Gurur ve kibir sahibi zavallıların durumu bir sineğe benzer ki o kendini adam zannediyordu.

Doğan kuşlarının övüldüğünü işitmiş; Şüphe yok ki ben de vaktin Ankasıyım demişti. Ona göre en güzel,en kıymetli kuş kendisiydi. Eşeğin biri yola pislemişti. Ortasına da bir saman çöpü düşmüştü. O sinek eşek sidiği birikintisindeki saman çöpünün üstüne kondu. O an kendini gemi kaptanı zannetti. Gururla başını kaldırdı.

?Ben, deniz ve gemi hikayesini okumuş, bir gün bu günlerin geleceğini hayal etmiştim.İşte o büyük gün geldi?, dedi kendi kendine..

?İşte şu deniz, şu gemi, ben de tecrübeli, usta ve büyük bir kaptanım?. Kendince deniz üstünde salınıp durmaktaydı. Dünyanın en büyük kaptanı idi o. Dünyanın en büyük denizinde, kocaman bir geminin büyük kaptanı?

Zavallı hayvan. Sinek..Sineğin sivrisi. Nasıl bir pisliğin içinde olduğunu bilmiyordu. O kadarcık bir su ona haddinden fazla göründü.O sidik, sineğe göre hudutsuzdu. Sinekte onu olduğu gibi görecek göz nerede? Aciz varlık Onun alemi kendi görüşüne göre olur. Gözü bu kadardır, denizi de ona göre

DÜNYA TURUNA VAR MISINIZ?

Dünyada hiçbir şeyde gözüm yok. Olur da isteğimi yapabilme imkanım olursa dünya turunu tercih ederim. Hem de deniz yolu ile. Güzel bir yelkenli emrinde..Çok sevdiğin eşin yanında.. Dünyaya dair tek projem bu. Şimdiden hazırlıklara başladım bile. İşte gideceğim ülkelerle ilgili, birkaç ilginç bilgi:

1-Silide lokantada ellerinizi karnınızın üzerine koyun. Yoksa servis yapmazlar.

2-Japonyada aynı anda üç kişinin fotoğrafını çekmeyin. Şansınızın kapandığı düşünülür.

3-Moğolistanda ıslık çalmayın. Kötü ruhları davet ettiğiniz düşünüldüğü için kınanırsınız.

4-Hindistanda sokakta tuvaletini yapanları görürseniz şaşırmayın. Tepki göstermeyin. Çünkü yaptıkları yasal bir davranıştır.

5-Kolombiyada gece sakın kırmızı ışıkta durmayın. Soyulursunuz.

6-Çinde sık sık yere tükürüldüğünü göreceksiniz.Bu yasal bir davranış ancak balgamın üzerine basmak yasaktır.

7-ABDde trafik polisi sizi durdurursa, elleriniz direksiyon üzerinde put gibi bekleyin. Hareket ederseniz kurşunu yersiniz.
8- Endonezyada küçük çocukların basını okşamayın, yoksa zeka gelişimlerini engellediğiniz düşünülür.

HAYAT BİR İMTİHANDIR

1-Hayat bir imtihandır. Hayata ve bize sunmuş olduğu bir çok engele bir sınavlar dizisi olarak baktığımız zaman karşımıza çıkan her engeli gelişmemiz için büyük bir fırsat olarak görmeye başlarız. Hiçbir şey sorun değil sadece sınavdır. Ve bu sınavda her şeyi başarmanız da gerekmiyor... Gördüğünüz her şeyde Yaratıcının bir işareti olduğunu unutmayın. O işaretleri okumaya çalışın. Birbirimizle imtihan edildiğimizi dikkate alın.

2-Övgü ve yergi aynı şeylerdir aslında. Bırakın dileyen sizi övsün, dileyen yersin. Karşılaştığımız herkesin onayını alamayacağımız gerçeğini ne kadar kabullenirsek o derece rahat bir yaşam süreriz. Yaratıcının ve elçilerinin bile inkar edildiği bir dünyada yaşadığınızı unutmayın.

KAÇINCI GİDİŞTİR BU?

1-Akıl büyük bir nimet. Ancak aklın farkında olmak ve aklını kullanmak daha büyük bir nimet. Aklını kullanmayanın,akıllı hareket etmeyenin deliden ne farkı var? Mahallesinde deli olan daha çok anlar ne dediğimizi. Mahallesinde delisi olmayan içindeki delinin farkına varamaz..Hangimiz bir şekilde delilik yapmıyoruz ki?

2-Kaç kere güneş doğdu battı acaba? Kaç saat eskitti hayat? Saat kaçtır şimdi? Kaçıncı takvim yaprağıdır duvardan düşen? Kaçıncı insanız biz , şu dünya değirmeninin öğüttüğü? Kaçıncı geliştir,kaçıncı gidiştir bu?

3-Bilgisayarlar arasında ağ kuran insanoğlu, gönüller arasında da Internet kurabilir mi? Ne kadar bağlarımız kopmuş,ne kadar uzağız birbirimize, farkında mıyız? Bir bedenin parçaları gibi olamaz mı insanlar? En azından yakınlarımızla tekrar kurmalıyız köprülerimizi,tekrar ulaşmalıyız birbirimize..