İnegölspor-Hatayspor maçı, ligdeki yerleri açısından önemli, iki takımın kalitesine yakışır bir maç oldu. Ta ki kırmızı karta kadar.
İlk yarıda özellikle kanat akınlarını doğru şekilde kullanan, rakibe önde basan, savunma arkasına doğru toplar atan İnegölspor, kontraya yatkın rakibi karşısında belki de savunması ilk kez bu derece dikkatsiz bir oyunla hiç beklemediği goller gördü kalesinde.
Sağda Mehmet Menderes, solda Berkay, zaman zaman onlara yardım eden Eray ve Alişan ile hücumda kanatlardan etkili olan Bordo Beyazlılar, öne çıkarken, arkadaki boşlukları hesap edemedi.
İlk golde Alişan'ın ceza alanındaki faulü, ikinci golde Eray'ın hatalarını iyi değerlendirdi güney temsilcisi.
İlk yarıda geriye düşse de rakibin savunmadaki ağır ve hata yapan oyuncularının üstüne oynanarak ikinci yarıda skoru yakalayabileceğimizi düşünmüştük. Bütün bu düşünceleri altüst eden olay, 56.dakikada hiç alakasız bir anda Hatayspor'un 10 kişi kalması oldu.
Kırmızı kartın rakibi olumsuz etkilemesi gerekirken; asıl etkilenen biz olduk. Sanki maç bitiyormuş gibi uzun toplarla etkili olmayı düşündük. Zaten maçı kendi yarı alanında kabul etmeye başlayan Hatayspor'un da istediği bu değil miydi?
Rakibin sert oyununa, gereksiz zaman kayıpları ve oyunu soğutmaları karşısında sakin olmayı beceremedik. Strese girdik, girdikçe de hata yaptık.
Bilmiyorum çok iddialı bir cümle mi olur; eğer maç 11'e 11 sürseydi biz Hatay maçını kaybetmezdik. En kötü 1 puanla o maçtan ayrılırdık.
Velhasıl bu maç bitti. Şimdi daha önemli bir maç var. Yeni Malatya'yı yenmeye gitmeye gerek yok. Puanla dönmek yeterli. Bırakalım onlar stres yapsın. İnşallah kazanan ve lider olarak sahadan ayrılan biz oluruz.
.