futbol organizasyon işidir. Futbolda kazanmak için üretmelisiniz. Pozisyon üretmelisiniz.

Aynı anda rakibin pozisyon üretmesine de engel olmalısınız. Bunun için de sahada organize olacaksınız.

İnegölspor'un bu sezonki en temel sorunu bu. Organize değil. Üretemiyor. Hücum ve orta saha anlamında etkili olamayınca en kolayını yapıyor.

Savunmadan şişirme top dediğimiz çağdışı, sonuca götürme şansı düşük, izleyeni de rahatsız eden bir işe soyunuyor.

İnegölspor'un bu sezonki başarısızlığının altında organize olmayı başaramayan oyuncu topluluğundan oluşan bir kadrosunun olması yatıyor.

Sağ ve sol bekte oynayan iki oyuncu da yetenekleri sınırlı oyuncular. Hücuma çıkmaları ayrı bir dert. Çıksalar dönemiyorlar, çıksalar sonuca etki sağlayacak bindirmeyi de, forvetteki arkadaşlarına gol pası da atamıyorlar.

Orta alandaki oyuncular birbirine benzer nitelikte. Bülent'i saymazsanız. Top alıp oyuna sokabilecek kapasiteleri de sınırlı. Yasin Görkem'deki düşüş sürüyor. Emrah hala kendine gelemedi. Erdi de idare ediyor.

Forvet en temel sorunumuz. Ergün de Fatih de bize derman olamadı. Levent Kale zaten oranın oyuncusu değil. Eyüp maçında orada denemek de çok mantıklı değildi. Taşkın Hoca, bu yanlışı 45'te fark etti çok şükür.

Eyüp maçında ilk yarıdaki kötü oyun, ikinci yarıdaki penaltı golü ve rakibin beraberliği düşünmesi sonucu çekilmesi ile oyunun kontrolünü İnegölspor'a bırakması ile değişti.

Fakat biz sahamızda Sivas'a, Tuzla'ya, Buca'ya burada gereksiz puanlar verirken; Kartal'ı, Eyüp'ü yenerken dahi çok zorlanan bir konumdayız.

Son sözü Mahmut'a söyleyelim. Genç bir oyuncunun, milli takım forması da giymiş bir oyuncunun bu kadar vurdumduymaz olma hakkı yok. Herkesten daha çok koşacak, daha çok mücadele edecek.

Eline böyle bir fırsat geçmişken; sahada mücadele etmeden, koşmadan o formayı sırtında daha fazla tutamazsın. Kendine yazık edersin. Birkaç sene sonra bir bakmışsın Süper Amatör'de kendine takım bakıyorsun.