kerime Yahudilerin uydurduklarına bir cevaptır. Onlar, şu iddiada bulunmuşlardı: "Allah, gökleri ve yeri altı günde yarattı. Bunların ilki pazar, sonu ise cuma günü idi. Allah yoruldu ve Cumartesi günü dinlendi. Arş'ın üstüne sırt Üstü yattı." Allah (c.c.) bu ayet-i Kerime ile Yahudilerin iftirasını ortaya çıkarmıştır.

Yasin Suresi 82. Ayet-i Kerime'de Allah (c.c.) mealen şöyle buyuruyor: "Bir şey yaratmak istediği zaman Onun yaptığı «Ol» demekten ibarettir. Hemen oluverir." Rahman Suresi 29. Ayet-i Kerime de mealen şöyledir: "Göklerde ve yerde bulunan herkes, O'ndan ister. O, her an yaratma halindedir."

Peki göklerin ve yerin 6 günde yaratılmasını nasıl anlamalıyız? Öncelikle Alimlerimizin bu konudaki görüşlerini paylaşalım: İbn Abbas'a (r.a.) göre, "Bu 6 gün, ahiret günü ile 6 gündür. Ahiretin bir günü dünyanın bin yılı kadardır."

İbn Cübeyr şöyle der: "Allah; Onları bir anda da yaratabilirdi. Fakat o böyle yapmakla, kullarına temkinli ve tedbirli olmayı öğretti." Hasan Basri şöyle der: O altı gün, dünya günlerindendir. Allah dikseydi, kainatı göz açıp kapayacak kadar kısa bir sürede yaratırdı. Fakat O. kullarına, işlerinde aceleci olmamalarını öğretmek istedi."

K.Kerim'de geçen "gün" kelimesi, 'an, devir, dönem, vakit, müddet, aşama' anlamlarına gelmektedir. Buradaki günü dünya günleri ile kıyaslamak bizi yanıltabilir. Henüz dünya yaratılmadan, dünyaya ait günler de takdir edilmeden, Allah'ın yaratmasını haftanın günleri ile sınırlamak doğru olmaz. Bu günler bizim bildiğimiz ve kullandığımız günler değildir. Bunlar Ahiret günleridir.

Nitekim Hacc 47. Ayet-i Kerime'de; "Muhakkak ki, Rabbinin nezdinde bir gün sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir." Buyrulmaktadır.

Yine Mearic Suresi 4. Ayet-i Kerime'de: "Melekler ve Ruh (Cebrail), oraya, miktarı (dünya senesi ile) ellibin yıl olan bir günde yükselip çıkar." Buyrulmaktadır.

Anne karnındaki çocuğu yaratan kimdir? Allah'tır(c.c.) Ancak yaratılan bu çocuk yine Allah'ın bir kanunu olarak anne karnında gelişimini tamamlar ve 9 ay sonra doğar. Tohumu yaratan Allah'tır. Ancak bu tohumun ağacı ve meyvesi takdir edilen aşamalardan sonra ortaya çıkar. Herşeyin bir ölçü ve sebep ile yaratılması Allah'ın bir kanunudur. Bunun gibi Allah gökleri ve yeri yaratmış. Anne karnındaki çocuk gibi gökler ve yer gelişimini 6 aşamada tamamlamıştır. Yer ve göklerin yaratılması ölçüsüz ve basit bir yaratılış değildir. Bu yaratılışta 6 aşama, 6 derecelendirme, 6 gelişim, 6 dönem vardır. Nitekim jeolojik araştırmalar da bu tespitleri destekler sonuçlara ulaşmakta ve yeryüzünün oluşumunu dönemlere ayırmaktadır. Astronomların uzayın oluşumu ile ilgili araştırmalarında da benzer tahminler görülmektedir. Bizim göklerin ve yerin 6 günde yaratılmasından anladığımız budur. Doğrusunu Allah bilir.

Fussilet Suresi'nin 9-12. Ayetleri de bu konuyla ilgilidir. Jeolojik devrenin gök ve yere dağılımı hakkında Fussilet suresi bize temel bilgiler veriyor. Bu Ayet-i Kerime'nin tefsirini ilgili bölümde ayrıca paylaşacağız inşallah!

Ebussuud arş hakkında şöyle der: "Arş, diğer cisimleri kuşatan bir cisimdir. Yüksekliğinden dolayı veya hükümdarların tahtına benzetildiği için bu isim verilmiştir."

Allah'ın arşa istiva etmesinden de şunu anlıyoruz: "Allah (c.c.) gökleri ve yerleri yaratıp başı boş bırakmamıştır. Göklerde ve yerde olan herşeyi yönetimi ve kontrolü altına almıştır. Arş, Allah'ın güç ve hakimiyetinin sembolüdür. Kabe'nin ibadet ve kıblenin sembolü olması gibi.