İNEGÖL YAZILARI/TURGUTALP

Yeni nesil Turgutalp'i, Diriliş Ertuğrul dizisi ile tanıdı. Maalesef çoğu, Turgutalp'in gerçekten yaşamış, tarihi bir şahsiyet olduğunu bile bilmiyor.

Turgutalp, Osmanlı döneminde İnegöl'ün fatihidir. Fetih sonrası İnegöl'de yaşamıştır. Türbesi de İnegöl'dedir. Acaba bunu kaç İnegöllü biliyor? Ya Turgutalp hayranı gençlerimiz, çocuklarımız, biliyorlar mı bunları acaba?

İnegöl'de, Turgutalp adına bir köyümüz, bir mahallemiz, bir camimiz ve bir okulumuz var. Türbesi Turgutalp Köyü'nde. Kaç tanemiz ziyaret edip dua ettik acaba? Öyle dizide izleyip hayran olmak, ecdada saygı ve vefa için yeterli değil diye düşünüyorum.

Geçen hafta sonu Turgutalp'i ziyarete gittim. Bir kez daha şahit oldum ki; İnegöl müthiş bir doğal zanginliğe sahip. Ancak yine şahit oldum ki; bu doğal güzelliğin farkında olmadığımız gibi, bazılarımız da adeta bu güzelliği katlediyor.

Yolların kötü olmasına ayrı üzüldüm. Ancak yol boylarına atılan çöpler, dere kıyısına atılan çöpler, daha da acısı Turgutalp Türbesinin girişine atılan çöpler, beni derinden yaraladı.

Yetkililer de okusun ve gerekeni yapsın düşüncesi ile altını çizerek yazıyorum:

Turgutalp Türbesine giriş alanı, çöplük alanı olmuş. Turgutalp Türbesine giren yolun kenarında o kadar kötü bir manzara var ki, daha iyi anlaşılması için fotoğrafını paylaşıyorum. Fotoğrafta görüyorsunuz. Anlatmaya gerek yok.

Köy içinden Türbeye gelinen yolu ise hiç sormayın. Tarla yolları bu giriş yolundan daha güzeldir. Çok üzüldüm. Ve Turgutalp'in yanına utanarak gittim, utanarak selam verdim.

Acaba bu çirkin görüntülere sebep olanlar ve duyarsız kalanlar utanırlar mı, bilmiyorum. Belki de ilgili yetkili kim varsa, haberi bile yoktur. Haberleri olsa bu kötü görüntülere izin vermezler diye düşündüm.

Gördüğüm kadarı ile Turgutalp Türbesini merak edip gelen, çevre illerden misafirler de var. Eminim benim gibi ziyaret edenler bu tablo karşısında aynı duyguları yaşıyorlardır. Evet güzel bir Türbe yapılmış. Etrafı da düzenlenmiş. Ancak buradaki tarihi mirasa ve güzelliklere gölge düşüren; Türbeye gelen bozuk yol bir an önce yenilenmeli ve alandaki çöpler de temizlenmeli.

Bu yazımda sadece Turgutalp'in tarihi kişiliğinden bahsetmek isterdim. Maalesef gördüğüm tablo bu niyetimin önüne geçti. En iyisi yazımı Turgutalp'e dair bilgilerle bitireyim ve ruhuna Fatiha isteyeyim.

Turgut Alp, Osmanlı Devletinin kurucusu Osman Bey'in gaza faaliyetlerinde en yakın silah arkadaşlarından biridir. Alp sıfatını iyi bir mücahid ve faziletli bir insan olduğu için almıştır. Osman Bey tarafından İnegöl'ün fethiyle görevlendirilmiş daha sonra Orhan bey döneminde Atranos'un (Orhaneli) fethine katılmıştır. Baba Sultan ile yakın dostluğu vardır. Adı ölümünden sonra İnegöl yöresine verilmiş ve İnegöl tarihi kaynaklarda Turgut-ili diye anılmıştır.

Kaynaklarda Turgut Alp'in şehri muhasara ederken Osman Bey'in de yardıma geldiği rivayet edilmektedir. 1299 yılında, İnegöl'ün fethi sonrasında şehrin tekfuru Aya Nikola'nın, zulümleri sebebiyle idam edildiği ve şehrin idaresinin Turgut Alp'e verildiği kaydedilmiştir.

Yaşadığı köy Genci köyüdür. Burası ve çevre köyler tımar arazisidir. Bugün bu köyü O'nun adı ile anıyoruz. Halk arasında Çarık Çıkartan hastalık adıyla bilinen Kolera hastalığına yakalanmış ve takriben1330 yılında burada vefat etmiştir. Koçmar tepesi diye bilinen yere gömülmesini vasiyet etmiş: "Uludağ'dan inen yeller serinlik versin, gözlerim İnegöl'ü görsün" demiş. Mezarını, Emekli öğretmen, eğitimci yazar Numan Kartal Hoca araştırmaları sonucu gündeme taşımış ve buraya türbe yapılmasını sağlamıştır.

Yazımızı 81 yaşında vefat eden ve Cerrah'a defnedilen merhum hocamızın sözü ile bitirelim: "Allah İnegöl'e her şeyi vermiş. Ama onların değerini kavrama bilincini sanki insanlarımızdan esirgemiş. Tarihsel ve kültürel varlıkların değerinin bilinmesi dileğiyle" Ruhları şad olsun! Ruhlarına El-Fatiha!