Günümüzde küçük meydanlarda ve hatta ana caddelerin üzerinde görülen her yaşlı çınar ağacı, açılması ön görülen fakat gerçekleştirilemiyen, bir yeşil alanın sembolü olduğu gerçeği, unutulmamalıdır. Yeşil alan açma amacıyla kaldırılan Sinabey, Cuma,Yenice ve Hamidiye mahalle mezarlıkları, günümüzde artık, meskun mahal olmuş ise de yerlerine yeni mezarlıklar, kurulmuştur.

Orhaniye Mahallesi'ne ait mezarlık, Ankara Caddesi üzerinde Kurulduğu yer, 1950'li yıllarda şehir dışı ise de günümüzde burası da, artık, İnegöl Büyük Sanayi Bölgesi'nin ortasında kalmıştır. Ancak, halen, gömüye açık bulunmaktadır.

Diğerlerine gelince; Mahmudiye Mahallesi Mezarlığı, bu mezarlık, Deydinler Köyü güzergahını takip ederek Domaniç'ten İnegöl'e gelen Yürük Yolu üzerindedir.Mahmudiye Mahallesi, büyük ölçüde, bu mezarlığı çevirmiş durumdadır . Halen gömüye açıktır.

Kavaklar Altı Mezarlığı ; bu mezarlık, Turgut Alp Mahallesi'nde yer almaktadır. Halen gömüye açık bulunmaktadır.

İstanbul'l u Hasan Mezarlığı; bu mezarlık da Turgut Alp Mahallesi' ndedir . Gömüye açık bulunmaktadır. Hatırlanacağı üzere; Turgut Alp Mahallesi, Kemalpaşa ve Osmaniye mahallelerinden bölünerek oluşturulmuş yeni bir mahalledir. Bu yeni mahallede klasik Osmanlı üslubunda inşa edilmiş fevkani = iki katlı bir cami vardır.

Şehitler Mezarlığı; bu mezarlık, Kemalpaşa Mahallesi'ndedir. Halen gömüye, açık tutulmaktadır.

Mesudiye Mahalle Mezarlığı; bu mezarlık, aslında köy mezarlığı iken Mesudiye Köyü, İnegöl merkezine bağlanınca mahalle mezarlığı haline gelmiştir. Aynı şekilde Akhisar, Karadere ve Adabini köylerinin de mezarlıkları, mahalle mezarlığı statüsüne alınmış; dizaynı ve korunması, İnegöl belediyesince yapılmaya başlanmıştır.

Park ve yeşil alanlara gelince; kuruluş yıllarından bu yana, mescid, cami, tekke ve zaviye gibi dini nitelik yaşıyan yapı ve mekanların çevresinde veya yakınında daima "meydan " adıyla anılan açık alanlar bulunmuştur.

Geçmiş yıllarda her evin önünde veya arkasında genişçe bir bahçe bulunduğundan yerleşim alanlarında mera, hıdırlık, atış alanı, pazar yeri dışında ayrıca yeşil bir alan tesis edilmesine ihtiyaç duyulmadığı düşünülse de İnegöl coğrafyasında yapılan dini bayram kutlamalarında mezarlık ziyaretleri de mesire ve bayram yeryerleri kadar önemli ziyaret mahalli olmuştur. Hatta Hacca ve askere giderken bazı yerleşim yerlerinde "helalleşme" merasimleri mezarlıklarda icra edil- miş ve bu uğurlama esnasında, uğurlayanlar ve uğurlananlar arasında; "hakkınızı bana helal ediniz ! Çünkü kaderimde gidip dönmemek olduğu gibi gelip de sizi bulmamak da vardır.

Bu nedenle hakkınızı bana helal ediniz ! " şeklinde duyğulu bir ses ile vedalaşma seremonisi yaşanırdı. Ardından da düalar ile asker veya hacılar, uğurlanırdı. Diğer taraftan sitres ve bunalım içinde kalan kişilerin de bu hallerinden kurtulmak için mezarlık ziyaretinde bulundukları, bilinmektedir.

İster siyasi nitelik taşısın ister dini nitelik taşısın türbe ve mezar ziyaretlerinde ölüden, asla, bir şey istenmez. Ölüden ve de ölümden ibret almak için ancak türbe ve de mezarlık ziyareti yapılabilir. Buraları, asla, ibadet mahalli olamaz. Esasen "mezar ve mezarlık " sözcükleri de ziyaret yeri anlamına gelmektedir. Ziyaret edilen ölüm acısını tatmış kişi, kendisini ziyaret eden diri kişiye, hali ile ibret vesilesi olurlar; hal diliyle, onlara, düzenli ve de hesabı verilebilcek bir hayat yaşamalarını öğütler.

Altını çizerek bir daha ifade edelim ki ibret almak ve de moral kazanmak için mezarlık ziyaretleri yapılmalıdır. Türk-İslam geleneği olarak tevhid inancının sembolü olarakmezarlıklara dikilen "selvi ağacı" sembolünün, vermek istediği mesajı da unutmayalım.

RECEP AKAKUŞ HOCANIN ESERİNDEN

DÜZENLEYİP YAYINA HAZIRLAYAN

AYHAN BAYRAKTAR