İnşaat sektörü ülkemizde ana sektörlerden biridir. Yaklaşık 10 senedir gerek finansmana ulaşma kolaylığı gerekse talep dolayısıyla sektörde faaliyet gösteren şirket sayısı oldukça hayli fazlalaştı. Sektörün regülasyonları ile ilgili olarak Başkanlık görevini yürütmekte olduğum İnegöl Müteahhitler Derneğimiz, İnegöl Ticaret ve Sanayi Odamız ve Dernek olarak bağlı bulunduğumuz İMKON ( İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu) vasıtasıyla defaten dile getirdik. IMKON Başkanımız aynı zamanda TOBB İnşaat Sektör Meclis Başkanlığını yürütmekte olduğu içinde farklı

mecralarda konu makamlara iletildi.Bu doğrultuda 2019 yılı itibariyle sektörel düzenlemelere başlangıç yapıldı.

Son olarak İnegöl Ticaret ve Sanayi Odamızın değerli Başkanı Yavuz UĞURDAĞ ile paylaşımımız neticesinde İnegöl Mobilya fuarında TOBB Başkanımız Rıfat Hisarcıklıoğlu'na sektördeki son düzenlemelerin yarattığı sıkıntılar ilettik.

İnşaat sektörü ile ilgili ekonomik modeli, işleyişini, sosyal konut konusunu ve inşaat sektörüne girişleri gibi başlıkları içeren düzenlemeleri uzun zamandır konuşuyoruz. Özellikle müteahhitlik sınıflandırma yönetmeliği, sektöre girişleri ve işleyişini düzenlemesi açısından önemli bir çalışma olduğunu düşünüyor ve önemsiyorum.

Ancak yapılan düzenlemeleri incelediğimde piyasa koşullarından biraz uzak olmakla birlikte Türkiye'nin her şehrinin aynı çerçevede değerlendirildiğini görüyorum. İnşaat sektöründe düzenlemelerin aynı teşviklerde olmasını istediğimiz gibi bölgesel, marka şehir yaratma vizyonu çerçevesinde, şehirlerin konseptlerini belirlemesini teşvik edici, büyümek isteyen ve değer yaratanları cesaretlendirici, destekleyici ve piyasa koşullarına uygun olarak gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Beraberindeki düzenlemeleri kısaca özetlemek gerekirse inşaat sektörü içerisinde yer alan mühendislik hizmetleri, hesaplama sistemleri, yapı denetim sistemi ve jeolojik etüt alanlarında da bir dizi uygulama değişikliğine gidilmiştir. Bu değişikliklerle yapı denetim sistemi ve işleyişi, hesaplama sistemi, kullanılan programlar değişmiştir. Yaklaşım olarak küçük bir yapı 3 katlı bina ya da 30 katlı binanın değerlendirme sistemi aynı olduğu için gerek uygulama gerekse fahiş fiyat artışları dolayısıyla maliyet anlamında zaten durağan olan sektöre yük getirmektedir.

Örneğin yapı denetim sisteminde getirilen havuz sistemi işleyişten çok uzaktır. Yapılacak olan yapıya hizmet verecek yapı denetim şirketi kurul tarafından belirlenen ortak havuzdan otomatik olarak atanacaktır. Yapılacak atama bir site inşaatı ise bina için ayrı, havuz varsa ayrı, istinat duvarı varsa ayrı, sosyal donatı alanları varsa ayrı olacaktır. Aynı site inşaatına çok sayıda yapı denetim firması hizmet vermek durumunda kalacaktır. Ancak maliyetler göz önüne alındığında uygulamada büyük sıkıntılar yaşanmaktadır. Diğer taraftan serbest piyasa koşulları göz önüne alındığında inşaat şirketlerinin istedikleri yapı denetim firmaları ile çalışması olanaksız hale gelmekte ve tek firma ile kısıtlanmaktadır.

Aşağıda başlıklar halinde görebileceğiniz tebliğlerin piyasa koşulları ve pratik açısından gözden geçirilmesi ile çok daha verimli hale geleceğini düşünmekteyim.

  1. 18.03.2018 tarihinde resmi gazetede yayınlanan ve 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren TÜRKİYE BİNA DEPREM YÖNETMELİĞİ
  2. 11.01.2019 tarihli resmi gazetede yayınlanan "TÜRKİYE BİNA DEPREM YÖNETMELİĞİ KAPSAMINDA YAPILACAK TASARIM GÖZETİMİ VE KONTROLÜ HİZMETLERİNE DAİR TEBLİĞ"
  3. 29.12.2018 tarihinde resmi gazetede yayınlanan ve 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren YAPI DENETİMİ UYGULAMA YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK
  4. 02.09.2019 tarihinde resmi gazetede yayınlanan YAPI MÜTEAHHİTLERİNİN SINIFLANDIRILMASI VE KAYITLARININ TUTULMASI HAKKINDA YÖNETMELİK

.