"Onunla birlikte zindana iki delikanlı daha girdi. Onlardan biri dedi ki: Ben (rüyada) şarap sıktığımı gördüm. Diğeri de: Ben de başımın üstünde kuşların yemekte olduğu bir ekmek taşıdığımı gördüm. Bunun yorumunu bize haber ver. Çünkü biz seni güzel davrananlardan görüyoruz, dedi." (YUSUF 36)

HZ.YUSUF'UN ZİNDAN ARKADAŞLARI: İki Delikanlı... Hz.Yusuf'un iki zindan arkadaşı...Ayet-i kerime Hz.Yusuf (a.s) ile ilgilidir. Hz.Yusuf iftiraya uğramış ve haksız yere zindana atılmıştı. Hz.Yusuf ile birlikte zindana atılan 2 kişi daha vardı. Suçları Hz.Yusuf'tan farklı idi. İki delikanlı da Fravun'un özle hizmetçisi idi. Biri sarayda aşçıbaşı diğeri garson idi. Fravun'u zehirlemekle suçlanıyorlardı.

Bu ikisi hakkında tefsirlerde yer alan bilgi şöyledir: Mısır'da Fravun'un düşmanları, suikast planı yapmışlardı. Fravun'un aşçısı ile garsonuna, yemek ve içkilere zehir koymaları şartıyla büyük bir servet va'dinde bulunmuşlar ve onlar da bu teklifi kabul etmişlerdi. Ancak daha sonra Fravun'un garsonu bu işten vazgeçmişti. Aşçıbaşı ise rüşvetini almış ve yemeğe zehir koymuştu. Yemek ve içecekler Fravun'un huzuruna geldiğinde Garsonu, «Efendim! Yeme! Çünkü yemek zehirlidir!» der. Bu itiraf üzerine aşçı da, «Efendim! içme! Çünkü içki zehirlidir!» diye kendini gizlemeye çalışır. Bu gelişme üzerine Fravun iki hizmetçisini de sorguya alır. Garsona; «Getirdiğin şarabı iç» der. Garson getirdiği içeceklerden emin olduğu için tereddüt etmeden içer. Fravun, aşçıya da getirdiği yemeği yemesini söyler ama aşçı yiyemez. Bunun üzerine Fravun da o yemeğin bir hayvana yedirilmesini emreder. Yemeği yiyen hayvan ölür. Fravun, suikast planının arkasındaki elleri ortaya çıkarmak için ikisinin de hapsedilmesini emreder.[1]

MAHKUMLARIN RÜYALARI: Hz. Yusuf'la zindanda tanıştılar, arkadaş oldular. Hz.Yusuf'un rüya tabiri yaptığını öğrenince gördükleri rüyaları paylaştılar ve yorum istediler. Garson rüyasında; üç dalı olan ve dallarında birçok salkımların bulunduğu bir üzüm asması görmüş. Rüyasında onları sıkıp krala içiriyormuş.

Aşçıbaşı da: "Rüyamda Fravun'un mutfağından çıktığımı, başımın üzerinde de içi ekmek dolu üç sepet bulunduğunu gördüm. Kuşlar da sepetlerin üzerlerine konmuş onları yiyorlardı." Der.

Hz.Yusuf, rüyalarını tabir etmeden önce bu iki delikanlıyı imana davet etti. Rüya tabirini, tebliğ için vasıta yaptı. Zindan Hz.Yusuf için bir okul, bir medrese idi. Zindan arkadaşlarını eğitip yetiştirdi.

HZ.YUSUF'UN RÜYA TABİRİ: Rivayet olunduğuna göre, Hz. Yusuf garsona şöyle der: "Rüyanda görmüş olduğun salkım ve onun güzelliği, Fravun ve onun yanında senin iyi haline delalet eder. Üç Dala gelince, üç gün hapishanede yatacak, sonra serbest kalarak, eski görevine döneceksin."

Hz. Yusuf aşçıya da şöyle demiştir: "Görmüş olduğun üç sepet, üç gün sonra, suçlu bulunup idam edileceğine işarettir."

Hz.Yusuf'un tabiri haber verdiği gibi gerçekleşir. Aşçıbaşı idam edilir. Garson suçsuz bulunarak tekrar saray hizmetine alınır. Hz.Yusuf rüya tabirinin sonunda, kurtulacağını haber verdiği garsondan bir ricada bulunur. "Suçsuz yere zindana atıldığımı Fravun'a haber ver" der.

Fravun'un sarayında tekrar görevine dönen garson, Allah'ın bir takdiri olarak, Hz.Yusuf'un ricasını unutur. Yorumlara göre; Allah'a tevekkülde hata edip, Fravun'un garsonundan yardım istediği için Hz.Yusuf, bu şekilde zindanda unutturulur. Bu olaya kadar 5 sene zindanda kalan Hz.Yusuf, 7 sene daha zindanda kalır.


[1] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri/ Fahruddin Er-Razi, Tefsir-i Kebir Mefatihu'l-Gayb