13-23 Şubat tarihlerinde yapılan Kitap Günleri etkinliği kapsamında, bende fuar alanında, bana ayrılan stant da yerimi aldım. Fuar alanını gezmeye gelen tanıdıklarla veya hemşerilerimizle hoş sohbetler oldu. Kitaplardan konuştuk, fuardan konuştuk, öğrencilerden konuştuk, yeni neslin gerek ülke gündemi gerekse uluslararası gündemi takip etme konularını konuştuk. Velhasıl zamanımızın yettiği, sohbetimizin izin verdiği ölçü de dünya konjonktüründen konuştuk. Bu konuşmalar toplumsal olayların, insan ve ülke yaşamına olan etkisine kadar indi.

2017 yılında yayına çıkan 'Kar Güneşi' kitabımı imzalatarak alan tanıdıklarım ve alıp da okuyanlardan çok güzel dönütler aldım. Yazarın, yazdığı kitabı okuyanlardan geriye dönütler alması bir yazar için onur verici bir durum. Uzun yıllar Türk Eğitim Sistemine hizmet etmiş öğretmenlik de duayen olan emekli öğretmen İbrahim Çoban da kitabımı imzalatanlar içindeydi. Tabi emekli bir öğretmenin hem de duayen olan bir öğretmenin kitabımı imzalatması beni daha bir mutlu etti. Kitap fuarının açılışından iki gün sonra saat 23:00 civarında bilinmeyen bir telefon numarasıyla arandım. Tanıdığım olsun veya olmasın beni arayan bütün telefonları açıyorum, ulaşamadıklarıma geri dönüyorum, 850 ile başlayanlar hariç. Bilinmeyen telefon numarasını da açtım, karşıdan alo sesini duydum, duyduğum ses renginin Emekli Öğretmen İbrahim Çoban'a ait olduğunu anladım. İbrahim öğretmenim buyurun demiş olmama rağmen o nezaketinden hiç bir şey kaybetmeden kendisini yine de tanıttı. 'Ben, Emekli Öğretmen İbrahimÇoban. Özer Bey 'Kar Güneşi' Kitabını soluksuz bir şekilde okudum, 2 gece de bitirdim. Kitap da bir öğretmenden bahsetmişsin, bizim öyle öğretmenlere ihtiyacımız var. Hele hele okumak için çaba sarf eden o gençler var ya, kitap da kendimi buldum adeta. Böyle bir eseri edebiyat dünyamıza kazandırdığın için tebrik ediyorum. Tabi bu telefon beni ziyadesiyle mutlu etti.

Kitap fuarının olmasından mı yoksa tevafukken mi bilmiyorum ama ertesi gün 'Kar Güneşi' kitabımı okuyan başka bir meslektaşım Cide Eski Milli Eğitim Müdürü şimdi ise Kestel Milli Eğitim Şube Müdürü Davut Çalışkan Facebook da şöyle bir paylaşımda bulundu. 'Kıymetli arkadaşım ve meslektaşım Özer YILMAZ'ın kaleme aldığı 'Kar Güneşi' Romanı 1970- 1980'li yıllarda Ülkemizin kuzeydoğusunda okumaya önem veren bir ailenin üniversiteye gitme hayaliyle yanıp tutuşan çocukları Alper Kağan'ın hayatından kısa bir kesit anlatıyor. Zorlu doğa koşulları ile mücadelesinin yanında dönemin sosyal yaşamı ile ilgili bilgiler veriyor. Aynı zamanda günümüze de mesajlar veriyor. Ahlak, yardımlaşma ve gelenek gibi değerlerimiz ile ilgili mesajlar var. Kitabın girişinde Kıbrıs Barış Harekatı öncesinde köylünün yaptığı fedakarlığı anlatan satırlar okuyucuyu hüzünlendiriyor. Aşkı yüzünden sakat kalan Hüsnü'nün hikayesi ile Alper'in köye geldiğinde karşılaştığı manzarayı anlatanparagraflar hüznü doruğa ulaştırıyor. Hepsinden önemlisi Alper Kağan'ın okula devam etmek için doğaya ve çevresine karşı verdiği mücadeleyi akıcı, sade bir dil ile anlatan güzel bir roman. Bu güzel eser için teşekkürler Özer Müdürüm, yenisini bekliyoruz.'

Ben öncelikle takdirlerini telefonla bizzat arayarak ifade eden İbrahim Çoban öğretmenimize ve yazılı olarak takdirlerini ifade eden Milli Eğitim Şube Müdürü arkadaşım Davut Çalışkan'a çok teşekkür ediyorum. Bu takdirler insanları onura etmek için güzel hasletler. Onura etmek, edenden bir şey kaybetmez ama edilene yeni enerjiler verir. Biliyoruz ki güzel düşünen güzel yaşar, güzel yaşayan güzel işler yapar.