KISMETİNİ
EVLİLİK PROGRAMINDA ARAYAN MEMUR
Televizyonlar görücü
usulü evliliklerin pabucunu dam atma yolunda hızla ilerliyor. Aradığı aşkı
sosyal hayatta bulamayan bir çok insanımız, evlilik programlarından medet
umuyor. Son günlerde sıradan vatandaşların yanında memurlar da bu tür
programlarda kısmetlerini aramaya başladılar.
Ancak kısmetini
izdivaç programlarında aramak isteyen
memurun karşısına yönetmelikler çıktı. Habere göre: Mazeret izni kullanarak,
mesai saatlerinde evlilik programına çıkan memurlar hakkında soruşturma
başlatıldı.
Milli Eğitimde çalışan
bir memur, iki gün üst üste mazeret izni alarak televizyonda bir evlilik
programına katılır. Ancak mazeret izni alırken televizyona çıkacağını gizler.
Amirleri tarafından evlilik programında görülünce de yakayı ele verir. Böylece
mesai saati içinde işini bırakıp ekrana çıkan memur hakkında soruşturma
başlatılır.
Memur için yasak olan
konu şu aslında: Memur, izin almadan basına işi, görevi, sorumluluğu, işyeri
arkadaşları vb ile ilgili açıklama yapamaz. Buna uymadığı takdirde disiplin
cezası alabilir.
Peki yasa ne
diyor? 657 sayılı Devlet
Memurları Yasasına göre memurlar basına bilgi veya demeç veremiyor. Yetkili
olmadığı halde demeç verenler, kınama, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin
durdurulması, devlet memurluğundan çıkarmaya kadar çeşitli disiplin cezalarıyla
karşı karşıya kalabiliyor.
CENNETTEN SİZE YER VERECEĞİZ?
İster inanın, ister
inanmayın. Evet, garip ama gerçek. Antalya, Hatay, Kırıkkale, Çankırı ve
Ankara?da vatandaşları cennetten yer vereceklerini söyleyerek dolandıran, 3?ü
kadın 6 kişi gözaltına alınmış. Adamlar ?cennetten arsa dağıtıyoruz? diyerek
vatandaşları dolandırmışlar. Ortaçağ Avrupa?sı için anlatırlar; Papazlar kilise
de para karşılığı cennetin tapusunu dağıtıyorlardı, diye? Adamlar aynısını
yapmışlar.
Maalesef dolandırıcılar
en çok dini inançları istismar ederek
insanımızı aldatıyorlar. F.K isimli dolandırıcı, önceki hayatında Veysel Karani olduğunu söylemiş.
?Cennetten size yer vereceğiz? vaadiyle de para toplamış. Okumayınca, cahil
olunca çabuk aldanıyor insan. Birazcık dini bilgisi olan insan bilir ki;
Peygamberler bile cennetin tapusunu veremez.
Dolandırıcıların bu
metotla 2 yılda topladıkları para 5-6
milyon civarında imiş. Onlarca insan inanmış bu yalana. Oyuna gelip paralarını
kaptırmışlar. Daha da acısı çetenin dolandırdığı kişiler arasında hakim, avukat
ve öğretmenler de varmış. Hadi, bunlara cahil vatandaşımız aldanmasına aldandı,
ya okumuş insanımıza ne demeli?
Mevki makam sahibi
insanları da şu yalanla kandırmışlar: ?Varlık barışı ile Türkiye?ye
getirdiğimiz parayı harcını ödeyemediğimiz için Merkez Bankasından alamadık.
Faiz karşılığı paranızı bize verin. Parayı çekelim. Borcumuzu fazlası ile
öderiz.? Ah bu para yok mu? Paranın gözü
kör olsun Nasıl da aldanıyor insan?
KIZI DÜŞÜK NOT ALINCA, İNTİHAR
ETMEK İSTEDİ
Ajanslara düşen haber
aynen böyle: ?Kızı, düşük not alınca, intihara kalkıştı.? Zayıf gelen karnesi,
kırık notları vb sebeplerle başarısız olan öğrencilerin intiharlarına
alışkınız. Bir yavru canına kıyar, olan anne babasına olurdu. Burada durum
farklı. İntihara kalkışan başarısız çocuğun velisi.
Olay Kayseride,
Kocasinan ilçesi?nde yaşanmış. kızının deneme sınavından düşük not alması üzerine
anne bulanıma girer. ilaç içerek intihar etme girişiminde bulunur. Guatr
tedavisinde kullandığı ilaçların tamamını birden içerek ölmek ister.
Yakınları durumu fark
ederler. Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi, acil servisine kaldırılarak
midesi yıkanır. Anne G.T.nin sağlık
durumunun iyi olduğu gelen haberler arasında.
Haber böyle. Olaydan
çıkarılacak dersler var elbette. Çocuklarımız yarış atı değil. Biz anne babalar
da altılı ganyan oynatmıyoruz. Evlatlarımızı bu tür sınavlarla değerlendirmemiz
büyük yanlış. Evlatlarımızın bu tür sınavları ile sevinip üzülmemiz de doğru
değil. Neden onları olduğu gibi kabul etmiyoruz?
YENİ TAKTİK:4+4+4
Öğretmenlerin talep ve
istekleri tam karşılanabilmiş değil. Okullarımızın eksik ve ihtiyaçları çok.
Eğitim sistemimize başka eleştiriler de yapılabilir. Ancak her şeye rağmen Eğitimde
önemli gelişmeler yaşanıyor. Hatırlayalım? Katsayı kaldırıldı. Böylece
yıllardır devam eden adaletsizlik giderilmiş oldu. Diğer tarafta Okul öncesi
eğitim yaygınlaştı. Ve FATİH projesiyle başlayan köklü değişimler devam ediyor.
Milli Eğitim
bakanlığı, şimdi de yeni 4+4+4 eğitim
sistemi ile önemli değişikliklere
gidiyor. Yeni sisteme bağlı olarak Lise
Giriş Sınavlarının (SBS) tamamen kaldırması planlanıyor.
3 kademeye ayrılan sistemde,
sınavlar ve okul türleri yeniden ele alınıyor. Henüz taslak halinde
düzenlemenin haziran ayında tamamlanması hedefleniyor. Büyük ihtimalle yeni
sistem gelecek eğitim döneminde işlemeye başlayacak.
Bütün tartışmalara
rağmen yeni sistemin olumlu yönlerinin
daha çok olduğunu düşünüyorum. Özellikle öğrencilerin, okuldaki
notlarına ve yeteneklerine göre aile ve öğretmenleri tarafından lise türlerine
yönlendirilebilmesini çok önemli buluyorum. Öğrenciler okuldaki başarılarına
göre sıralanacak. Böylece derslerin önemi artacak.
İlk yılda çocuklara
akademik bilgiler verilmek yerine oyunla eğitim yapılacak.Türkiyede haftalık
30 saat olan ders saati, gelişmiş ülkelerdeki gibi 25 saate düşürülecek. Umarım
Meslek liseleri yeni sitemle orta kısımlarına da kavuşur.
