Benim için 'Hayatın Mektebi'iyidi , güzeli, acısı ,tatlısıyla iyisi,kötüsüyle geçen yıllarımn en güzel ve yoğun zamanları. Hala verdiğim selamların,sorduğum hatırların güzel insanlaryla tanışmamın sebebi.

Kahve içmesekte kırk yıllık dostlukların temeli. Emeğin ,sevginin mektebi. İnegöl'ümüzün 'Mektebi Sultani'si. Son günlerde adını yaşatmak için uğraş verdiğimiz değerimiz varlığımız. Adı silinmeyeydi iyiydi tabelalardan. Resmi evraklardan, yazışmalardan.

Uğraşmaktayız yine adını yaşatmakiçin. Gitmesin istemekteyiz, bahçesindeki çoşkularımız. Sınıflarındaki heyecanlarımız.Sevinçlerimiz., Önce 'C' bloğu aldılar . Sonra 'B' bloğu yıkıp yerine kocaman bir bina yaptılar. Daha öncesini söylemeye dilim varmıyor.

Ellerimizke dikilen kavak ağaçlarının üç beş kuruş için satılması. Ya tahta tabanında koştuğumuz, denge aletinde yürüyüp,kasalarından yunus taklalar atıp ağırlık toplarıyla yuvarlandığımız spor salonumuz.

Sömestr dönemlerinde çay partisi düzenleyip dans ettiğimiz. tiyatrolar, müsamereler,ulusal bayramlarda heyecanla seslerimiz titreyerek şiirler okuduğumuz salonumuz.

Yerine yenileri konmadan bir bir yıkıldılar. Anılarımız bile enkaz altında kalırken ,birkaç cümleye zor sığdırıyoruz Enkazdan kurtardıklarımızı...

BİR ŞAMANA SORMUŞLAR;

Zehir nedir? İhtiyacımızdan fazla olan her şey zehirdir. Bu, güç olabilir veya tembellik, yiyecek, ego, hırs, kendini beğenmişlik, korku, öfke ya da herhangi bir şey.

Korku nedir? Belirsizliği kabul etmemektir. Belirsizliği kabul edersek eğer, macera haline gelir.

Kıskançlık nedir? Diğerlerinin iyiliğini kabul etmemektir. Eğer onların iyi durumlarını kabul edersek, ilham haline gelir.

Öfke nedir? Kontrolümüzün dışında olan şeyleri kabul etmemektir. Kabul edersek, esneklik ve hoşgörüye dönüşür.

Nefret nedir? İnsanları oldukları gibi kabul etmemektir. Eğer koşulsuzca kabul edersek, sevgiye dönüşür. ".