"(Ey Muhammed!) Onlar için ister af dile, ister dileme; onlar için yetmiş kez af dilesen de Allah onları asla affetmeyecek. Bu, onların Allah ve Resulünü inkar etmelerinden ötürüdür. Allah fasıklar topluluğunu hidayete erdirmez." (TEVBE 80)

Resulullah Efendimiz (s.a.v) onlar için 70 defa af dilese de Allah'ın asla affetmeyeceğini bildirdiği kişiler; münafıklardır.Münafıklar; yani ikiyüzlü insanlar... Medine'de görünüşte Müslüman olan aslında kalplerinde inkar ve nifak taşıyanlar...Bunlar camiye geliyorlar, cemaatle namaz kılıyorlar ancak gerçekte Allah'ı ve elçisini inkar ediyorlar.

Resulullah Efendimiz (s.a.v) Münafıklar hakkında şöyle buyurmuştur: "Münafıkın alameti üçtür:1-Konuştuğu zaman yalan söyler.2-Söz verdiğinde yerine getirmez.3-Kendisine bir şey emanet bırakıldığında hıyanet eder"

ALLAH MÜNAFIK OLARAK ÖLENLERİ ASLA AFFETMEYECEK

"70 defa af dilesen de Allah onları asla affetmeyecek." 70 sayısı; Arap dili ve edebiyatında deyim olarak kullanılır ve bir şeyin çokluğunu ifade eder.Anlamı şudur: Onlar için ne kadar çok af dilersen dile, bunun sayısı ne kadar olursa olsun; Allah onları asla affetmeyecek.

Özellikle Tebuk savaşı hazırlıkları zamanında Münafıklar fitne fesat faaliyetlerini artırmışlardı.Resulullah Efendimiz (s.a.v) ashabı, Romalılarla savaşmak üzere Tebuk gazvesi için hazırlanırken, münafıklar gizlice toplanıyor ve inananlarla alay edici konuşmalar yapıyorlardı."Bunlar, Romalıları Araplar gibi mi sanıyorlar? Yakında Romalılar hepsini esir edip bağlayacaklar" "Şu Muhammed'e ve yaptığı hazırlıklara bir bakın! Roma'nın kalelerini fethedecekmiş" gibi laflar ediyorlardı.

Tebuk savaşı sürecinde de bu alay ve fitnelerine devam ettiler. Münafıklar hakkında; "Allah Teala onları maskaraya çevirir ve onlar için acıklı bir azap vardır." Ayet-i Kerimesi inince münafıklardan bir kısmı gelerek "Ya Rasulüllah! Bizim hakkımızda af dileğinde bulun" demişler, Rasülüllah Efendimiz de (s.a.v): "Sizin için af dileğinde bulunurum" demişti.

İşte bu ayeti kerime bu olay üzerine nazil olmuş ve Münafıklar tevbe edip gerçekten iman etmedikçe, Peygamberin af dilemesinin onları kurtaramayacağı belirtilmiştir.

MÜNAFIKLARIN BAŞI ÖLÜNCE

Münafıkalrın başı Abdullah b. Übey ölünce, samimi Müminlerden olan oğlu Abdullah b. Abdullah, Resulullah Efendimiz'e (s.a.v) gelerek, babasını kefenlemesi için gömleğini vermesini rica etti. Resulullah Efendimiz (s.a.v) Abdullah'ın ricasını geri çevirmedi. Sonra Rasulullah (s.a.v.)'tan, babasının cenaze namazını kılmasını da istedi. Resulullah Efendimiz (s.a.v) cenazesini de kılmak isteyince, Hz. Ömer (r.a) Resulullah Efendimiz'e (s.a.v) dedi ki: " Ya Resulallah! Sen bu Allah düşmanının, namazını mı kılacaksın? Halbuki bu münafık. Allah, bunlara af dilemeni yasakladı." Bunun üzerine Resulullah Efendimiz (s.a.v) buyurdu ki: "Allah beni, bunlar içi af dileyip dilememekte serbest bıraktı. "İster bağışlanmalarını dile ister dileme. Onlar için yetmiş defa af dilesen de Allah onları affetmeyecektir." Buyurdu. Ben, bunlar için yetmişten daha fazla af dileyeceğim."

Resulullah Efendimiz (s.a.v) gitti Abdullah b. Übey'in cenaze namazını da kıldırdı. Cenazesi ile beraber yürüdü ve kabri başında durdu. Ashab-ı Kiram da onunla birlikte hareket etti. Bunun üzerine şu Ayet-i Kerime nazil oldu: "Münafıklardan biri ölürse sakın cenaze namazım kılma" (Tevbe Süresi, 84)